Tüm dert konuşmak mı?
Sevgili okurlar 2020 yılını geride bırakmaya günler kala, bu yıla damgasını vuran pek çok ülke gibi bizim ülkemizi de derinden sarsan, yaşamımızı kökten etkileyen covid-19 salgını oldu. Salgının yayılımı hız kesmeden devam ederken 2021’e covidle merhaba diyeceğiz. Çatalca gündeminde ise bu yılın iz bırakan konusu, Aralık Ayı Belediye Meclis Toplantısı Birinci Birleşimi’nde yaşananlar oldu. Birinci toplantı ne kadar hararetli ise ikinci toplantı da aksine oldukça sakin geçti. Meclis toplantıları sonrası pek çok meclis üyesi ile görüşerek, değerlendirmelerde bulunuyoruz. Bu görüşmelerimden birini gerçekleştirdiğim Çatalca Belediye ve İBB Meclis Üyesi A. Rasim Yücel, bir önceki yazımda eleştirdiğim meclis toplantılarında çok uzun tutulan özel günlerin tek tek sayılmasının gerekliliğinden bahsetti. A. Rasim Yücel’in kendi cümleleri ile açıklamasını iznini alarak sizlerle paylaşıyorum:
A.Rasim Yücel “Meclis başında grup sözcülerin ayın önemli günleri ve olayları hakkında konuşmalarını eleştiriyorsun. Ancak bu konuşmaları diğer tüm ilçe meclislerinde ve İBB de üstelik söz alan diğer meclis üyeleri de yapmaktadır. Yapılacaktır da. Biz ayda bir kez toplanıyoruz. Grubumuz adına o ay gerçekleşen bir önemli günü anmamız, hatırlamamız, o günle ilgili düşüncemizi söylememiz normaldir. Örneğin Gazeteciler Gününde günlerini kutlamamız gazetecilerimizi hatırlamamız onların hoşuna gitmez mi. Belki sana göre örneğin Mühendisler Gününü kutlamak gereksiz olabilir ama mühendislerin hoşuna gidebilir gibi.”
Geri bildirimler olumlu veya olumsuz karşılıklı görüşleri paylaşmak ve birbirimizi anlamak adına benim için çok kıymetlidir. A. Rasim Yücel’e de görüşlerini için teşekkür ediyorum. Her belediye meclisi bu uygulamayı yapıyor olabilir. Fakat böyle gelmiş böyle gider düşüncesi de hayat boyu tekrara düşmektir. Daha pratik ve meclisi takip edenleri de sıkmamak adına başka çözümler üretilebilir. Tek tek günün önemi üzerine söz almak yerine meclis üyelerinin ortak kararı ile seçeceği tek bir meclis üyesi tüm meclis adına kutlayabilir. Ayrıca benim dikkat çekmek istediğim konu farkındalık yaratmak ve diğer belediye meclisleriyle aynı tutumu göstermek yerine örnek olacak bir uygulamadan söz etmiştim. Örneğin Organ Bağışı Haftası’nda parti grubu olarak organ bağışı, Kızılay Haftası’nda kan bağışı gibi hem katkı sunmak hem de halka örnek olmak anlamında daha fazla etki yaratacağına değinmiştim. Her belediyenin yaptığı gibi bir anma yerine kendinize özgün bir anma hareketi fark yaratır. Amaç farkındalık yaratmak değil de hazır meclis toplanmışken söz almış olmak ve konuşmuş olmak için en basit yol olan özel gün ve haftaları sıralamaksa böyle devam edilebilir.
Meclis toplantılarına baktığımızda nerdeyse en uzun zamanın ayrıldığı konu o ayın önemli günleri ve haftaları, oysa ki mecliste konuşulması gereken daha önemli konular, halkın çözüm beklediği sorunların daha çok konuşulması gerekmez mi? Buradan ne anlamalıyız konuşacak pek bir konu yok, gözlemlediğiniz halk adına dile getireceğiniz herhangi bir sorunda yok, kutlamalarla anmalarla zaman mı dolduralım diyorsunuz? Hatırlanmak güzeldir, mühendisler içinde gazeteciler içinde… Herkes için hatırlanmak güzeldir ama en önemlisi değer görmektir. İnsanlara değerli oldukları, meclis koltuklarında oturup eline mikrofonu alıp günün kutlanmasıyla hissettirilmez. Kaç gazeteciyi, kaç mühendisi arayıp gününü kutladınız diye sormazlar mı? Veya lösemili çocuklar haftasında kaç çocuğu ziyaret edip o minik ellerinden tuttunuz? Niyetiniz halka hizmetse eğer hizmet etmek değer vermekle başlar. İnsana değer verenler en başarılı hizmeti ederler. Çünkü tüm dertleri konuşmak değil, insanlara fayda sağlayacak işler üretmektir. Anlıyoruz ki hatırlanmak için bir yıl sonraki önemli günün denk geldiği ayı beklemeliyiz.