Mutluluk üzerine son bölüm….

Mental açıdan yapabileceklerimizin son tüyolarını paylaşarak mutluluk üzerine olan yazılarımı tamamlamış oluyorum bu hafta. 
Kendi aklınızın dışına çıkıp kendinizi gözlemleyecek farkındalığa sahip olmakla başlayalım. Bunun kolay olmadığını biliyorum. Ama sonuçlarını alacağınız bir yöntem olduğu kesin. Zihinsel dayanıklılık, sizi neyin başarılı kıldığını, kim olduğunuzu ve yaptığınız şeyi neden yaptığınızı içselleştiren bir anlayış gerektirir. Bu noktadan sonra zayıf noktalarınızı iyileştirmeye ve güçlü noktalarınızı geliştirmeye başlıyorsunuz. Kimse kusursuz değildir. Önemli olan farkında olmak ve önyargısız kendimizi değerlendirmek. 
Kendinizi ilerleyen bir iş gibi düşünün. Zihinsel dayanıklılık bir süreçtir, varış noktası olan bir şey değildir. Kusurlarınızı düzeltmek için çalışırken eğer kusurlarınızı kabul ederseniz yolunuz ne olursa olsun doğru yoldan ilerlersiniz.  Büyümek ve gelişmek için her zaman yer var. Bazı zorluklar diğerlerinden çok daha zorlu olacak fakat genel perspektiften bakarsanız olaya odaklanmanız daha kolay olabiliyor.
Neyi elde etmek istediğinizi görselleştirin. Zihinsel olarak dayanıklı insanlar sadece fantezi kurmazlar, elde etmek istedikleri şeyi görselleştirirler ve onu elde etmek için ellerinden geleni yaparlar. Buna engelleri yönetmek ve zorluklarla baş etmek de dahildir. Eğer onu elde etmek istiyorsan, önce onu görmelisin.
Kazanmak veya kaybetmek değil, öğrenmek ve büyümek! Zihinsel olarak dayanıklı olanlar her zaman başarıya ulaşmış kişiler değildir. En dayanıklı olanlar kazandıktan veya kaybettikten sonra her zaman öğrenme ve büyüme alışkanlığını devam ettirmiş kişilerdir. Dayanıklılığınızı artırmak için büyümeyi takip edin. Çok çalışın, okuyun, ders alın ve daha önce mücadeleyi kazanmış insanlarla konuşun. Ve yaşınız kaç olursa olsun buna ölene kadar devam edin. Çünkü hayatınıza bir şekilde giren kişiler ve olaylar size bir şeyler öğretir. Bu konuda da değerlendirmelerinizi hayatınızın her alanında mutlaka yapmalısınız.  
Mutlu olmak gördüğünüz gibi çok fazla çaba gerektiriyor. Her şey de olduğu gibi aslında, kolay ve zahmetsiz değil. 
Bunların hiçbirini yapamam diyorsanız da size Şems-i Tebrizi’ nin bir sözünü hatırlatmak isterim 
“ Tebessüm bedavadır; vereni üzmez, alanı mutlu eder”.