Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Hafif yağmur
7°
Ara

Taştan canavarlar hızla ilerliyor

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Taştan canavarlar hızla ilerliyor

Çatalca CHP İlçe Başkanı Sayın Mehmet Çoban, önceki gün sosyal medya hesabından bir paylaşım yapmış. Sesimi duyan yok mu demiş. İlçedeki siyasi parti ilçe başkanlarına, gazetecilere de gönderme yapmış. Paylaşımda parsel yapılan tarım arazisinden bahsetmiş. Tarım arazisine elektrik, yol getirildiğini, tarım arazilerinin bu şekilde yok edildiğini söylemiş. Kendisini tebrik ediyorum. Çok yerinde bir tespit, tarım arazileri 200, 300, 500 metre kare gibi parsellenirse zaten can çekişen tarım yok olur gider.

Kaçak yapılaşmanın önüne geçmek için ilk önce bu parsel parsel bölünmenin önüne geçmek gerekir. Aslında tarım arazilerinin etrafına tel örgü bile çekilemez bunu birçoğumuz biliyoruz. Ancak biz bunları bugün değil uzun yıllardır hep yazdık anlatmaya çalıştık. Yani bugün karşı karşıya kaldığımız sorunun çığ gibi büyüyüp Çatalca’nın yapısında olumsuz değişimlere sebep olacağı uzun yıllar öncesi belliydi. O zamanlar Sayın Mehmet Çoban ilçe başkanı değildi. Ancak Çatalca’yı seven herkes gibi keşke bizimde yazdığımız yazılara birileri kulak verip sesimizi duysaydı. Tarım arazilerinin içinden oto yollar geçmemeli dedik. Hayvancılık ve tarım birlikte yapılmalı dedik, tarım arazilerini bölmeyin tel örgü çekilmesin dedik. O yazdığımız dönem ne hikmetse sesi çıkmayanlar şimdi sesimi duyan yok mu demiş. Sesinizi duyurmak için ilçe başkanı olmanıza gerek yok. O dönem göremediniz şimdi mi görüyorsunuz bu olumsuzlukları demek geliyor insanın içinden. Neyse bugüne bakıp zararın neresinden dönülürse kardır diyelim ve şimdi neler yapılabilir bunu değerlendirelim. Bu konuyu gündeme almanıza çok sevindim ve tekrar söylüyorum çok yerinde bir tespit.

Tarım arazilerini korumak için ilk önce şu parsel parsel bölünmenin önüne geçilmeli. Çatalca'nın cevval gazetecilerine de seslenmiş paylaşımında bende Çatalca’nın gazetecilerinden biri olarak üzerime düşeni yazılarımla yerine getirmeye bugün de geçmişte olduğu gibi gayret ediyorum ve ayrıca bazı gazeteci arkadaşlarımın da bu konuyu defalarca yazdığını da hatırlıyorum. Sayın Çoban’ın sesini ben duydum. Bu sorunun önüne geçmek için yapılması gerekenler üzerine bir fikri varsa kamuoyuyla paylaşmasını ve sosyal medya üzerinden paylaşımlarla kalmayıp harekete geçmiş olmasını diliyorum. İlçe Başkanı’na bir bilgiyi de ben vereyim parselasyon işlerini yapmak için şimdilerde kooperatif kuruyorlar ve kooperatifler aracılığı ile gerçekleştiriyorlar. Şunu da belirtmek isterim ki yerlerin bu şekilde bölünme işini yapan emlakçı arkadaşlar sanki yasal olmayan birşey yapıyormuş gibi bir algıda oluşmuş. Bu yerleri parselleyip satan esnaflar yasaların izin verdiği şekilde hareket ediyorlar o nedenle emlakçı arkadaşlarımızın günah keçisi ilan edilmesine karşıyım. Bu işin çözümü en yukarıdan biter, bakanlıklar tarafından tarım arazilerinin bu şekilde bölünmesinin ardından satılmasının biran önce önüne geçilmeli...

Tabi baktığınız zaman tel örgü bile çekemezsiniz ama adamlar duvar çekiyorlar kimsenin dokunduğu yok. Yine şunu da detaylandırmak istiyorum. Tarım arazisi olan vatandaşta artık çiftçilik ve tarımdan istediği kazancı sağlayamayınca, yan parseline yol açılmış, elektrik gelmiş, su gelmiş sesini çıkartmıyor. Diyor ki en azından tarlamın değeri arttı yarın çiftçilikten geçimimi sağlayamazsam yolu ve elektriği olan arazim var, satarım çocuklarımı okuturum çocuklarımı evlendiririm borçlarımı kapatırım planlarını yapıyor. Demem o ki biz yıllardır bu konuyu gündeme getirdik cevval bir siyasetçi, ilçe başkanı, sade bir vatandaş çıkıpta ne yapalım demedi. Ama yine de geç değil çiftçilik özendirilmeli desteklenmeli köyleri mahalle yaptılar tarım bitti. Şimdi kırsal bölge diye birşey çıkardılar. Önce bozuyorlar sonra düzeltmeye çalışıyorlar. Ülkede yanlış tarım politikaları uygulanıyor.

Karnı doyan çiftçi niye gitsin 87 dönüm tarım arazisini satsın bunu uzun uzun yazdım tekrar yazabilirim. Yanı başımızda günbe gün tarım arazilerinin nasıl yok edilip gelişme, şehirleşme, modernleşme adı altında keşmekeşe dönen, bina ve insan yığınlarından nefes alamaz hale gelen her gün adının kavgalarla, olaylarla haberlerde duyduğumuz bir Esenyurt var. Bugün duyuyoruz ki benzer modernleşme, gelişme, büyüme hikayeleri Çatalca için anlatılıyor. Yanlış tarım ve hayvancılık politikaları neticesinde çiftçi üretimden vazgeçip arazisini satıyor, mahallesini (köyünü) ilçe merkezinden bir ev alıp terk ediyor. Sözüm ona şehirleşiyoruz. Hayır şehirleşmiyoruz toprağımızla birlikte özümüzü kaybediyoruz. Bu parsel parsel bölünen araziler ne olacak sanıyorsunuz tarım hayvancılık mı yapılacak? Ben sizin sesinizi duydum ve anladım.

Geçmişteki yazılarımda siz beni belki duydunuz ama anlamadınız. Şimdi siz beni duyun Çatalca’ya doğru yürüyen ve Çatalca’yı yutmak için ağzını açmış bekleyen taştan canavarlar hızla ilerliyor. Bir gün gelip günah çıkarır gibi Çatalca’ya ihanet ettik demek istemiyorsanız herkes üzerine düşeni yapmalı lafla değil Çatalcalıyı bu anlatılan gelişme masallarından daldıkları uyku halinden uyandıracak bir eylem planıyla sarsmalı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *