Müge Yücetürk - Elektronik seçim deyince aklımıza ne geliyor? Özel bir telefon veya cihazdan tercihlerimizi belirleyip yolculuğumuza devam mı edelim? Oy vermenin sadece oy vermek olduğunu düşündüğümüzde bu tür yanılgıların kurbanı olabiliyoruz.
Seçimler, hangi yolla olursa olsun seçmenin iradesini açıkça yansıtan yüksek güvenlik önlemleriyle yapılır. Kullanacağınız oy elektronik olarak iletiliyorsa, seçimle ilgili her şey - özellikle güvenlik önlemleri - elektronik olmalıdır. Gerçek bir seçim ortamında güvenlik açıkları görmek tamamen anlaşılır olsa da, elektronik güvenlik açıklarını gözlemlemek çok az kişinin sahip olduğu bir beceri veya yetenektir.
Elektronik ama internetsiz seçim
Birincisi, seçim kurulunun belirlediği noktalara sandık yerine kiosk adı verilen kiosk benzeri ekipmanların yerleştirilmesi. Bu cihazla yalnızca bir kez iletişime geçersiniz ve işlem tamamlanır. Kutusu yok, interneti yok. Bu cihazlarda girilen oylar, düzenleyiciye ait özel bir VPN aracılığıyla toplanabilir ve sayılabilir.
VPN dersek bu ağın sadece tesislere özel olduğunu ve günümüzde kullandığımız "internet" bağlantısı ile erişilebilen bir ağ olmadığını belirtmek gerekir. Başka bir deyişle, bu yöntem bir tür adli "deep web" tekniği kullanır. Bu nedenle son derece güvenlidir. Tıpkı standart seçenekler gibi A noktasından B noktasına gitmek zorundasınız. Ama kağıt yok, pusula yok, zarf yok.
Bulunduğunuz yerden çevrimiçi oy vermenizi sağlayan başka bir yöntem
I-Seçim (I-Oylama): Bu muhtemelen akla gelen ilk elektronik seçim yöntemidir. Akıllı telefon uygulamasından veya tarayıcı üzerinden girdiğiniz web sayfası ile seçiminizi - sadece bir kez - yapabilirsiniz. Nerede olduğun ya da nerede yaşadığın önemli değil.
İki elektronik seçim yöntemi için gerekli tüm teknoloji altyapısına sahibiz
Kiosk teknolojisi zaten çok yeni değil, yıllar içinde gelinen nokta, banka şubesine gitmeden tüm işlemleri ATM'lerden halledebilmemizi sağlıyor. Milyonlarca TL'si olan herkes tek kartla, hatta QR kodla ATM'ye gidebilir, kartsız tüm parasıyla borsadan hisse alabilir. Aslında ikinci yönteme çok benzer şekilde tüm bunları bir mobil uygulamadan yapabiliyor.
Bankacılık uygulamaları, parmak izi veya yüz tanıma gibi teknolojileri kullanarak bir hesaba kimin erişmeye çalıştığını anlayabilir. Kısacası, bu ticari hizmetleri almamızı sağlayan tüm bu teknolojilere tüm fiziki varlıklarımızı emanet edebilsek, oylarımızı devredemezdik.
