Ekonomi nasıl kurtulur?
Dünya Ekonomik krizi 1929 yılında patlak verdiğinde haklın ekonomik durumunu görmek, sorunları çözmek için yönetici ve konusunda uzmanlar ile Atatürk yurt gezisine çıkar.
Doğudan-Batıya-Kuzeyden-Güneye yurdun her ilinde yurttaşları bizzat kendisi dinler.
Aldığı notları ve çözümlerini Başbakan İsmet İnönü’ye ve ilgili bakanlıklara gönderir.
Mustafa Kemal Atatürk tespitler için aracı kullanmadan, halkın ayağına giderek bunları gerçekleştirmiştir.
Elbette bu seyahatte ekonomi dışında, eğitim, sağlık, hukuk gibi birçok konuyla da ilgili sorunları dinlemiş, gerekli talimatları da vermiştir.
Elbette ki çıkış noktası ekonomi idi.
Gördüklerini, dinlediklerini yaptığı çalışmalarını ve de çözümlerine Nutuk yer vermiştir.
Tarihçi yazar Sinan Meydan’ın da Anahtar kitabında yer alan notlarına göz atalım.
Mahsulün az olduğu yerlerde durum iyi değildir. Araziler için alınan vergiler ve borçlar köylüyü, çiftçiyi zora sokmaktadır. Her yerde çiftçiye traktör için “muaf rüsumlu gaz” verilmelidir.
Birçok ilde meydana gelen fare, çekirge tahribatı ve incir kurdu mevcuttur. Mücadele edilmeli, zeytinlikler ve portakal ağaçları hastalıklara karşı korunmalı ve kurtarılmalıdır.
Tütün üreticileri memnun edilmeli. Trabzonluların isteği olan tütün-sigara imalathaneleri kurulmalıdır.
Arazi kayıtlarında anlaşıldığı üzere eksiklik mevcuttur. Çiftçilere yeterli arazi desteği verilmelidir.
Vergi şikâyetleri fazladır. Kanunları yeniden düzenlenmeli, haklı şikâyetleri dikkate alınıp, mali güçlerinin üzerinde vergi alınmamalıdır.
Sürü hayvancılığı koruma altına alınıp, Hükümetin sanayiyi teşvik ettiği gibi hayvancılığı da teşvik etmelidir. Gerekirse bütün hayvan vergisi yüzde elli azaltılmalıdır.
Dokuma sanayiinin ihtiyacı olan makineleri üretecek santral kurulmalıdır. Dikkat: Alınmalıdır demiyor, kurulmalıdır diyor.
Baytar, Orman ve ziraat mühendislerinin maaşları artırılmalıdır.
Emekli, dul ve yetim maaşlarında en çabuk şekilde düzenleme yapılmalıdır.
Köylüler için özel tasarruf tedbirleri alınmalıdır.
İstanbul’da incelemelerim sırasın Rus ithalatının Türk üreticiye zarar verdiğini gördüm. Ruslar çimento, tütün ve şekeri daha ucuza satıyorlar, biz onlarla rekabet edemiyoruz. Bu konu acilen değerlendirilmelidir.
Gümrük işleri düzenlenmelidir.
Ekmek fiyatları kontrol edilemiyor, fiyatlar yüzde yüz artıyor. Çözülmelidir.
İş kanunu çıkartılarak, işçilerin hayat ve hakları, menfaatleri diğer vatandaşlar gibi aynı derecede önemlidir. Gereken yapılmalıdır.
Devletin teşebbüs edeceği büyük sanayi yatırımlardan olan dokunma fabrikaları acele kurulmalıdır. Bu fabrikalar ekonomik durumumuzu rahatlatır.
Uşak şeker fabrikasını gördüm. 5.5 milyon lira borcu var. Hükümet bu milli müesseyi derhal kurtarıp güçlendirmelidir. Dikkat borcu var diye kapatılmalı-satılmalı veya özelleştirilmelidir demiyor. Kurtarmalı-Güçlendirilmelidir diyor.
Petrol işi kısa zamanda halledilmelidir. Madenler işletmelidir. (Çözümlerini de sıralanmıştır)
Devlet gelirlerini artırmak için 12 seneyi kapsayan bir çalışma planı hazırlamalıdır.
Kim diyor? Gazi Mustafa Kemal Atatürk, görevi Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı…
Yıl: 1929-1930-1931
Toprakları işgalcilerden kurtarmış, Cumhuriyeti kurmuş, devrimleri gerçekleştirmiş. Fabrikalar kurmuş, köylüyü efendi yapmış, Türk’ün itibarını kazandırmış.
Orman Çiftliğinde, hediye edilen köşklerde oturup rakısını, kahvesini içmemiştir. Halkın ayağına giderek sorunları görmüş, yurttaştan dinlemiş çözümleri bulmuş.
Yetmemiş, şahsi parasıyla banka kurmuş.
Durmamış, 12 Temmuz 1932’de Dil Devrimini yapmış.
21 Haziran 1934’de soyadı yasasının kabulünü gerçekleştirmiş.
Yetinmemiş, devlet ve din işlerinin karıştırılmaması için 5 Şubat 1937 tarihinde laikliği kazandırmış.
Sonuç; Atatürk’ün vefat ettikten sonra 27 Nisan 1939 yılında Ankara’da toplanan “Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası yedinci hesap yılı hakkında “İdare Meclisi Rapor ve Mürakıplar Raporu”nun dördüncü sayfasında “Memleketimizde umumî vaziyet” ara başlığı altında görülüyor.
“1938 senesi zarfında heyeti umumiyesi dâhilinde ziraatımız iyi bir mahsul almıştır. Sanayi programımızın tatbikine ve kendisini göstermeye başlayan semerelerinin iktitafına devam edilmiştir. Ticaret sahası da daha ziyade bir hareket ve faaliyet göstermiş ve Mâliyemizin irat menbaları daha feyizli neticeler vermiştir. Toptan fiyatlar biraz düşmüş, hayat pahalılığı geçen senekinin hemen hemen aynı seviyesinde kalmış görünmektedir.”
Beşinci sayfasında “Devlet maliyesi” ara başlığı altında ise;
“1938 adi senesine tesadüf eden ilk beş ayın nihayetinde hitam bulan 1937 - 1938 malî senesi 272,2 milyon liralık bir tahsilat yekûnu vermiştir ki, muhammenata nisbetle 41.000.000 lirayı mütecaviz bir fazlalık irae eder. 1938 in son yedi aylık tahsilâtı evvelki senelere nisbetle yine yüksektir.”
Ekonomi böyle kurtarılır…