Kuru laf & boş lakırtı...
Alın size; “Kuru laf (boş lakırtı) karın doyurmaz” atasözümüze bir örnek...
Neymiş; ”Türkiye'nin 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısına aday olarak çıkacak. CHP de Gül'ün adaylığını destekleyecek. Baykal CHP'nin bu teklifini Gül'e sundu bile...''
Güler misin ağlar mısın!
Ne kadar da boş adamlar varmış.
Hem bu tür takır tukur laflar ortaya atarlar.
Hem de bizler de üstüne üstlük bu boş takırtılara laf yetiştirmeye kalkarız.
CHP aklını peynir ekmekle mi yemiş!
Hadi varsayalım CHP'den böyle bir teklif geldi.
CHP'nin boş kalan aklı Abdullah Gül'e bu teklifi getirmeye kalktı.
İyi de arkadaş bu nasıl bir mantık olarak insanlara anlatılacak.
Ne yani şimdi, 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Erdoğan kazanınca kaybedecek olan CHP, Gül kazanınca kazanacağını mı düşünecek?
Yüzyıllık parti kendi adayını çıkaramayacak.
Türkiye'nin en büyük ikinci partisi, yıllardır ana muhalefette kalan parti, son referandumda öyle ya da böyle HAYIR bloğunu destekleyen en büyük siyasi parti olarak başarı sayılabilecek bir seçimi geriden bırakmış parti v.s.
Kendi adayını çıkartmayacak.
Eeee.
Gidecek Adalet ve Kalkınma Partisi'nin bir önceki cumhurbaşkanına teklifte bulunacak.
Ve bunu da seçmenlerine anlatacak.
Pessssss.
Gerçi siz de haklısınız.
Ekmelettin İhsanoğlu adaylığı aklıma gelince pessss lafımı geri aldım!
Ne alaka derse!
Bakın arkadaşlar tamam İhsanoğlu adaylığında CHP'yi Devlet Bahçeli dize getirdi ama en azından şimdi öyle bir tehlike yok.
Evet Abdullah Gül referandumda çok aktif bir çalışma içerisinde olmadı.
EVET'i destekleyici hiçbir ip ucu vermedi.
Basın açıklaması yapmadı.
Meydanlara inmedi.
Ama HAYIR'ı destekleyici hiçbir belirti de göstermedi.
Açıklama da yapmadı.
Anlayacağınız, adam yarın kalkıp; NE ALAKA! diye bir açıklama yapsa kim ne söyleyecek?
Kim itiraz edebilecek.
'Ben Erdoğan kardeşimin karşısına çıkmam' derse o zaman ne olacak?
Kısaca bu laflar boş laflar, boşuna değerli zamanımızı bizlerden çalmayın.
Daha sağlıklı ve daha elle tutulur polemiklerle gelin bize.
Akşener önce MHP'yi zorlar
Aynı lafları ortaya atanlar Meral Akşener'in de parti kuracağını söylemişler.
Oysa Akşener daha üç gün önce gazetemize verdiği demeçte parti marti kurmayacağını açıkladı.
Bence de Akşener önce MHP'nin başına geçmeyi sonuna kadar zorlayacaktır.
Olmadı Bahçeli dışındaki en güçlü adayı destekleyerek MHP'de genel başkan ve yönetimin değişmesi için çabalayacaktır.
Ortada yeni parti kuranların başarısızlıkları ile ilgili onca örnek varken Akşener'in de aynı hatayı tekrarlayacağını sanmıyorum.
İsmail Cem'in kurduğu Yeni Türkiye Partisi.
Abdullatif Şener'in kuruduğu Türkiye Partisi.
Mustafa Sarıgül'ün yıllarca sürüklediği Türkiye Değişim Hareketi gibi...
Bu kişiler de bir zamanlar kısa sürede bir takım kesimler için umut vaad ettiler.
Ancak yeni kurdukları parti ile girdikleri ilk seçimlerde hüsrana uğradılar.
Referandumda önemli bir çıkış yakalayan Meral Akşener, 15 Temmuz sonrası başbakan yardımcılığı görevi teklif edilmesine rağmen, bu teklifi kabul etmediği gibi, kendisine getirilen yeni parti kuralım, şu partinin başına geç, seni şuraya aday yapacağız gibi tekliflere de balıklama atlamayacağını düşünüyorum.
2019'un adayı Akşener olur!
Şayet Meral Akşener 2019 seçimlerine kadar bu ivmesini devam ettirirse.
MHP'deki genel başkanlık yarışını sonuna kadar zorlar ve bunda da başarılı olursa.
Referandumda HAYIR veren kesimin gözünde büyümek adına bazı çalışmalar içerisine girerse.
Şansı da yaver giderse.
İşte o zaman 2019 seçimlerinde HAYIR bloğunun en güçlü adayı olarak Meral Akşener ismi gündeme gelebilir.
CHP kurultay yapar
Tabi bu arada CHP'deki gelişmeleri de takip etmek gerekiyor.
Bu günlerde üst üste toplantılar yapan CHP'de henüz sular durulmadı.
Parti yönetimine muhalif kanat kulislerde olağanüstü kurultay propagandası yaparken, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun da her an bir kurultay kararı alarak gelin bu durumu partinin en güçlü organı delegelere taşıyalım yönünde sürprizi olabilir.
Zira olağanüstü kurultay Kılıçdaroğlu ve mevcut yönetime yarayacaktır.
Çünkü aynı delegeler daha önce de bu yönetimi göreve getirdi.
Yok CHP olağan kurultay takvimini uygularsa işte o zaman Kılıçdaroğlu'nu ve yönetimini daha çok zor günler bekleyebilir...