Kıl payı…

Erken seçim diye tutturan siyasi parti yöneticilerimiz kıl payı kaçan milletvekilliklerinin peşine düşmüşler.

AK Parti 17 yerde.

CHP 13 yerde.

MHP 9 yerde.

HDP ise en az 15 yerde kıl payı kaçırdıkları milletvekillerine yanıyorlarmış.

*

Kaçan balık büyük olur misali kimse kıl payı kazandığı yerlere bakmaksızın kaçanlara üzülüyorlarmış.

Kim kimden ne kaçırıyor sormazlar mı?

Mesela bölgemizi kapsayan İstanbul 3. Bölge 31 milletvekilliğine sahip.

7 Haziran seçimlerinde; 13 AK Parti, 9 CHP, 5 HDP ve 4 MHP şeklinde bu sayı paylaşılmıştı.

Bu rakamlara göre milletvekili başına; CHP’de 87 bin, AK Parti’de 85 bin, HDP’de 81 bin, MHP’de ise 80 bin oy düşmüştü.

*

Görüldüğü üzere bölgemizde aslında bir milletvekilliğini kıl payı kaçıran parti CHP olurken, en az oyla milletvekilliğine sahip MHP kıl payı bir vekil daha kazanmış oluyordu.

1 Kasım’da ne olur dersiniz.

Hele hele Meral Akşener’siz bir MHP’nin gerçekten işi zor.

Bölgemizin sevilen milletvekillerinden arkadaşımız Tülay Kaynarca ise 1 Kasım’da 10. sıradan aday gösterilirken parti tabanının tepkisini toplayan kişilerden gazeteci Mehmet Metiner üst sıralardan aday gösterildi.

Umarım bu durum AK Parti’ye bir milletvekilliğine mal olmaz.

*

Yine memleketim Kars’ta da 1 Kasım’da MHP ve CHP isim değiştirerek yarışa girdiler.

CHP yönetimine kızıp MHP’den 1. sıra adayı olan Erkan Koçali ve CHP 1.sıra adayı Selami Yiğit’in yarışı olacak bir anlamda 1 Kasım Kars seçimleri.

Bildiğiniz gibi 7 Haziran’da 3 milletvekilinin 2’sini HDP ve 1 tanesini de AK Parti alırken, Kars’ta oyları bölünen MHP ve CHP milletvekili çıkartamamışlardı.

183 bin seçmenin bulunduğu ilde; HDP 64, AK Parti 38, MHP 20 ve CHP 17 bin küsür oy almışlardı 7 Haziran’da.

Yani 1 Kasım’da milletvekili çıkartmayı hedefleyen MHP veya CHP’nin en az 35 bin oy alması gerekiyor.

An itibari ile MHP adayı Koçali CHP adayı Yiğit’e karşı şanslı görünse de yaklaşık 40 gün sürecek seçim çalışmaları ve ülkede gelişen siyasi ortama göre ibre değişebilir.

*

Anlayacağınız herkes kıl payı kaçan milletvekilleri peşinde.

İyi de siz kıl payı kaçırdıysanız karşı tarafta aynı düşüncede.

Yani ortada ciddi bir yarış var ve bu bölgelerde zarı iyi gelen vekilliği kapacaktır.

Zarın iyi gelmesini sağlayıcı özelliklerde olmalı tabii.

Bunların en başında ülkenin gelişen olayları var.

Terör olayları, son kırk günde nasıl bir yol izleyecek?

Dolar kaç paraya çıkacak?

Meydanlara çıkan siyasilerimizin söylem ve tutumları seçmeni nasıl etkileyecek?

*

Bir başka deyişle aslında seçmenlerin yaklaşık yüzde doksanı şimdiden kime oy vereceğine karar vermiş.

Ortada kafası karışık yüzde 10 gibi bir kesim var.

Bu yüzde 10 kararsızdan kim ne kadar oy koparacak?

Benim tahminimi sorarsanız MHP ve CHP’de fazla değişiklik beklemiyorum.

AK Parti ve HDP’den birisi biraz fazla oy kaybederken diğeri biraz daha yükselecek.

Bu yüzde 10 kararsızın düşüncesini de en fazla yine terör olayları etkileyecektir diye düşünüyorum.

Terörün ülkedeki hükümet boşluğundan faydalanarak yeniden hortladığını düşünenler AK Parti yönünde oy verecek.

AK Parti’nin tek başına iktidarı elden gittiği için çözüm sürecini buzdolabına koydu diye terör yeniden hortladı diye düşünenler ise çoğunlukla HDP yönünde oy kullanacaktır.

İşte bu iki düşünceye sahip insanların hangisi daha fazla çıkarsa 1 Kasım seçimleri de ona göre şekillenecek.

*

Gördüğünüz gibi aslında 9 günlük bayram tatilinden faydalanan bir çok insanımız çoktan tatilin keyfini sürmeye başlamışken biz yine buradayız ve dilimiz döndüğünce fikirlerimizi sizler ile paylaşmaya devam ediyoruz.

Yarın da bayram öncesi mesaideyiz.

Çarşamba günü kısmetse bizlerde bayram tatili için dört gün sizlerden uzak kalacağız.

Şimdilik vedalaşalım, yarın görüşürüz…