İYİ Parti kaybetmeyi mi, kaybettirmeyi mi seçti?

Aslında geleceğini düşünmeden her ikisini demek daha doğru olur. Meral Hanım güngörmüş uzun yıllar politika deneyimi olan, devletin çeşitli kademelerinde görev yapmış tecrübeli birisi.

Üstelik Cumhuriyet Halk Partisi’ni çiçeği burnunda Genel Başkanı Özgür Özel’in tabiri ile ablası konumunda. Böyle bir tecrübeye sahip olan birisi abla konumunda olduğuna göre kardeşinin kutlamak için CHP Genel merkezine gitmeli ve ittifak ya da güç birliği görüşmelerini orada kararlaştırmalıydılar. Burada CHP’nin kurmayları da Genel Başkana müdahale edebilirlerdi.

Tüm bunlara rağmen ziyaret sonrasında İYİ Parti Genel Merkezinde yapılan görüşme, her ne kadar Meral hanım girişte karşılamaya katılmasa da uğurlamada yapılacak açıklamada her iki Genel Başkan, görüşmenin olumlu olacağını belirttiler.

Meral hanım güç birliği kararını GİK’te görüşeceklerini, Özgür Bey ise alınacak karara saygılı olacaklarını belirtmişti.

O GİK toplantısı yapıldı ve İYİ Parti yapılacak Yerel Seçimlerde ne ittifak ne de güç birliği yapmayacaklarını 35’e 14 oyla kabul etti. Bu karardan sonra tepkiler olmaya, il ve ilçe teşkilatlarında istifalar başladı, eleştiriler yüksek sesle konuşulmaya başlandı.

Bu karar sonrasında yapılacak seçimde Belediye Başkanı ya da Meclis Üyesi olmak isteyenlerin hayalleri de yok olmuş oldu.

Maskeli balo ittifakı

İYİ Parti Genel İdare Kurulunun aldığı karar sırasında Milletvekillerinin etkilenmemesi için salonu terk eden Meral Hanımın ne diyeceği merak ediliyordu.

Grup toplantısında bu konuya değinen Meral Hanım, “Türk milletine, ölümü gösterip, sıtmaya razı eden ve adına ittifak denilen maskeli baloya boyun eğmeyeceğiz. Hür ve müstakil olarak dimdik yürüyeceğiz. Bu güne kadar nice saldırı, hakaret ve iftiralara göğüs gerdik. Bundan sonra daha sertleri ile karşılaşacağız. Önümüzde çetin bir yol var. Biz omuzumuzda rantçıların, halka tepeden bakanların, ahlaksızların, Türk’e düşman olanların, Türksüz bir Türkiye peşinde olanların, Atatürk'e alerjisi olanların yükünü taşıyamayız. Bizler halkımızın bize yüklediği sorumluluğu taşır ve çözüm ararız” dedi.

Akşener'in bu beyanlarından sonra merak ettiğim bazı konular oldu. İttifakın kurucularından olan Meral Hanım o masa kurulurken o masanın maskeli balo olduğunu görmemiş miydi?

Şimdiki itirafına göre taktığı o maskeyi Kılıçdaroğlu’nun adaylığı kesinleşince ne oldu da o maskeyi çıkarıp masayı devirdi?

Sonrasında yine ne oldu da yanına Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı alarak döndü?

Kemal Kılıçdaroığlu’nun Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesine ilk zamanlarda sıcak bakmayan İmamoğlu ile Yavaş'ın aday olmasını isteyen Akşener, şimdi ne oldu da Cumhurbaşkanı olarak görmek istediği bu iki isme karşı yerel seçimde aday çıkarmayı düşünüyor?

Meral Hanım, 6’lı masayı devirip tekrar dönmesinden sonra yapılan seçimlerde partisinin büyük oranda oy kaybettiğinin farkında değil mi? Şimdilerde o oy kaybı alınan son karara göre daha da düşeceği gün gibi ortada iken, kaybeden ve kaybettiren konumunda olacağının farkında mı?

CHP Genel Başkanı Özgür Özel İYİ Partinin bu kararı aldıktan sonra yaptığı açıklamada, “Eski dost düşman olmaz. Biz İyi Partililerin ve Diğer partililerin bize teveccüh göstereceğini biliyor ve onlara saygı duyuyoruz. Halkımızın tabanda kuracağı halk ittifakına inanarak yola çıkıyoruz. Adında Halk olan partimizin halka güveni tamdır” dedi.

Evet, Çarıklı Erkânı Harp denilen duyarlı insanlar aklın yolunun bir olduğunu bilerek tabanda gelecek günleri için ittifak kurduklarını belirtiyorlar.

Gelecek seçimler sonrası bu ittifakların nelere kadir olduğunu elbet görüp yaşayacağız. Şimdiden halkımız ve geleceğimiz için hayırlı olsun.