Korona kargaşası tedbirler ve mağdurlar
Geçtiğimiz günlerde katıldığım bir Tv. proğramında, dünyada biyolajik savaşın var olduğu bilinen bir gerçek olduğuna göre, “Dünyayı sarsan bu virüs’ün altından biyolojik savaş çıkar mı?” diye bir komplo teorisi aklıma geldi.
Bu virüs Çin’in Hubey eyaletine bağlı Vuhan’da Aralık ayında ortaya çıkmış kısa sürede ülkeye ve yurt dışına yayılmıştı.
Bunun üzerine Çin’in ekonomik ve diğer bazı hususlarda ilerlemesi ABD’yi rahatsız ettiği de bir gerçek olduğuna göre,
Bu teknolojide çok iyi olan ABD böyle bir virüsü dünyaya yayılmasını ve kendilerine dönemsinin hesabını yapmadan Çin’e bulaştırmış olabilirler mi diye düşünmüştüm.
Kısa bir süre sonra, Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Cao Licien, salgının patlak verdiği Vuhan kentine virüsün ABD ordusu tarafından getirildiğini ileri sürüp, “Şeffaf olun, verilerinizi açıklayın bu bakımdan ABD bize bir açıklama borçlu”dedi.
Çin’in önde gelen Epidemiyologlarından Cong Nanşan ise virüsün Çin’de ortaya çıkmasının, kaynağının Çin’de olduğu anlamına gelmediğini savunmuş ve bu konuda soruşturma yapılması gerektiğini ileri sürmüştü.
Bunun üzerine ABD Dışişleri Bakanlığı Çin’in Washington Büyükelçisi Cui Tiyankai’yi bakanlığa çağırmış ancak daha sonra harhangi bir açıklama yapılmamıştır.
HER DÖNEM AYRI BİR VİRÜS
Yeryüzünde değişik yıl ve zamanlarda çeşitli virüslerin yayıldığı ve hemen hepsinin de öldürücü olduğu geçmişte açıklandı. Tedbirler alındı ve tehlikeler savuşturuldu.
Daha önce hatırlayın Deli Dana. Kuş gribi, Domuz Gribi, kene vakaları ile toplum infiale getirildi. Ama tümünün de üstesinden gelindi. Şimdi tam olarak yayılma nedeni, üreme şekli, ne zaman duracağı ya da biteceği konusunda çeşitli şeyler söylenip duruyor.
Hele hele televizyonlara çıkan her konuda kendini uzman sanan bazı gazeteci, akademisyen ve araştırmacı sayanlar bilgi sahibi olmadıkları halde ipe sapa gelmez lafları ile halkı panikletmeyi sürdürüyorlar.
Buna tepki gösteren Sevilay Yılman attığı bir tivit’te, “ Özlem Gürses, corana virüs konusunda bir otorite falan da haberimiz mi yok. Farkında mısınız bilmiyorum ama, bu işi iyice zıvanadan çıktı” diyerek tepkisini dile getirdi.
Şimdi tüm dünya da panik devam ediyor. İnsanların bir araya gelmesi engellendi. Öğrenciler evinde derslerini televizyonlardan ya da internetten izleyecekler. İnsanlar alış verişlerini internet üzerinden yapacak, kredi kartları ile borçlanacaklar ve internet üzerinden ihtiyaçlar giderilecek. Böylece kağıt para yerine Bitcoin denilen dijital para ya geçmeye alıştırmak mıdır?
ÜLKEMİZDE Kİ TEDBİRLER
Virüsün dünya üzerindeki yayılmasına bakıldığında olayı hafife alan ve yeterli tedbirleri zamanında almayan, ülkelerin başında gelen İtalya olmak üzere zayiatlar verilmiş ve devam etmektedir.
Ülkemizde İran’da görüldükten sonra seri olarak tedbirler alınmış olup, yurt dışı çıkış ve girişler kontrole alınmış, önlemler çoğaltılarak virüsün diğer ülkelere göre yavaş seyretmesi sağlanmıştır.
Hükümetin sigara yasağından sonra aldığı önemli kararların yanına bu virüs tedbirleri eklenebilir.
Bilim Kurulu bu konuda çok önemli kararlar almaktadır. Bu durum da takdir edilecek bir durum olup, hele hele Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın halka bilgi vermesi önemli bir gelişmedir.
Bu konudaki önerim ise;
Virüs ile ilgili gelişmelere baktığımızda, Sağlık Bakanı, İçişleri Bakanı, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, Cumhurbaşkanlığı iletişim sözcüsü, Adalet Bakanı ve diğerleri yani önüne gelen açıklama yapmaktadır. Bu açıklamalarla halkın dikkatinin dağılması önlenmeli.
Bunun için Bilim Kurulu bir sözcü belirlemeli ve virüs ile ilgili tüm açıklamalar bu kanalla yapılmalıdır.
ÖNLEMLER VE MAĞDURLAR
Halkın toplu olarak bulunduğu ve bulunacağı mekanların dezenfekte edilmesi, okulların tatil edilmesi, yurtların boşaltılıp olası bir tehlikeye karşı karantina yeri olarak belirlenmesi, kışlalarda alınan önlemler, yurt dışı çıkış ve girişlerin kapatılması, gelenlerin karantinaya alınması, toplu olarak bulunulacak. Dernek lokal, kahvehane ve benzeri yerlerin kapatılması, belirli bir yaş üzerindeki görevlilere ve riskli olabilecek kişilere izin verilmesi gibi önlemler çok iyi.
Ancak kapatılan yada belirli bir süre, yani Bilim Kurulu’nun vereceği karara göre kapalı kalacak mekanları işleten kira ve diğer masraflarının ödenmesi sırasında esnafın duru mu ne olacak?
Mülk sahibi, Elektrik idaresi, su ve diğer giderleri esnaf nasıl karşılayacak. Bu bir seferberlik olduğuna göre, bu konuda alınacak bir tedbir olacak mı?
İBADET YERLERİ
Dünyayı sarsan bu virüs’ün yayılma olasılığının olduğu yerlerden birisi de elbette ibadet yerleri. Bunlar Camii, Cem Evleri, Kiliseler ve diğer ibadet mekanları. Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş bu konuda gerekli açıklamayı yaptı.
Camilerimiz ağırlıklı olarak Cuma günlere çok yoğun oluyor. Camii cemaati ağırlıklı olarak 60 yaş üzerindeki insanlardan oluştuğunu ve Cuma namazına gelenlerin durumuna bakıldığında ve bu virüsün nefes le ve el ayakla yayıldığı düşünüldüğünde cami ve cem evleri cemaatinin birbirlerine çok yakın olduğu göz önüne alındığında alınan toplu ibadet yapılmamasının önemli bir tedbir olduğu açık.
Ancak cemaatin, “Allah’ın evinde ba9na bir şey olmaz. Camiye ne diye gitmeyim” dememeleri ve ibadetlerini karar verilinceye kadar evinde yapmaları gerektiğine inanıp uymalıdırlar.
Ülkemizin ve dünyanın bu virüs için seferberlik halinde olduğuna göre, ulusça ve dünyaca bunu başaracağımıza olan inancımla, bu konuda emek verenlere kolay gelsin .
Selam olsun.