EVET kazandı, HAYIR kaybetmedi
Bıçak sırtı diye bir tabir var ya. İşte o gerçekleşti son referandumda.
Düşünebiliyor musunuz?
Ankara’yı, İstanbul’u, İzmir’i, Adana’yı, Mersin’i, Antalya’yı, Diyarbakır’ı, kaybedeceksiniz ama Türkiye genelinde kazanacaksınız.
İşte dün o gerçekleşti.
EVET cephesi sadece, Karadeniz, Anadolu ve Doğu Anadolu’da kazanmasına rağmen ülke genelinde de kazanan taraf oldu.
HAYIR cephesi ise ülke genelinde 2 puan geride olmasına rağmen, gerek Türkiye’nin göz bebeği büyükşehirlerde gerek EVET cephesini destekleyen, AK Parti ve MHP’nin bir çok kalesinde ipi önde göğüslediği için kaybetmesine rağmen kazanan oldu.
*
Tam 58 milyon seçmenin, 49 milyonu sandığa gitti.
Bu ülke genelinde sandığa gitme oranını % 84’e taşıdı.
24 milyon 800 bin seçmen EVET, 23 milyon 600 seçmen HAYIR dedi.
Bu yazıyı kaleme aldığım, (dün akşam saat 22.30 civarında) dakikalarda oy farkı 1 milyon 155 bin 149 idi.
Geçersiz oylar ise 1 milyondan fazlaydı.
Yine bu saatlerde, CHP ve HDP’nin YSK’ya itirazı söz konusuydu.
Rakamları yuvarlarsak, yeni anayasa paketine, yeni siteme 25 milyon EVET, 24 milyon HAYIR dedi.
Son köşe yazımda katılım % 80’i geçerse HAYIR cephesinin kazanma şansı artar demiştim.
Katılım % 84’te kaldı. Şayet sandığa gelmeyen o % 16 kesimin bir kısmı daha gelseydi, şu anda referandumda HAYIR kazandı diye yazıyor olurduk.
Elinizi vicdanınıza koyun, hani o % 58’ler, 60’lar, hatta 65’ler diye atanlarımız vardı.
İki partili sistem
Çıkan bu sonuç bizlere bir çok şeyi işaret ediyor.
Onlardan birisi bundan böyle Türkiye’de iki partili sistem hakim olacaktır.
MHP kanadı AK Parti’ye doğru kayarken, HDP kanadı da bundan sonraki seçimlerde mecburen CHP’ye yakın hareket edecektir.
Genel ve yerel seçimlerde bu tesbit kendisini fazlası ile hissettirecektir.
Yine bu referandumda EVET tercihini destekleyen AK Parti ve MHP’nin son genel seçimlerde oyları toplamını % 62 olarak düşünürsek, alınan % 51 oyda kaybedilen % 11 gibi bir oran gözümüze çarpıyor.
Bu da yaklaşık beş milyon seçmene tekabül ediyor.
Bu rakamın tamamını MHP’den düşmek doğru olmaz kanımca.
En az yarısının da AK Parti’den kaybedilen oylar diye sayabiliriz.
Bu kanıya varmamıza en önemli veri olarak Ankara ve İstanbul’da HAYIR’ın kazanmasını gösterebiliriz.
İlk seçimler kıran kırana geçer
Referandumda gerek ülke genelinde sonuçların bıçak sırtı çıkması gerek ise İstanbul ve Ankara’da HAYIR’ın kazanması ilk seçimlerin çok kritik geçmesine en büyük işarettir.
Özellikle Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasetteki başarısında önemli etken olan İstanbul belki de ilk defa Erdoğan’a sırtını döndü.
Ankara ve İstanbul’da mevcut belediye başkanlarının hizmetlerinden de memnun olmayan seçmen bir anlamda gerek Ak Parti’ye gerek Erdoğan’a önemli mesaj verdi.
Bu arada özellikle bölgemiz ilçelerinde HAYIR oranlarının açık ara önde çıkması da şimdiden yerel seçimlere bir işaret olarak yorumlanabilir.
EVET oranları % 40 çıkmasına rağmen ilçe teşkilatları önünde kutlama yapan, araçları ile konvoy yapan, mesaj atarak zafer ilan eden bölgemiz AK Partili yöneticileri de anlamakta zorluk çektim.
Neyin zaferini yapıyorsunuz arkadaşlar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım’daki o tedirginliği hissetmediniz mi?
Çok açık ve net ifade edeyim ki Erdoğan böyle bir sonuç beklemiyordu.
En az 5-6 puan fark bekliyordu.
Eminim her ne kadar tebrik etse de seçim sonrası, içinden MHP Lideri Bahçeli’ye o ‘eyalet’ açıklamasından dolayı sitem ediyordur.
Yakın zaman sonra bu yönde sitemleri duymaya başlarız EVET cephesinden.
İstanbul ve Esenyurt
Türkiye bıçak sırtı dedik ama İstanbul ve İstanbul’un bazı ilçelerinde net olarak HAYIR’ın kazanması bir anlamda Ak Pati’nin ilk yerel seçimlerde buraları kaybetme ihtimali olduğunu gösteriyor.
Esenyurt, Küçükçekmece, Üsküdar, Bahçelievler, Zeytinburnu, Başakşehir onlardan bazıları.
Hele hele Esenyurt ve Küçükçekmece ilk yerel seçimde şimdiden CHP’nin diyebiliriz.
Tabi İstanbul Büyükşehir Belediyesi de...
CHP’nin eli güçlü
Referandumun yüzde 51’e 49 gibi oranla sonuçlanması bir anlamda bundan böyle HAYIR cephesinin en büyük destekçisi CHP’nin de elini güçlendirdi.
Her fırsatta bir puan farkla, üstelik Türkiye’nin önemli şehirlerinin onay vermediği bir rejim değişikliğinin yaratacağı sorunlardan bahsedilecektir.
Hemen yarın bir erken seçim tartışmaları başlayacaktır.
Hemen yarın ve bir süre YSK’ya yapılan itirazlar konuşulacaktır.
Devlet desteğine rağmen, HAYIR diyenlerin terörist ilan edilmesine rağmen, yandaş medya desteğine rağmen, EVET afişleri resmi kurumlar dahil her yere asılmasına rağmen, HAYIR afişleri asanlara tahammül gösterilmemesine rağmen 1-2 puan ile kaybedilen seçimlerde oy kullanan 24 milyonluk kesimin de hakkı gözetilecektir.
Meral Akşener rakip olur
Referandumun en çok kaybedeni MHP ve lideri Bahçeli olurken, en çok kazananı da Meral Akşener diyebiliriz.
Akşener önce MHP genel başkanlığını zorlayacaktır ama bu zorlama tutmaz.
Bence Akşener hemen ya parti kurmalı veya var olan bir partinin başına geçerek yarından itibaren ilk seçimlerde Cumhurbaşkanı adayı olarak çalışmalı.
Ayrıca HAYIR cephesi de hemen yarından itibaren ilk seçimlere hazırlanmalı.
Bu referandumun doğu adımlarını artırmalı, yanlışlarını azaltmalı.
Hayır’ın aldığı oyun tamamını CHP kendisine yazarsa bu da önemli bir yanılgı sayılır.
Hayırlısı olsun
Sonuçta Türkiye (Her ne kadar Diyarbakır’da 2 kişinin ölümüne sebep olsa da bu kişilere rahmet diliyoruz) ciddi bir referandum seçimini geride bıraktı.
Seçmen fazla istekli olmasa da yeni sisteme, yani partili cumhurbaşkanlığı sistemine onay verdi.
Şimdi hep birlikte daha huzurlu, daha yaşanabilir, daha refah düzeyi yüksek, saygınlığı olan, barışın ve kardeşliğin hakim olduğu bir Türkiye için kolları sıvamakta.
Tabi burada başta Cumhurbaşkanı Erdoğan daha sonra da devletin bütün yöneticileri EVET oyu veren 25 milyonu kucaklarken, HAYIR oyu veren 24 milyona dirsek göstermemeli.
Bu çok önemli.
Haydi hakkımızda hayırlısı…