Çocuklarımızı istismar ve cep telefonundan korumak!

Son günlerde maalesef gündeme gelen bir konu olan çocuk istismarından çocuklarımızı, geleceğimizin neslini nasıl koruyabiliriz bununla ilgili olumsuz faktörlerden birine karşılık yapabileceklerimizi konuşacağız.
İngiliz aile terapisti olan Mandy Saligari çocukların eline cep telefonu verilmesinin çocuğa kokain verilmesinden farkı olmadığını söyleyerek; bu durumun tehlikesini ve önemini belirtmektedir. Cep telefonları, konstrasyon eksikliğine sebep olmasının yanı sıra çocukların erken yaşta tanımadıkları ve tehlikeli bir kitle ile sosyal medya macerasına da bulaşmaktadırlar. Özellikle, sorumluluk ve davranış bilinci çocuklarda yaklaşık 14 yaş öncesi yerleşmesinin oldukça zor oılduğundan, erken yaşlarda cep telefonu ile sosyal medyaya giriş sonrasında çocuklar hayatlarını burada paylaşmaya başlamaktadırlar. 
Geçtimiz günlerde Türkiye’nin en büyük internet dorumlarından birinde kendimin rastladığım bir örneği sizlerle paylaşmak istiyorum: Çocuk 10 yaşındadır; konu açmıştır ve sorunlarım var; paylaşmak istiyorum demektedir. Ben kendisine bu sorunları ailesi ile görüşmesi, ailesi ile gerekiyorsa uzmanlardan görüş alması gerektiğini, internetten böyle arayışların tehlikeli sonuçları olabileceğini anlattım. Oysa ki, şu an ülkemizde kız-erkek cinsiyet fark etmeksizin çocuklarımızın benliği geleceği tehlikededir; maalesef o tehlikeli tiplerden birine denk gelseydi; çocuğa her şeyi yapabilirdi. 
İnternet bir deniz, bir okyanus gibidir. Kimisi için nimet bilgi ve kazanç kaynağı iken de kimisi için de bataklık ve tuzaklarla dolu. Erken yaşlarda çocuğunuza cep telefonu vermek gibi bir hata yapmamak için ebebeyin olarak teşvik etmemek gerektiğini vurgulamak istiyorum. Bizler, çocukların yanında sürekli telefonlarımızla oynarken ilgilenirken onların telefon istemesi doğal değil midir? Bizler Instagram ve Facebook’da denizde işte resim paylaşırken onlar da aynı şeyi istemezler mi? Onlar da okulda, denizdeki, cafe ya da evinin konumunu belirterek resim paylaşabilirler; bu durumda çocuğunuzun adresi her şeyi bellidir. Çocuğunuzun yanına gelip, sanki onun hayatındaymış gibi her şeyi bildiğinden kolaylıkla arkadaşlık usulü ile yaklaşabilir ve masumca bir arkadaş buluşması yalanı ile çocuğunuz istismara uğrayabilir; daha kötüleri de olabilir.  Peki, çocukların yanında ne yapmalıyız? İşten ve okuldan eve gelindikten sonra ailecek beraber sohbet edilmeli; olabildiğince teknolojik aletlerden uzak durulmalıdır. Beraber yapacağınız aktivite ve oynayacağınız oyunlarda sorunları varsa dinlemeli; haftanın birkaç günü akşamları hep beraber kitap okumak güzel bir aktivitedir. Eğer çocukların ailesinden alması gereken desteği, sorunlarının dinlenmesi beraber zaman geçirme isteğini siz karşılamazsanız bunu başka yerlerde arayabilirler ve her adres de doğru adres olmayabilir; hayatları boyunca unutamayacakları travmatik sorunlar yaşayabilirler. 
Yeni nesil eğitim sistemlerinde ödevler internetteki bazı siteler üzerinden verilmekte yapılmaktadır. Bu ödevler yapılırken çocuk, anne-babanın görebileceği konumda olmalı onlar da kitap okumalı ya da kitap okuyormuş vaziyetinde onu takip etmelidir. Bizler bile internette iken, sürekli cinsel içerik ya da değişik reklamlara rastlamakta; kazara veya bilerek tıklama sonucu durum çok farklı yerlere gidebilmektedir. Çocuğunuzun yanında iş amacı hariç cep telefonu kullanmayın ki; o aletin iş amaçlı kullanan bir cihaz olduğunu benimsesin; erken yaşlarda edinmek istememesi ve özendirmemesi için iyi bir yöntem olduğunu düşünüyorum. 
Unutmayın ki çocuklar sizlerin davranışlarınızı tekrar etmeye meyillidir; sizler iyi şeyler yaparsanız onlar da iyi şeyler yapacaklardır. Onlar bizlerin geleceğidir; geleceğimiz de bu denli sizin onlara olacağınız örnekler sayesinde iyi olacaktır.