Çikolata diyarı Belçika
Belçika’yı hiç merak ettiniz mi? Peki ya Belçika çikolatalarını?
Gitmek isteyenlere bu yazım güzel fikirler verebilir diye düşünüyorum ve Belçika hakkındaki gözlemlerimi sizinle paylaşmaya başlıyorum.
Bu haftayı önce Belçika, sonra da Almanya turuyla geçirdim. Belçika’nın başkenti Brüksel, aynı zamanda Avrupa’nın başkenti olarak bilinen iki şehirden birisi. Belçika’nın resmi dili; ırk çoğunluğu olmasından dolayı Almanca, Fransızca ve Felemenkçedir. Tabii ki her Avrupa ülkesinde olduğu gibi hemen hemen herkes İngilizce biliyor diyebiliriz. Özellikle Brüksel’de farklı kültürden insanlara rastlamanız çok olağan bir durum.
Belçika’da Antwerp ve Brüksel’i gezdim ve Antwerp bana daha tatlı ve sıcak geldi. Brüksel’de söylemeden geçemeyeceğim Türkiye’den pekte uzak olmayan bir kültürünü de fark ettim. Esnaf kültürü var İspanyol ve İtalyan işletmelerde.
Yemek kültürü Avrupa’nın standart ülkelerinden biraz daha ilkel denilebilir. Bira ve cips ikilisi çok fazla revaçta. Patates restaurantları da oldukça popüler burada. Ve tabii ki en meşhur yiyeceklerinden birisi de waffle. Ancak bizdeki gibi çikolata ve meyve ile süslenmiyor. Çoğunlukla sade olarak veya minimum düzeyde süslü olarak servis ediliyor.
Çikolata sevenler için se güzel haber! Gezdiğiniz çikolata müzeleri, adım başı sokaklarda yer alan çikolata dükkanları ve burnunuza gelen çikolata kokularıyla çikolataya doyuyorsunuz.
Dezavantajlarından da bahsedecek olursam gözlemlediğim kadarıyla tekniklerinin çok iyi olduğunu düşünmüyorum. Daha ilk gün asansörde kaldık ve pek çok yürüyen merdiven, geçiş cihazlarının kapıları ve karşılaştığımız pek çok şey arızalıydı.
Belçika’da yaşanır mı?
Arkadaşım oraya yerleşti ve inanılmaz mutlu. Sonuçta hareketli bir Avrupa ülkesi. İnsanlar saygılı, alışveriş seçeneği fazla ve havası makul bir ülke. Yaşamasanız da turist olarak ziyaret etmenizi ve patates yemeden dönmemenizi öneriyorum.