Melih Gökçek teslim olacak mı?
Dün gündeme yeni bir bomba düştü.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Ankara, Bursa, Balıkesir, Uşak, Niğde, Nevşehir Belediye Başkanlarının istifalarını istediği iddiası biz diyelim bomba siz deyin sekiz şiddetinde deprem etkisi yaptı ülke genelinde.
Tamam Kadir Topbaş istifa ettiğinde de benzer sarsıntı yaşamıştık ancak.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek biraz daha farklı isimdi.
Topbaş'a oranla daha geniş ekip kuran.
Yedek parti barındıran.
Televizyon kanalı kuran.
Başkentte, taksicisinden esnafına, berberinden iş adamına, spor dünyasından politize olmuş isimlere kadar.
Gökçek geniş bir ekip yelpazesi oluşturmuştu.
Bir başka deyiş ile Topbaş'ın istifası İstanbul'da 7.5 şok etkisi yapmıştı ama Gökçek'in istifası Ankara'da Adalet ve Kalkınma Partisin'de dokuz şiddetinde bir etki meydana getirebilirdi.
*
Bizler dünden beri biliyoruz fakat belki de uzun süredir Erdoğan – Gökçek restleşmesi yaşanıyordu.
Ankara'da en çok konuşulan senaryoysa Gökçek ile Erdoğan arasında istifa restleşmesi yaşandığına dair.
Buna göre Gökçek'in önüne konan takvimle istifası istendi.
İstifayı gerektirecek bir şey yapmadığını iddia eden Gökçek, "beni siz görevden alın" dedi.
Restleşmenin nasıl çözüleceği ise merakla bekleniyor.
*
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in istifasının istendiği iddialarıyla ilgili olarak, “Şu an böyle bir şey yok. Olmayacağı anlamına gelmez” demesi de ayrıca kafa karıştıracak bir açıklama.
AK Parti grup toplantısının ardından konuşan Erdoğan şöyle konuştu: "Herhangi bir birim; partimizin belediye başkanları olur, il başkanları olur vesaire... Bu süreç içerisinde bu tür gelişmeler olur. Ama şu anda böyle bir şey önümüzde yok. Ama bundan sonra da olmayacağı anlamına kesinlikle gelmez. Çünkü bir değişimi dönüşümü biz seçime kadar yaşıyoruz, yaşayacağız ve o metal yorgunluğu dediğim konu, tüm bunları kapsayan bir konuydu” dedi.
*
Bu açıklama ne demek derseniz.
İzah etmeye çalışayım.
Tanıdığımız ve bildiğimiz Erdoğan, Melih Gökçek'in de Topbaş gibi istifasını istedi.
Gökçek biraz direndi.
Hatta aslında Topbaş da direnmişti.
Taa ki meclis üyelerinin tamamının Topbaş'a rağmen aksi yönde oy kullanmasına rağmen.
Topbaş ise bu durum sonunda; 'İnsan herşeyi kabul edebilir ancak adam yerine koyulmamayı kabullenemez' diyerek İBB başkanlık koltuğuna veda etmişti.
*
Topbaş bir anlamda zaten 2019'da aday olmayacağını falan zaten açıklamıştı.
Ancak Melih Gökçek her defasında Ankara'da daha yapacak çok işi olduğunu, kolay kolay gemiyi terk etmeyeceğini, siyasi mücadelesini sürdüreceğini belki de ileride Adalet ve Kalkınma Partisi'ne genel başkan olacağını falan bile ima ediyordu.
Erdoğan kamuoyu önüne Gökçek ismini atarak bir süre gelecek tepkileri ölçecektir.
Yansımalara bakacaktır.
Belki Ankara'da Gökçek'siz bir aday anketi falan da yaptıracaktır.
Şayet ortada ciddi bir kaos ve kayıp görmez ise, düğmeye basarak Gökçek'i saf dışı bırakacaktır.
*
Anlayacağınız herkes gibi ben de çok merak ediyorum.
Bir tarafta; 15 Temmuz sonrası partisini yeniliklere ve temiz isimlere açarak uzun bir süre daha Türkiye'yi yönetmeyi kafaya koyan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan.
Diğer tarafta; elindeki büyük ekonomik kaynaklara, Ankara'da yıllardır kenarda tuttuğu siyasi güce, medya yapılanmasına, yedek siyasi partisine, elinde epeyden beridir bizlerin aklına gelemeyecek bir çok güçlere ve dengelere güvenen Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek.
Doğrusu dev gibi bir çekişme ve restleşme izleyeceğiz hep birlikte.
Bu çekişmenin galibi aslına şimdiden belli de.
Bakalım daha ne kadar süre dayanacak.
GÜNÜN SÖZÜ
İncittiğiniz insanın ve kırdığınız gönlün ahını korkun....
- Hadisi Şerif-