Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Hafif yağmur
10°
Ara

İçsel yolculuk

YAYINLAMA:
İçsel yolculuk

Zaman ilerledikçe içimizdeki eskiye özlem sevdası da artıyor sanki. Şarkılarda, şiirlerde, fotoğraflarda anılar yolculuğunu içinde bir tutam mutluluk ve huzur arıyoruz, bugünlerin de bir zaman sonra mazi olacağını düşünmeden...

Yine böyle nostalji kokulu düşüncelerin içinde dolaştığım anlardan birinde Ahmet Haşim'in o güzel şiiri olan "merdiven" satırlarında takılıp kaldım. "Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden"

Merdivenler; zamanın ve hatıraların arasında, ruhsal bir yükselişi temsil ediyor sanki. Haşim, bizi merdivenin izinde unutulmuş duygularla dolu bir yolculuğa çıkarırken, geçmişin özlemle dokunmuş hatıralarında dolaşmaya davet ettiği aşikar. Belki de çıktığımız basamaklardan durup geriye bakınca, nostaljiler arasında yüzleşmeye veya geçmişle barışmayı hedefliyordur.

Geçen eski yaşımı diğerlerinin yanına uğurladığım bu günlerde, eskilere gittim geldim. Hayat, özünde bir merdiven gibi içsel yolcuğun kapılarını araladı. Her basamak ayrı bir heyecan, ayrı bir hisler yumağı ve acılarla bütünleşerek basamaklar tırmanan merdivende gibiyiz. Düşe kalka çıkılan her basamak, hayatın bir dersi, bir tecrübesi gibi.
Zorluklarla dolu bazı anlar ama pes etmeyenlerin zafer yolcuğu...

Gençlikte, öğrenme döneminde umut fenerleri yanar, yaş ilerledikçe sevinçle dolup taşar, orta basamaklarda aşklar çiçek açar, düşüşlerle sarsılırken en üst basamaklarda huzurun bembeyaz renginin duruluğunda çok daha dizgin bir ehlilikle selamladım merdivenin geçmiş merdivenlerini. Her adım, bir öykünün kapısını aralar, her basamak bir deneyimin içine götürür.

Bu basamak tırmanışında bazen ayağımız kayar çeşitli sebeplerden dolayı ve inişe geçeriz. Zor bir sınavdır merdivenlerden çıkmak. Her basamak ilerleyişindeki tecrübelerimiz, duygularımız, sevgimiz şekil değiştirir ve kararlarımızı sorgularız. Deneyimler, kayıplar bizi basamak olarak geriye götürse bile tırmanış yolculuğu devam edecektir.
Yarınlar her basamakta çok daha farklı renklerle bize gelecek. Yarınları sevgiyle ve umutların arasındaki tecrübeyle kucaklamayı bilmek bizi huzura götürür. Her bir adımın öğretisi olduğu kadar, sevgiyle sarmalayan dinamik bir yapısı da var.

Ne denli sağlıklı görünsek de, her karşımıza çıktığında basamaklar ilerleyen yaşımızı anımsatıyor. Bir zamanlar ikişer ikişer atladığımız, bir solukta koşarak çıktığımız merdivenler, artık kurulmuş birer tuzak gibi görünüyorlar. Bu yüzden ağır ağır, sakınarak tırmanmamız doğal oluyor. Sevgi, aşk, başarı ve huzur her merdiven basamağında ayrı bir renk ile bizi karşılıyor. Hayat baktığın basamakta şekil alıyor sanki.

Ahmet Haşim'in bu satırlarını sesli okurken bir ressamın tablosuna ses veriyormuş gibi hissettim. Bu kadar mı doğanın tüm canlılığını hayatla eşleştirilebilinirdi. Her kelimesini ayrı anlmala düşünmemek elde değil.


"Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak
Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak…
Sular sarardı…
Yüzün perde perde solmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta…

Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?
Bu bir lisân-ı hafîdir ki rûha dolmakta
Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta…"

AHMET HÂŞİM

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *