Değişimin enerjisi
Hayatınıza giren insanlar bir anda beklenti ve bakış açılarınızı nasıl değiştiriyor bir bilseniz. Güne başlarken daha enerjik, daha iyimser, daha konuşkan ve üretken olabilirsiniz. Tıpkı yuva, ev hissiyatı oluşturabilir, oluşan güven ve sevgi duygusu içinizi yumuşacık yapar. Onu tanıyana kadar geçen zamanın boş olduğunu ya da normal bir durumun, rutinin dahi anlam kazandığını fark edersin.
Dinlediğiniz şarkılarin ritimleri dahi değişiyor. Tüm bu güzel anları tercih etmek yerine hayata küsmüş bir şekilde, belki de sıkılmış ve tembel bir şekilde, stres ile günlük akışın içinde öylece amaçsız yaşamaya devam etmek o kadar berbat ki.
İyi hissetmek, iyi olmak için yeni şeyler denemek, yeni insanları sevmek, onlarla arkadaş olmak gerekmiyor her zaman. Bazen ise zaten var olanı bırakmak gerekiyor. Kimi zaman eksikliğini hissedebiliriz ama dönüp baktığınızda asıl zararı o şeyin verdiğinin farkına vardığınızda eksiklik değilde yük olduğu bilinci çoktan yeşerir düşüncenizde. Olsun zarar versin ben yine de seviyorum, böyle devam edebilir, mutlu olurum, sevmeyi bırakamam, alıştım mı diyorsunuz yoksa? Bu sadece koca bir hata ve dilerim ki bu düşünceden kurtulabilirsiniz. Düşünün ki bu şey bir parazit ve size yapışık olduğu sürece kurtulmanız, iyileşmeniz mümkün değil.
Kurtulmak için sadece bir an yaşarsınız ve farkındalık gelir. İşte o an karar vermeniz gerekiyor. Hatta etrafındakilere verdiğin tavsiyeyi yapması asıl gereken kişinin kendin olduğunu farkettiginde zaten eskisi gibi bakamayıp, harekete geçersin.
Aslında hayatımızda değişiklikler yapmak, yeni kararlar almak ne kadar zor olsa da korkulacak şeyler değilmiş dersin. Tabii bunu her zaman anında, hızlıca fark edemeyebiliyoruz. Ki zaten fikirlerin oluşabilmesi icin kafamizda birazcikta olsun zamana illa ihtiyacımız olmalı. Bazen de öyle pat diye düşüncesizce karar vermek güzel olan şeyleri de alt üst edebilir. Benim de sizlere anlatmak istediğim bu değil zaten. Bu tamamen bambaşka bir durum olur ve fevri hareketler ile yine çıkmaza gireriz. Kendi yaşamımızı düşünüp iyileştimek isterken, başkalarına da zarar verebiliriz. Anlatmak, yapmak istediğim sizi sadece cesaretlendirebilmek, diğer türlüsü sadece bencillik olur, öyle olunca da yalnızlığa mecbur kalmak daha olası gözüküyor. Elbette bu da bir seçim ama tercihiniz bu yönde değilse sadece hüsran olur.
Beraber mutlu olmak, anlarımızı, hatıralarımızı daha anlamlı hale getirmek bizlerin elinde. zor olan bazen vazgeçmek bazen ise yeniden inşa etmek. Bu yaşamdaki ömrümüzü geçirirken hepimizin dileği mutlu olmak, acı yaşamamak. Bunu başarmak iin önce elimizde kıymetli olanı kaybetmemek, hatta daha da iyileştirmek gerek. Parazitlerden kurtulmak gerek. Bir de bizi daha kıymetli kılan, hayatımıza anlam katan enerji veren insanları seçip, onları, bulduğunuz insanları şansınızı yaşatmak gerek. Tercihlerimiz ile şans bizim, hayat bizim, yaşam bizim.