Mutluluk üzerine (2)

Hepimizin istediği ama bir şekilde ölçemediği duygu. Nasıl mutlu olunur? sorusu da ayrı bir muamma. Önce mutluluğumuzun derecesine bakmak gerekli yani biz bu hayatta ne kadar mutluyuz? Kendinize 0- 100 arasında ne kadar mutlu olduğunuzu sormakla başlayabilirsiniz.
***
Sorun ve cevabınızı bir kenara not edin. Şimdi bu mutluluğun nelerden kaynaklandığına bakalım. Yapılan çalışmalara göre mutluluğun yüzde 10'u sizin sahip olduğunuz demografik özelliklerinizden geliyor yani ne bu özellikler yaş, cinsiyet, eğitim, yaşanılan yer ve gelir, yani buradaki en çarpıcı durum gelirinizin getirdiği mutluluk yüzde 10'un içinde. Paranızın az ya da çok olması size sadece yüzde 10'u kadar mutluluk getiriyor. 
yüzde 50'si dışa dönük bir kişiliğe sahipseniz buradan geliyor. Yani sosyal insanlar yüzde 50 daha mutlu. İçe dönük olan kişiler maalesef burada da kaybediyor. 
Geriye kalan yüzde 40 sizin başarınız. Yani bu oran için sizin çabalamanız. Sizi mutlu eden şeyleri yapmanız hayatta. Bunu nasıl bileceğimiz konusuna gelince bir liste yapabilirsiniz. En küçük detay bile yazılmalı bu listeye. Herkesin mutlu olabileceği şeyler kendine özel. Bazılarımızı bir fincan kahve içmek bazılarımızı ise hobileri ile uğraşmak mutlu edebilir. Mutlu olduklarınızı en iyi bilen sizsiniz. 
***
Size bu konuda yardımcı olmak için bir de mutluluk arttırma stratejilerinden bahsetmek istiyorum. İlk olarak Fordyce’ nin çalışmalarından başlayalım. Fordyce; toplumsallaşmanın ve bunun için daha fazla çaba harcamanın önemini vurgulamış. İnsan sosyal bir varlıktır ve yalnız başına belli bir noktaya kadar yaşayabilir. İnsanın insan olarak kalabilmesi için öncelikle başka insanlarla ya da toplum içinde kendine yer edinmesi iletişim kurması gerekmektedir. Sosyal bir kişilik geliştirmek yakın ilişkilerinizi güçlendirmek ve iyi bir arkadaş olmak mutluluğu arttırma yöntemlerinden. 
***
Kişisel olarak ise sağlıklı bir kişilik geliştirmek, olumlu- iyimser düşünmek ve iyi olmayı önemsemek diğer yöntemlerden. Günümüz koşullarında bu pozitif düşünce yapısını benimsemenin ve uygulamanın ne kadar zor olduğunu biliyorum. Ama emin olun ki çaba harcamadan bir şeyler elde etmek çok mümkün değil. Olsa da kalıcı değil.  
Daha iyi planlar yapmak ve bu planları uygulamaya koymak,  yeni aktivitelerle uğraşmak ve aktif bir yaşama sahip olma, dışa dönük birey olma özelliğini geliştirme ve olumsuz düşünceleri azaltma.
Ve en güzeli sona bıraktım. Şu ana odaklanarak yaşamak. Şimdi de yani "burada olma"yı başarmak. Bu yazıyı okurken burada olduğunuz gibi. Bu haftaki yazımı Al  Pacino nun bir sözüyle bitirmek istiyorum “Hayatımız boyunca hep geçmişi veya geleceği düşünmekten, anı yaşayamıyoruz."