Yeni baştan AKP ruhu!
Adalet ve Kalkınma Partisi’nde FETÖ’ye yakın isimlerin ayıklanması için düğmeye basıldı, kongre süreci başlatıldı.
AKP Genel Merkezi, FETÖ üyesi olup partiye sızan isimlerin partiye zarar vermeden ayrılmalarını sağlamak için kongre takvimini erkene aldı. Belirlenecek kongre takviminde önce delege tespitleri yapılacak.
2017 yılsonuna kadar, il ve ilçe kongreleri tamamlanacak.
Kongrelerin daha öncekilerin aksine tek adaylı değil birkaç adaylı ve yarış içinde geçmesinin teşvik edileceği, bu şekilde AKP’nin kuruluş yıllarındaki heyecanı yakalamayı hedeflediği öğrenildi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın tek adaylı kongrelerin partideki heyecanı azalttığı yönündeki görüşünün dikkate alınarak kongrelerde tek aday şartı aranmayacağı tahmin ediliyor.
Normalde, 2017 yılı haziran ayında başlayıp, yıl sonuna kadar bitirilmesi gerekirken ilçe ve il kongrelerinin erkene alınması beraberinde referandum ve diğer seçimlere de bir an önce hazırlık anlamı da taşıyor.
*
AK Parti bu günlere nasıl geldi, kurulurken neleri vaad etti bir hatırlayalım.
Partinin kuruluş hikayesi ilk, kapatılan Refah Partisi (RP) döneminde başladı. Sonradan AK Parti’nin lider kadrosunu oluşturacak isimlerin, partiye hakim olan yaşlı lider kadroyla yaşadıkları görüş ayrılıkları, RP’nin kapatılması üzerine kurulan Fazilet Partisi’nde (FP) daha da derinleşti.
RP ile aynı sona uğrayan FP’de kapanmaya giden süreçte su yüzüne çıkan partiye hakim yaşlı lider kadrolar ile değişim isteyen genç kadrolar arasındaki görüş ayrılığı, Türkiye’nin son dönemine damgasını vuran "gelenekçi-yenilikçi" ayrımını yarattı.
Daha sonra yenilikçiler, FP’nin kapatılması üzerine kurulan Saadet Partisi’ne (SP) katılmayıp, 14 Ağustos 2001 tarihinde kendi partilerini, yani Adalet ve Kalkınma Partisi’ni kurdular.
AK Parti, kuruluşundan 15 ay sonra 3 Kasım 2002 tarihindeki seçimlerde yüzde 34.63’lük oy oranıyla iktidara geldi.
Ancak, Genel Başkan Tayyip Erdoğan, kendisini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan da ayrılmak zorunda bırakan Siirt’te okuduğu şiir nedeniyle aldığı mahkumiyet nedeniyle bu ilk sınavında partisinin başında seçimlere katılamamıştı.
Abdullah Gül başkanlığında 58. hükümet kurulurken, bir süre sonra da anamuhalefet CHP’nin de desteğiyle yapılan anayasa değişikliğiyle Erdoğan’ın yasağı kaldırıldı. Erdoğan da 8 Mart 2003 tarihinde Siirt’te yenilenen seçimin ardından milletvekili seçildi. Gül başkanlığındaki hükümetin 11 Mart 2003’deki istifasının ardından da 15 Mart tarihinde Erdoğan başkanlığındaki 59. hükümet kuruldu.
*
Daha sonra 2004 yerel seçimlerinde de oy oranını % 41.67’ye yükselten AK Parti, 2007 genel seçimlerinde ise oylarını yüzde 46.58’e yükseltti.
2007'de Abdulllah Gül, Cumhurbaşkanı olarak Çankaya Köşkü’ne çıktı.
2009’daki yerel seçimlerde AK Parti için bir başka sürpriz vardı; oy oranı yüzde 38.8’e düştü. Ancak, bu düşüşe rağmen birinci parti konumunu sürdürdü. 2011 seçimlerinde ise yüzde 50’ye yaklaşan oy oranıyla yeniden iktidar koltuğuna otururken, üst üste girdiği 3 seçimde oylarını arttıran tek parti olarak da tarihe geçti.
AK Parti’nin, özellikle yargı alanında önemli değişiklikler içeren anayasa değişiklikleri referandumda yüzde 58’lik oy oranıyla kabul edildi.
Daha sonra 2014 yerel seçimlerde, ilk defa yapılan Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinde (Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı seçildi), 2015 genel seçimlerinde başarılarını sürdüren Ak Partti, 7 Haziran 2015 seçimlerinde bir ara tek başına iktidar olma özelliğini kaybetse de 1 Kasım 2015 seçimlerinde tekrar tek başına hükümet kuracak rakamı almayı başardı.
*
Aradan geçen sürede Numan Kurtulmuş gibi gelenekçileri de saflarına katmayı başaran parti bir ara kapatılma tehlikesiyle de karşı karşıya kalsa da bugün, darbe kalkışmaları atlatan, Anayasa Mahkemesi'nin kapatma davalrını atlatan, gelenekçi-yenilikçi çekişmelerini atlatan bir parti olarak artık yeni hedefler koymuş durumda.
Kurulduğu ilk yıllarda; yasaklarla, yanlışlarla, askeri vesayetlerle, yoksulluklarla, terörle mücadele etme vaadleri veren parti bu vaadlerin çoğunu yerine getirerek şimdilerde ise; Başkanlık Sistemi, Anayasa Değişikliği, Siyasi Partiler Yasası değişikliği gibi yeni söylemler yeni vaadlerle halkın karşısına çıkmayı düşünüyor.
Önümüzdeki bir yıl; FETÖ’ye yakın isimlerin ayıklanması ve partiye katkı sunmaları için yeni ismlerle yola devam edilmesini planlayan Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Merkezi, bu planında da başarı sağlarsa değil 2023, çok daha uzun yıllar iktidarı bırakmamayı hedefliyor.
*
Parti; 3 dönem kuralını bozmayı düşünmüyor, kuruluşunda konan hedeflerden sapmayı düşünmüyor, bütün engellemelere rağmen hedeflerine doğru ilerlemeye devam ediyor, seçmenlerini ayakta tutmayı başarıyor, muhalefeti her kavgada akarte etmeyi başarıyor.
Bizlere de gördüklerimizi ve tanık olduklarımızı yazmaktan başka çare kalmıyor.
Bir ara duymuştum bu sözü.
Tam yerine geldi yazalım bari; ''Türkiye'de galiba iktidar sorunu yok, muhalefet sorunu var...!''
Ne diyelim artık son 15 yıldır muhalefet görevi yapan siyasi parti yöneticileri düşünsün artık...
Dip not: Bakın aslında partideki kongre sürecinden girerek yerel kongreleri yorumlayacaktım ama bu yoyumumuza fırsat kalmadı. Neyse bir dahaki yazımızda bu durumu yorumlarız artık...