Esenyurt ve Beylikdüzü

İki karşı karşıya ilçe. Birisi Esenyurt birisi de Beylikdüzü. Beylikdüzü'ndeki yaşam standardı Esenyurt'a göre daha yüksek.
Esenyurt ise Beylikdüzü'nün çok daha gerisinde.
Peki 31 Mart'ta ne oldu?
AK Parti'nin elindeki Esenyurt Belediyesi, CHP'ye geçti. Yani Esenyurt'da oturan vatandaş en nihayetinde AK Partili belediyeye faturayı kesti. Vatandaş dedi ki; “Kardeşim benim yanıbaşımdaki Beylikdüzü benden daha değerli benden daha gelişmiş. Halbuki dip dibeyiz. Orada olan yaşam kalitesi niye burada yok?” 
Esenyurtlular yüksek katlı binalardan,
Yığma betonlardan ve yeşillikten uzak yoksun bir şehirden usandı, sıkıldı ve komşuları Beylikdüzü'nü örnek alırcasına faturayı kesti. Tabii Beylikdüzü halkı bu faturayı 2014 yılında kesmişti...
Şimdi ne olacak?
Ben size söyleyeyim olacak olan şu;
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun dediği gibi Beylikdüzü ve Esenyurt eşitlenecek. Hatta ve hatta İmamoğlu öyle iddialı ki; “Bağcılar ve Kadıköy eşitlenecek” diyor. Bizim de dileğimiz bu. Ama bölgemiz üzerinden yola çıkarsak bu iki ilçeyi bu yüzden kıyasladım. Hem bize yakın olmaları hem de bildiğimiz tanıdığımız yerler olmaları sebebiyle. 
İmamoğlu'nun İBB Başkanı seçilmesi sonrası Esenyurt'da Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt'un düğmeye basacağı iddia ediliyor. Ne yapacak yani?
AK Partili Necmi Kadıoğlu ve Ali Murat Alatepe döneminden kalan birim müdürlerinin hepsini görevden alacak kendi ekibini kurarak yoluna devam edecek.
Dolayısıyla Esenyurt'da hizmet noktasında bir çatışma ve bir fikir ayrılığı yaşanmayacak gibi duruyor. Hal böyle olunca Esenyurt ve Beylikdüzü'nün eşitlenmesi de çok mümkün görüyor. 
Biz yine de Divan şairi Hoca Dehhani'ye kulak verelim ve söyleyelim;
Görelim feleğin aynası ne suret gösterir...
Barlas'da mı döndü?
Dün AK Partili diye bildiğimiz Ertem Şener'in U dönüşünü yazmıştık. Bugün de benzer haberler Erdoğan'a yakınlığıyla bilinen Mehmet Barlas için yazılıp çiziliyor. İşte o haberlerden bazıları, aynen takdirinize sunuyor ve dünya böyle hızlı dönmüyor diyorum;
“Mehmet Barlas bu kez eski AKP’lilerin kuracağı partiyi köşesine taşıdı ve “Yeni parti kurmayı düşünenler dünyadaki gelişmeleri dikkatle izlemelidir” başlık bir yazı kaleme aldı. Dönem dönem yaptığı dönüşlerle bilinen Mehmet Barlas, eski AKP’li Bakan Ali Babacan’ın ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün kuracakları parti için akılverdi.”
Haber bu. Peki Barlas ne yazmış? Onu da hiç dokunmadan size sunuyorum;
“İstanbul Belediye Başkanı seçimi ertesinde hemen her kesimden gözlemcinin paylaştığı ortak görüş, iç siyasette bir yeniden yapılanma sürecinin yaşanacağını işaret ediyor. Bu yeniden yapılanma sürecinde AK Parti'de yer alacak oluşumlar kadar, Ali Babacan'la birlikte yeni bir partiyi kimlerin kuracağı ve bu oluşumda Abdullah Gül'ün konumunun ne olacağı da merak ediliyor” diye yazan Mehmet Barlas, şöyle devam etti:
“Çeşitli merkezleri temsil eden isimler geleceğe dönük tutumlarını belirlemeye çalışırken, iç siyasete takılı kalmaktan kaçınmalıdırlar. Sonuçta global siyasetteki gelişmeler şu ya da bu şekilde iç siyasete mutlaka yansıyor. Örneğin yakın bir         geçmişte liberal demokrasi ve serbest pazar ekonomisi global siyasetin yükselen değerleriydi. Oysa bugün bunlar antika konumunda. Özellikle Trump'ın başlattığı ticaret savaşları korumacılığı yükselen değer         kılmadı mı?”