105'nci yılında Sivas Kongresi
Tarihimizde öyle dönüm noktaları vardır ki, onlarda biri de Sivas Kongresi'dir. Bu yıl 105'nci yıl dönümü kutlanan Sivas Kongresi'nde milletimizin kaderini belirlemiş, geleceğimize yön vermiştir. Sivas Kongresi de bu noktalar arasında en önemli yerlerden birini tutar. Bugün, Sivas Kongresi’nin 105. yıl dönümünü anarken, bu büyük olayın milli mücadelemiz üzerindeki etkisini ve günümüzde taşıdığı anlamı bir kez daha düşünmek gerekir.
Sivas Kongresi ve Milli Mücadelenin Dönüşüm Noktası
4 Eylül 1919’da, Anadolu’nun ortasında, Sivas’ta bir araya gelen temsilciler, işgal altındaki bir milletin yeniden doğuşunun temellerini attılar. Erzurum Kongresi'nden sonra milli mücadelenin daha da güçlenmesi için Sivas’ta toplanan bu kongre, yalnızca bir direniş hareketi değil, aynı zamanda yeni bir devletin doğuşunun da işaret fişeği olmuştur.
Sivas Kongresi, Misak-ı Milli kararlarının şekillendiği, "manda ve himaye" gibi bağımsızlıktan taviz verecek önerilerin kesin bir dille reddedildiği bir platform olmuştur. Kongrede alınan kararlarla, bağımsızlık mücadelesinin Anadolu’nun dört bir yanına yayılması sağlanmış, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin birleştirilmesiyle daha güçlü bir mücadeleye geçiş yapılmıştır.
Sivas Kongresi’nin 105. yıl dönümünde, o gün alınan kararlardan ve gösterilen iradeden çıkarılacak birçok ders vardır. Bir milletin kaderini kendi elleriyle çizmesi gerektiği, bağımsızlık ve özgürlüğün hiçbir koşulda pazarlık konusu edilemeyeceği gibi değerler, bugün de geçerliliğini koruyor.
Ayrıca, Sivas Kongresi'nin bize öğrettiği en önemli derslerden biri, birlik ve beraberlik içinde olmanın, zor zamanlarda nasıl büyük başarılara kapı açabileceğidir. O günlerde gösterilen dayanışma ve kararlılık, bugün de ülkemizin karşılaştığı zorlukları aşmak için örnek alınması gereken bir güç kaynağıdır.
Sivas Kongresi, yalnızca geçmişimizin bir parçası değil, aynı zamanda geleceğimizi aydınlatan bir fenerdir. Bu büyük olayın 105. yıl dönümünde, millet olarak bağımsızlık ve özgürlüğümüzü koruma kararlılığımızı bir kez daha vurgulamalı, bu değerlerin kıymetini bilmeliyiz. Sivas’ta atılan bu sağlam adımların, bugün sahip olduğumuz bağımsız ve güçlü Türkiye’nin temelini oluşturduğunu unutmadan, gelecek nesillere bu bilinci aktarmalıyız.
Tarihi bir hatırlatma olarak değil, bir bilinç tazelemesi olarak Sivas Kongresi'ni anmak, Türkiye’nin aydınlık yarınlarına olan inancımızı pekiştirecektir. Bu bilinçle, Sivas Kongresi’nin 105. yıl dönümünde tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz.