Halkın parasıyla zenginlere ev
Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın (TOKİ) 2003-2023 dönemine yönelik konut ve sosyal donatı üretim verileri belli oldu. Dar gelirli yurttaşların nitelikli konut ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulan TOKİ’nin üretim verileri, idarenin kuruluş amacından saptığını bir kez daha gözler önüne serdi.Yoksulların konut sahibi yapılması amacıyla kurulan idarenin 2003-2023 döneminde ürettiği konutların yalnızca yüzde 12’sinin yoksul gelir grubuna yönelik olduğu belirlendi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Yerel Yönetimler Genel Müdürlüğü'nün verilerine göre, TOKİ 2003 yılı boyunca toplam 1 milyon 341 bin konut inşa etti. Alt-yoksul gelir grubuna yönelik üretilen konutların oranının üretilen tüm konutların içindeki oranının düşüklüğü dikkati çekti.
Yoksullar yok sayıldı
TOKİ’nin 2003-2023 döneminde ürettiği toplam 1 milyon 341 bin konutun yalnızca yüzde 12’sini yoksul gelir grubuna yönelik üretilen konutlar oluşturdu. TOKİ, 2003 ve 2023 yıllarını da kapsayan 20 yıllık dönemde ürettiği her 10 konuttan dördünü, orta gelir grubuna yönelik üretti. TOKİ konutlarının yüzde 11’inin, “Kaynak geliştirmek” amacıyla üretilen lüks konutlardan oluştuğu bildirildi. Gecekondu dönüşüm konutlarının oranı yüzde 16, afet konutlarının oranı ise yüzde 18 oldu.
Hastaneden çok cami yapıldı
İdarenin 2003-2023 yılları arasında yapımını üstlendiği sosyal donatı projelerine yönelik veriler ise iktidarın tercih ve yönelimlerine ayna tuttu. TOKİ’nin, herhangi bir kamu kurumu ile protokol olmaksızın 2003-2023 döneminde bin 425 okul, 998 adet de caminin yapımını üstlendiği belirtildi. Toplam 998 cami inşa eden TOKİ'nin inşa ettiği hastane sayısı ise 270’de kaldı. TOKİ tarafından inşa edilen sağlık ocağı sayısı 100, kütüphane sayısı ise yalnızca 47 ile ifade edildi.
Verdikleri sözleri unuttular
TOKİ ile başladık devam edelim.6 Şubat deprem felaketinin ardından iktidarın depremzede vatandaşlara verdiği konut sözünü tutmadı. 6 Şubat Depremi'nin üstünden 17 ay geçti. Belki de ülkemizin en yakıcı sorunu, deprem bölgesindeki milyonlarca insanımızın hâlâ barınaklarda susuz, yazın sıcaktan yanan, kışın kar altında kalıp donan barınaklarda kalmak zorunda kalması ve hâlâ konutlarının yapılmamış olması. İnsanlarımız konteynerlerde yaşamak zorundalar ve özellikle iktidar sahipleri depremin ilk gününden itibaren umut sattılar, görevleri gereği yapmaları gereken konutları hâlâ yapmadılar, teslim etmediler. Paylaşacağımız rakamlar, bakanın kendi ağzından sarf ettiği rakamlardır. Adıyaman için 64 bin 811 demişler, ancak 2798'ini teslim etmişler 16 ayda. Yine Hatay'da 254 bin 195 konut yapacağız demişler, bugüne kadar 3614'ünü teslim etmişler. Kahramanmaraş'ta 112 bin 414 konut yapacağız demişler, bu vaatlerle oy toplamışlar, "merak etmeyin kimseyi açıkta bırakmayacağız" demişler ama ancak 16 ayda 15 bin 980 konut teslim etmişler. Malatya'da 103 bin 19 konut yapacağız demişler, şu ana kadar 7 bin 880 konut teslim etmişler. Türkiye toplamına baktığınızda deprem bölgesi için 534 bin 439 konut yapacağız demişler, 30 bin 273 konutu teslim etmişler.”
Yüzde 5 ile hava atıyorlar
Bakın Dostlar ; Söylediklerinin ancak yüzde 5'ini teslim etmişler ve hâlâ şu anda doğru dürüst bir çalışma olmadığını görüyoruz. Deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımız şu anda konteynerlerde sıcağın altında yaşamaya çalışıyorlar, susuz, elektriksiz yaşamlarını sürdürmeye çalışıyorlar. O koşullarda çocuk büyütüyorlar, çocuklarını okula yolluyorlar. Kışın da anlaşılıyor ki bu hızla giderlerse ağır bir soğuk altında yine geçen kış olduğu gibi kalacaklar. Bu tablo Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışmıyor, bu tablo 85 milyonluk güçlü Türkiye Cumhuriyeti'ne yakışmıyor. Misyonlarını iki yıl sonra bile konteynerlere terk eden bir Türkiye'yi asla kabul etmek mümkün değildir.