Nazım Hikmet...
15 Ocak 1902 tarihinde Selanik'te doğan Nazım Hikmet 122 yaşında Sarıyer Tarabya'da anıldı.
Adamın sevgilisi cananı var, onun adına yar denilir, canan sevgilide elde edilmesi tavlanması kolay olmadığı için onun adına ova denmez yar denilir, onun için adı Sarıyer değil sarı yardır.
Sarıyer denince İstanbul ilinin en çok yeşili olan yer bilimcilerin depreme en dayanıklı yapılarının da denetime tabi yerleşkelerinin olduğu yer gelir aklımıza. Nazım Hikmet doğum gününde Sarıyer Tarabya ilçesinden deniz yolu ile ayrılır ben sekiz yıldır bu ilçede bulunuyorum. 2024 tarihinde Serhan Asker yaklaşık 3 saat canlı yayın yaptı, tatmin olsaydım kaleme alma ihtiyacım olmazdı.
Sarıyer, Fatih ve Belgrat ormanlarının olduğu yerdir Fatih Sultan Belgrat'tan gelen işçilere fidanları ektirdiği için adını oradan aldığı bilinir. Nazım Hikmet nerede anıldı Tarabya’da peki Tarabya nereden geliyor. Terapiden... Milattan 300 yıl önce büyük İskender ilk hastaneyi terapi üzerine orada yapar. Büyük İskender kör Filipin oğlu Filibe adı da oradan gelmekte işte o kör
Filip’in birde kızı var onun adı Selanik, Mustafa Kemal Atatürk’ün de Nazım Hikmetin de doğduğu yer Selanik.
Nazım Hikmet in Ran neden Ran alır kırmızı ve kızıl yasaklanır kendisine ben
istersem yaparım der ve Ran ters okursan Nar olur. Nar kırmızı çekirdekleri sımsıkı
birbirine bağlı Nazım derki nar gibi sımsıkı bağlı olursak aşarız engelleri. Nazım Hikmet 1902 doğumlu Mustafa Kemal Atatürk 1881 aralarında 21 yıl yaş var. Nazım dört nala gelip uzak Asya'dan bir kısrak başı gibi Akdeniz’e uzanan bu memleket bizim Mustafa Kemal ordular ilk hedefiniz Akdeniz ileri yaş farkı var hedef farkı yok.
Mustafa Kemal köşkte yemek yerken biri bir şiir okur Paşa sorar bu şiir kimin Nazım Hikmetin denilince Paşa kendinden dinlemek isterim. İçlerinden biri emniyet müdürüne haber verir müdür Kadıköy'de Nazım Beykoz'da . Paşam Nazım'dan şiir dinlemek istiyor müdür biner arabasına gecenin ilerleyen saatlerinde çalar Nazım Hikmetin kapısını. Nazım iner açar kapısını hayrola müdür ne iş der. Müdür paşam sizden bir şiir dinlemek istiyor deyince Nazım Hikmet selam söyle abime beni deniz kızı Eftelya ile karıştırdı herhalde der. Müdür gelir köşke aynını söyler Mustafa Kemal'e. Bunu duyan paşa “bilirim delikanlı çocuktur benim kardeşim” der.
Nazım Hikmet Bolu’da öğretmenlik yaparken köylünün biri ona bu komünizm nasıl bir şeydir deyince Nazım cebinde kaç kuruş var diye sorar. Köylünün bir lirası vardır. Nazım cebinden dokuz lira çıkarır olur on lira köylüye bunu yarısı senin yarısı benim deyince köylü o zaman güzel bir şeydir bu der. Nazım Hikmet ben içeri düştüğümde bir kurşun kalemim vardı yaza yaza bir
haftada bitiverdi onan sorarsanız bir ömür bana sorarsanız adam sen’de ölüm değildir insan ömrünün en feci işi müşkül odur ki ölmeden önce ölür kişi. Ölmeden önce ölselerdi tarihe ve toplumun meşalesi aydınlatanı olabilirler miydi.
Yaradan diyor ki ben sizi bir defa dünyaya getirdim rüşvet verseniz dahi bir daha getirmeyeceğim gelişiniz belli gidişiniz belli değil bu arada ister sevişin ister dövüşün karar sizin.
Rahmet ve şükranla anıyor bedenleri ile değil fikirle ile yaşamaya yaşatmaya devam ediyorsunuz. Ruhları şad olsun ışıklar içinde uyusunlar.