Millet olarak neden hep kandırılıp dolandırılıyoruz?..
Oldum olası ilginç anlar korkunç olaylar yaşıyoruz. Atatürk’ümüz, “Türk Milleti çalışkandır zekidir” demiş. İncelediğimizde elbette milletimizin çalışkanlığı belli oluyor. Hiç yoktan,koskoca bir imparatorluk parçalanıp yok edilmiş ve geriye son olarak kalan Anadolu’nun parsellenip paylaşılmış toprakları Atatürk’ümüzün başlattığı ve liderliğinde ki Milli Mücadele ile emperyalist güçlerin işgalinden kurtarılıp, o yokluk ve yoksulluk ile bugün gururla yaşadığımız Türkiye Cumhuriyetini kurmuşlardır.
Türk Milletinin zekiliğine gelince o da doğru tespit. Böyle olmasaydı o yoktan kurulan yeni Türkiye Cumhuriyeti hemen fabrikalara, demir ağlara, limanlara eğitim yuvası ve aydınlık saçan okullara özellikle Köy Enstitülerine kavuşur muydu?
Günümüzde milletimizin yetiştirdiği gençliğimize baktığımızda yine gurur duyulacak projelere imza atıyorlar. Günümüzde Dünyayı esir alan Pandemiye karşı aşı üretenler bunun en belirgin belgesi, Geçtiğimiz yıllarda Nobel ödülü alan Orhan Pamuk ve Aziz Sancar ayrı bir örnek. Sinema alanında önemli ödüller alan film ve yönetmenlerimiz saymakla bitmez. NASA’daki mühendislerimiz, Dünya’nın ünlü hastanelerinde görev yapan doktorlarımız ve devam eden beyin göçümüz Türk Milletinin zeki olduğunun önemli göstergesi.
Niye kandırılıyoruz?
Bunların hepsi güzelde, zekiliğine güvendiğimiz milletimiz mensuplarından bazıları neden kandırılıyor. İnsanoğlu beşer ve şaşar elbet. Ancak çeşitli zamanlarda ülkemizi yöneten yöneticilerimizden , “Ne yapalım oldu bir kere. Kandırıldık. Onları Allaha havale ediyor ve milletimizden özür diliyoruz” diyenlerin sayısı az değil.
Tüm bunların yanında az çalışıp çok para kazanmak hırsı ile dolandırılanlara ne demeli?
Olaya bu yönü ile baktığımızda insanlarımızın dolandırılmaya müsait olduğunu görüyoruz. Geçmiş tarihimize kısaca baktığımızda dolandırılan ve dolandırılanlar o kadar çok ki, insanın aklı almıyor. Kısaca halkımızı dolandıranları ve yöntemlerini hatırlamak gerekirse;
Sülün Osman: Anadolu’dan İstanbul’a gelenlere Tramvay, köprü, saat, Beyazıt Meydanı ve birçok kamu binasını sattığını, yakalanıp hapishaneye düştüğünde ise, “Alın teri ile kazanmak” konulu konferans verdiği biliniyor.
Çiftlik Bank kurucusu Tosuncuk Mehmet Aydın: 25 yaşında sanal hayvan satarak çiftlik bank’ı kurdu. 80 bin kişiden topladığı 511 milyon TL. ile şu anda Uruguay da yan gelip yattığı ve dolandırdığı insanların parasıyla keyf sürdürdüğü söyleniyor.
Banker Kastelli-Cevher Özden : Yıllık enflasyonun %30 lar civarında iken aylık %10-12 ile vatandaşın elindeki bono ve paraları büyük vaadlerle kandırdığı 550 bin kişiden topladığı 2,5 milyar dolar sonrası battı. İsviçre'ye kaçtı. Yakalandı, sonrasında Kadıköy de bazı notlar bırakarak intihar etti.
Güney Zobu (RAKİ : Yasadışı iş yapanları dolandırmakla ünlü. Kendini ABD ve Alman vatandaşı olarak tanıtıp piyasaya ve ilgili kişilere döviz satmakla ünlenmiş.
Banker Bako : 80 li yıllarda binlerce kişinin parasını alarak batırdı. Emlak Bankasını bile dolandırdı. İmza olarak papatya resmi çizmesi ile ünlenmiştir.
Ayşe Benli : Dünyaya açılmış ilk Türk. Kurduğu kumar çetesi ile ABD’ de Las Vegas'ta ki, Venatino Casinosuna 2 milyon dolarlık kazık atması ile biliniyor. O gün bu gündür pokerde yaptığı hileyi çözen olmamıştır.
Selçuk Parsadan: Tansu Çiller Başbakan iken, orgeneral Necdet Öztorun’un adını kullanarak örtülü ödenekten 5,5 milyon TL. almakla biliniyor.
Kenan Şeranoğlu : Titan saadet zinciri kurarak 16 bin kişiyi dolandırdı. Adamı İzmir Atatürk Havaalanında 386 bin markla yakalandı 10 yıl hapis yattı. Çiftlik Bank’ın kurucusu tosuncuk için, “Şapka çıkarıyorum” dedi.
Banker Bako-Baki Aygün : Özal döneminde parladı. Askere bile gitmeden çıkardığı sahte devlet tahvilleri ile halkı ve bankaları dolandırmış.
Banker Yalçın Doğan : Ticaret lisesinden terk. İller Bankasında çaycı iken banker oldu. Halkı dolandırdı hapis yattı. Çıktığında Ankara da kimliği bilinmeyen bir kişi tarafından öldürüldü.
Jet Fadıl : Asıl adı Mehmet Fadıl Akgündüz’dür. Yıldız Elektrik Mühendisliği Mezunu. Sürücü kursu sahibi, otomobil ithalatçısı, turizmci. En önemlisi “İmza” adlı yerli otomobil yapmak için fabrika kurdu. Böyle tanındı. Yurt içi ve dışından kar paylı para topladı bir iş yapamayınca yurt dışına kaçtı. 2002 yılında Siirt'ten bağımsız Milletvekili seçildi. YSK kararı ile vekilliği düştü. Hapse atıldı. 150 bin TL kefaletle serbest bırakıldı. Cezası kesinleşince tekrar yurt dışına kaçtı. Tekrar dava açıldı ve zaman aşımından davası düşünce yurda döndü. Maldivler de olmayan Müslüman adası kurdu. Adaya gitmek için havayolu şirketi kurdu. Bunun için 170 milyon dolar yatırdığını duyurdu. Böylece 800 milyon dolarlık ada hissesi sattı. 2015 yılında nitelikli dolandırıcılık suçundan tutuklandı. Çıktığında Bayrampaşa da otel ve AVM kurduğu yayıldı. Bir türlü dikiş tutturamayınca kendini dine verdiği belki de günümüz modasına uyup geliri de iyi olduğu için kendini dine adayıp tarikat kurmuş olabileceği söyleniyor.
Bunlar haricinde meşhur ve halen ABD’de bulunan ve yargılandığı Halkbank davasında itirafçı olan eniştemiz Rıza Zarraf’ın kimlerle ilişkileri olduğu ve hangi bakanlarla işbirliği yaptığı sonrasında o bakanların makamlarını kaybettikleri zaten bilmektedir.
Yine KOMBASSAN ve YİMPAŞ'ın, İHLAS’ın neler yaptığı vaadlarla nasıl para topladığı ve mağdurlar yarattığı yine kamuoyunun bilgisi dahilindedir.
Uzanlar'ın İmar Bankası’nın yarattığı banka mağdurları ile Esenyurt ve Kadıköy Fikirtepe’de ki konut mağdurlarını unutmamak gerekir.
Son günlerde ülkemizde gündem olan Thodex kripto şirketi sahibi Faruk Fatih Özer’in 2 Milyar dolar ile Arnavutluk'a kaçması ve arkasından yine benzer, VeBitcoin CEO’su Ak Parti Meclis üyesi İlker Baş’ın kurduğu şirketin kapatılması ve MASAK’ın hesaplarına el konulmasını ilgiyle ve dikkatle izliyoruz. Bakalım arkasından ne çıkacak ve mağduriyetler nasıl giderilecek?..
Tüm bunlar bir araya getirilince benim halkım dolandırılmaya müsait mi? sorusu akla geliyor.
