Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara

Mary, Freddie Mercury’nin Evini Satıyor

YAYINLAMA:
Mary, Freddie Mercury’nin Evini Satıyor

Dünyanın en önemli starlarından biri olan Freddie Mercury’nin Mary ile olan aşkını hemen hemen herkes bilir. Mary Austin, Freddie Mercury’nin hayatı için en önemli kişilerden biridir çünkü tüm cinsel yönelim ve tercihlerden bağımsız olarak Mary Austin, Freddie Mercury’nin gerçek anlamda aşık olduğu tek insandı. Freddie ve Mary, 6 yıl birlikte olduktan sonra ayrıldılar ama asla tam olarak ayrı kalmadılar. Henüz dünya starı olmadan önce Freddie Mercury, elinde avucunda ne varsa grubu Queen için harcıyor ve tüm zamanını müzik yaparak geçiriyordu. Durum böyle olunca çiftin kirasını, faturalarını ödemek ve geçimlerini sağlamak Mary Austin’e düşüyordu. Ancak kendisi bir kez bile bu duruma itiraz etmedi çünkü Freddie’ye inanıyordu. Tabi Freddie bunun üzerine dünya starı oldu ve hayatını kaybederken de, şu anda 38 milyon doların üzerinde fiyatı olan Londra’daki “Garden Lodge” adlı görkemli malikanesini Mary’ye miras olarak bıraktı.

411d1e60-8bd9-4d8c-9ca7-07429753de63.png

Freddie 1985 yılında satın aldığı bu eve, içeriye adımını attığı anda aşık olmuştu. Freddie’nin 1991'deki ölümünün ardından ev, ön kapıya mesajlar bırakarak saygılarını sunan dünya çapındaki hayranları için bir türbe haline geldi.

Freddie 45 yaşında öldü ve Mary ise şu anda 73 yaşında. Az önce gördüğüm bir haberde Mary’nin şu anda Freddie’den kalan evi satışa çıkardığı yazıyor.

Mary Austin konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Bu ev en görkemli anı kutusu oldu çünkü her odasında büyük bir sevgi ve sıcaklık var. Yaşamak çok keyifliydi ve burada çok güzel anılarım var. Artık boş olduğu için onu ilk gördüğümüz zamana geri döndüm. Freddie ve ben efsanevi yeşil kapıdan içeri adım attığımızdan beri burası bir huzur yeri, gerçek bir sanatçının evi oldu ve şimdi bu huzur duygusunu bir sonraki kişiye emanet etmenin zamanı geldi." diyor.

Şunu söylemek istiyorum. Mary bence dünyanın en şanslı insanlarından birisi. Çünkü önce sevgili olarak, sonra da dost olarak Freddie’nin hep yanındaydı. Böylesine dünyaca önemli bir starın efsane olmadan önceki ve olduktan sonraki tüm yükselişine şahit olması bile paha biçilemez. Tarihi anlara şahit oldu... Tabii ki üzüldüğü zamanlar da oldu. Ayrıldıkları an veya Freddie’nin hayatına başkasını aldığı an ve hatta en ağırı ölümünü gördüğü an… Muhteşem şeyler yaşadığı kadar çok acılar da yaşadı elbette. Zaten insanız sonuçta, tüm duygular bizim için. Hayatın bir parçası bu duygular.

Yine de her şeye rağmen Mary çok şanslı birisi. Ben onun yerinde olmayı çok isterdim. Freddie’nin bıraktığı mal varlığından dolayı değil, Freddie ile beraber geçirdiği günler için. Çünkü o çok özel birisi.

Açık konuşmak gerekirse Mary’nin bu evi satışa çıkarması beni biraz üzdü. Çünkü o ev hayranlarının gelip mesajlar bıraktığı bir türbe haline gelmişti. Ayrıca Freddie’ye ait olan bir şeyin varlığını bilmek, görmek, ziyaret etmek adeta büyüleyici bir durum. Dünya starlarının evlerinin ziyarete açık müzeye çevrildiğine şahit oluyoruz. Mesela Zeki Müren’in Bodrum’daki evine gittiğimde çok etkilenmiştim. Kendi el yazısıyla yazdığı kartlar, mektuplar, fotoğraflar… Kıyafetlerine bakmak, oturduğu koltuğu, yattığı yatağı, kullandığı arabayı canlı görmek…. Bunlar çok etkileyici şeyler. Freddie’nin de evinin müze olarak her daim varlığını sürdürmesi gerekirdi. O evi satın alan kişi belki de mimarisini baştan yapacak ve eski anılardan eser kalmayacak. Bir dönem dünya starının yaşadığı, mimarisini özel yaptırdığı evin resmen yok olması üzücü bir olay. Bundan önce de Freddie’nin eşyalarını satışa çıkarmıştı Mary.

Freddie vasiyetinde sadece bu devasa evi değil, mal varlığının büyük bir kısmını da Mary'ye bıraktı. Öyle ki Mary, kendisine bırakılan bu büyük varlığı konusundaki kıskançlıklarla başa çıkmaya çalışıyordu.

Başka bir nedeni elbette olabilir ama ben paraya ihtiyacı olduğu için satma ihtimalini de düşünüyorum. Maalesef burada kelimeler de değerini yitiriyor ve söyleyecek pek bir şey de kalmıyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *