Ataşehir sarı öküz mü çürük elma mı?
Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, İçişleri Bakanlığı tarafından görevden uzaklaştırma kararının ardından, avukatları aracılığıyla hukuksal mücadelesini sürdürmeye başlarken, Ataşehir Belediye Meclisi ise 10 gün içerisinde, İstanbul Valiliği tarafından belirlenen gün ve saatte toplanarak kendi içerisinden, belediyeyi yönetecek başkan vekilini seçeceklerini açıkladı.
Ataşehir Belediyesi de, sürece ilişkin açıklama yaparak; İlgezdi’yi Anayasa’nın 127’nci maddesinin dördüncü fıkrası ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47’nci maddesi gereğince geçici süreyle görevden uzaklaştırıldığını anımsattı.
*
Ataşehir Belediye Meclisi’nde 15 AK Parti’li 22 CHP’li meclis üyesi bulunuyor.
Üye sayıları rakamlarının yakın olması AK Partilileri umutlandırıyor.
Seçimde, 4 CHP’li üye oyunu değiştirirse, rakamların 19'a karşılık 18 AK Parti'nin lehine değişme ihtimalleri de konuşuluyor.
Şayet bu ihtimal gerçekleşirse, 2014 yılında CHP'nin zaferi ile sonuçlanan Ataşehir Belediyesi'ni AK Partili bir meclis üyesinin yönetme ihtimali doğuyor.
Topbaş'ın ardından İstanbul için mecliste aday gösterip, Gökçek'in ardından Ankara'da aday göstermeye gerek görmeyen CHP, Ataşehir'de meclis üyeleri tarafından yenilgi yaşarsa bu ciddi anlamda bir yıkım olur parti için.
AK Parti kanadında bu ihtimaller varken, CHP kanadı ise sonuna kadar İlgezdi'nin 'geçici olarak uzaklaştırıldı' tezini savunmayı sürdüreceği konuşuluyor.
*
Valilik Ataşehir Belediyesi'nin bu savunmasını haklı bulursa, Ataşehir Belediyesi Meclis Başkanı Sadi Özata'nın şimdilik yasa gereği sürdürdüğü 1. Başkan Vekili görevine meclis üyelerinin oyları ile oturması bekleniyor.
Hayır valilik bu itirazı kabul etmez ise Ataşehir Belediyesi'nde de daha önce İstanbul ve Ankara'da gerçekleşen seçimler gibi meclis üyeleri aralarından bir aday belirleyerek yeni başkanlarını seçecekler.
*
Ataşehir'de durum böyle iken son günlerde birbiri ardına baskıya giren fısıltı gazeteleri ise yeni ilçeleri belirlemeye başladılar.
Kimilerine göre; CHP'li Şişli ve Büyükçekmece'de.
Kimilerine göre AK Parti'li bir çok ilçede yakın zamanda Ataşehir benzeri operasyon beklense de.
Bize gelen sağlam kaynaklar duyumlarında ne Büyükçekmece ne de Şişli'de benzer operasyonlar beklenmiyor.
CHP'li Beşiktaş ve AK Partili; Küçükçekmece, Eyüp, Üsküdar, Esenyurt, Zeytinburnu, Fatih, Bahçelievler Belediyeleri'nde Ataşehir benzeri operasyonun yaşanması ise muhtemel görünüyor.
Bu ilçelerin en belirgin özellikleri ise Ataşehir gibi imar yolsuzluğu, görevi kötüye kullanma, kendi çevresine rant sağlama yanında, FETÖ'ye yurt yapmış olmaları en dikkat çeken suç unsurları olarak göze çarpıyor.
*
Bir taraftan bu varsayımlar gündemimizi meşgul ederken diğer taraftan Ataşehir konusunda ortadan ikiye bölünen CHP'lilerde ise en çok tartışılan durum Ataşehir Belediyesi CHP'nin 'sarı öküzü' mü yoksa, 'çürük elması' mı konusu.
Bir kesim; 'rantçı hangi partiden olursa olsun mutlaka cezalandırılmalı' diye düşünerek İlgezdi'yi çürük elma diye tarif ederken, diğer kesim ise; 'İlgezdi'nin görevden alınması gerekiyorsa Türkiye'de hiçbir belediye başkanı koltuklarında kalmamalı, Ataşehir CHP'nin sarı öküzüdür, İlgezdi kolay harcanırsa sırada bir çok CHP'li belediye başkanı var, şimdiden hepsine geçmiş olsun' tezini savunmakta.
Gelişmeleri hep birlikte takip edeceğiz.
Bakalım CHP, Ataşehir sınavında nasıl bir sonuç elde edecek.
Daha önceki sınavları gibi bütünlemeye mi kalacak yoksa, güze kalmadan karnesini alıp tatile mi çıkacak?
Canpolat sorunu nasıl çözüldü?
Bu arada kurultay öncesi il ve ilçe örgütlerinin seçimlerini yaşayacak olan CHP'de geçtiğimiz hafta İstanbul İl Başkanı Cemal Canpolat'ın görevden alınma sorunu giderilmiş.
CHP'nin Örgütten Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ile geçtiğimiz hafta Adana'da karşılaştığımızda bu sorunu sordum kendisine.
'Kemal bey sizi İstanbul problemini sorun diye göndermişti, siz Adana'dasınız, sorun giderildi mi?' şeklindeki sorumu cevaplayan Tekin Bingöl; 'Evet konuştuk sorunları giderdik, bir iki ilçemizde usüle uygun olmadan silinen delegeler vardı, o mağduriyetleri giderdik ve İstanbul'un da kurultaya katılması için ne gerekiyorsa yapacağız' dedi.
Peki sorun nasıl çözüldü, Canpolat'a nasıl bir uyarı geldi, yoksa Canpolat örgütte gücüne güvendiğinden kolay kolay teslim olmadı mı, Kemal Kılıçdaroğlu partide fazla kavga istemediğinden mi bu kaos yatıştırıldı?
Bu soruların cevabını zaman gösterecek...