Teşekkürler

Avrupa'nın en önemli liglerinin başında gelen Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi'nde Büyükçekmece'yi ayıran önemli bir özellik var. O da tek ilçe takımı olması. Banvit de Bandırma'nın denilebilir ancak arkasındaki sponsor desteği ile bunu hiç hissettirmediler.

Kısıtlı bütçenin getirdiği sorumluluklar herkesin başında bir kılıç gibi duruyor. Oyuncu alsanız dert almasanız dert, hadi aldınız buradaki yaşantısından uyum sağlaması veya sağlamaması ayrı bir sorun. Yönetimsel bazda deseniz keza yine aynı şekilde. İnsanların belli bir noktadan sonra eli kolu bağlanıyor. İlçe takımı olmanın ayrıca siyaseten de dezavantajı var. En basitinden nüfus ve reyting olarak ele aldığınızda belki de en az popülasyon Büyükçekmece'de. Bunlarla mücadele etmenin verdiği sıkıntılara bir de saha içindeki problemler eklenince daha da çekilmez oldu bu sezon.

Son beş haftaya kadar küme düşme adaylarının belki de başında gelen Demir İnşaat Büyükçekmece aldığı 3 galibiyetle herkesi şaşırttı. Hatta haberini de yapmıştım; 'Kaderini İstanbul'da belirleyecek' başlığı ile. Gazanfer Bilge'de alınacak galibiyetler takım için ekstra olacaktı. Daçka ve Trabzonspor karşısında elde edilen zafer bu açıdan hayati önem taşıyor. Her ne kadar Avrupa şampiyonu apoleti ile gelse de rakip Darüşşafaka'ydı. Ne kadar yabancılarını gönderirse göndersin Eldridge ve Vasiliauskas ile lige tutunmak adına her şeyi yapan bordo mavililerdi. Bu iki mücadelenin ardından Yeşilgiresun'da yokları oynayan ve TOFAŞ'a karşı tutunamayınca Büyükçekmece yine korku tüneline girdi birçok kişi. Her ne kadar fikstür zor olsa da rakiplerinki de bir o kadar zordu. Muratbey Uşak imdada yetişti ve takımı ligde tuttu. Artık sonuçların önemi yok. Gelecek hafta sonu her türlü skor Büyükçekmece'nin önümüzdeki sezon da burada olacağını ilan edecek.

Sezonu bitirmiş olduğumuzu varsayarsak;
Yönetim ve teknik heyete puanım tam. Ellerinden gelenin en iyisini verebilmek için gece gündüz çalıştılar. Büyükçekmece ismini bu ligde tutabilmek önemliydi, başardılar. Elbette hatalar olmuştur, yapılmaması gerekenler yapılmıştır ancak çerçevesi dar imkanlarla buraya kadar. Başkasını bilemem ama ben durumdan memnunum.

Basketbolcular için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Walker ve Wright öncülüğünde başlayan sezon 29 hafta böyle devam etti. Çıkıp da 'Bir maçı ben kurtarırım' diyen olmadı. Saman alevi gibi performanslar izledik. Süreklilik yoktu. Bazı mücadelelerin sonunu tecrübesizlik, yanlış seçim veya farklı nedenlerle kaybettik. Emeklerini asla inkar edemem ama bugün Demir İnşaat Büyükçekmece'nin adı buralar için zikredilmemeliydi.

Taraftar da eksik. Defalarca yazdık 'Kardeşim maça gidin' diye. Kemikleşen Büyükçekmeceliler grubu haricinde düzenli olarak gelen taraftar sayısı çok az. Tek dolu tribün Fenerbahçe maçındaydı o da sarı lacivertliler tarafından dolduruldu. Bu iş elbette reyting, güç ve sonuç demek ama bugün gelmeyen yarın hiç gelmesin. Beşiktaş maçında da aynı tablo oluşabilir. Gerçek taraftara ihtiyaç var. Takım da camia da ilçe de desteği hak ediyor. Şunu da hep söyledim, icraatlarına karşı da çıksam destek de olsam Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün'ün basketbol için harcadığı mesai benim gözümde dört dörtlük. İnşallah devamı gelir.

Büyükçekmece'nin heyecana, sportif başarıya ve bunu sürdürebilir kılmaya ihtiyacı var. 2018 Gençlik ve Spor Yılı ilan edilmişti belediye meclisi kararıyla. En azından bunun hatrına önümüzdeki sezon dolu tribünler, basketboldan anlayan insanlar görmek dileğiyle.

Yine de yaşattığınız sevinç, üzüntü ve heyecan için tek tek teşekkürler.