Önce aynaya bakın sonra güzel kız isteyin!
Bana çok tuhaf gelen bir konuyu sizinle paylaşmak istiyorum. Geçenlerde bir yere gitmiştim ve orada 60 yaşlarında bir amca vardı. Bu amca bağıra bağıra arkadaşıyla konuştuğu için ister istemez söylediklerini duymak zorunda kalmıştım. Şöyle diyordu: “Benim sevgilim olacak kadın çok güzel olmalı, bakımlı olmalı, kıvrımlı olmalı, zayıf olmalı… Aksini asla istemem. Çirkin kadından hoşlanmam bile. Mutlaka zayıf olmalı ve çok güzel olmalı…” Karşısındaki kişi de tam benim içimden geçen soruyu sordu: “Çirkinse ama kalbi çok güzelse? Çok güzelse ama kalbi kötüyse, yalancıysa, karakteri bozuksa?” Amca şöyle dedi: “Karakteri umrumda değil, benim sevgilim olacak kadın mutlaka çok güzel olmalı, zayıf olmalı, dikkat çekmeli, kıvrımlı olmalı…”
Gözünüzde canlanması için, yukarıda bahsettiğim sözleri söyleyen amcanın tipinden bahsetmek istiyorum öncelikle. Bu amca bayağı bir göbekli, zayıf istiyor ama kendisi kilolu, bembeyaz saçlı, ve kendisini de yaşlı kategorisinde nitelendiren yaşlı görünüme sahip biri. Yani 60 yaşında ama dinç, genç, karizma görünüyor diyemeyiz asla. Ben hiç kimsenin tipiyle alakalı en ufak kötü yorumda bulunmam ve tipe hiçbir konuda bakmam, bunu beni yakından tanıyanlar çok iyi bilir. İnsanların ilk olarak kalbine bakarım. Kalbi kötü, tipi iyi birisini kesinlikle hayatımda bulundurmam ama tipi iyi olmasa da kalbi muhteşem birini başıma taç yaparım. Ama bu amcanın sözleri o kadar rahatsız edici geldi ki bana.. Çünkü kendisi göbekli olduğu halde zayıf bir kadın istiyor, kendisi yaşlı olduğu halde genç kadın istiyor, kendisi yakışıklı olmadığı halde çok güzel kadın istiyor… Ve aksini asla kabul etmeyeceğini dile getiriyor. Şimdi insana sorarlar: “Sen dönüp de aynaya baktın mı hiç?” Zayıf ve çok güzel olmalı diye direteceğine bir spor salonuna gidip fit olmayı denedin mi mesela? Ya da kendinden oldukça genç birini aramak yerine yaşıtlarınla takılmanın daha normal bir seçenek olduğunun bilincinde oldun mu hiç?
Bir de karakterin hiç önemli olmadığını söylüyor. Maalesef bu tarz adamlar kendi tipine bakmadan güzellik diye tutturdukları için kadınlar arasında da bir estetik yarışı söz konusu oluyor. Neden erkekler arasında bir estetik yarışı yok? Çünkü kadınlar çoğunlukla tipe o kadar da bakmıyor. Kadın çoğunlukla kendisine şefkatle yaklaşan, ilgi gösteren, sürprizler yapan, üstüne titreyen ve onu çok seven bir adama bağlanıyor. Bu arada gerçekten seven adamın da, güzellikle bir işi olmuyor zaten!
Herkesin yakışıklı bulduğu tarz farklıdır fakat genel olarak çoğu kişinin çok yakışıklı bulduğu David Beckham’dan yola çıkalım. Çok yakışıklı ve kaslar falan yani inanılmaz bir karizması var. Şimdi David Beckham bence dünyanın en güzel kadınını bile kriterine koyabilir. Ama şimdi bu göbekli amcaların zayıf, kıvrımlı kız istemesi çok abes! Ki kaldı ki bence bir insanı tipinden dolayı istemek büyük saçmalık. Bu konuya kitabımda da değinmiştim. Hastalandığınızda tipiyle mi sizi iyileştirecek? Yaşlandığınızda güzelliğiyle mi size bakacak? Güzelliği mi sizin dertlerinizi dinleyip sizi anlayacak? Bir insanın karakteri ve merhameti yoksa, isterse dünyanın bir numaralı güzel veya yakışıklısı olsun atın onu çöpe. Sevgiyi ve aşkı güzellikle karıştıranlar, sevginin ne demek olduğunu anlayamamış materyalist insanlardır benim gözümde. Sevginin ne olduğunu bile hala ne öğrenmişler, ne de yaşamışlar. Çünkü ne öğrenmek, ne de yaşamak istemişler. Sevgi, onların materyalist ve menfaatçi düşünceleriyle kirletemeyecekleri kadar tertemiz ve saf bir duygudur! Onu kendinize benzetemezsiniz.