Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Orta şiddetli yağmur
16°
Ara

Aday mı, sistem mi önemli? Hazırlanan Anayasa’daki vekillik!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Aday mı, sistem mi önemli? Hazırlanan Anayasa’daki vekillik!

İktidar gelecekteki sistemden değil de, Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı üzerinden sürdürmek istiyor. Bu durumu sürdürerek kendi durumunu yani Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemini kalıcı hale getirmek için çaba sarf ediyor.

İşin garip yanı bu sistemden kendilerinin içinde bile bazılarının memnun olmadığı, “Biz bu durumda hata ettik” diyenler olmasına ve tüm muhalefetin ve halkın karşı olmasına rağmen, başlarını iki ellerinin arasına alıp ta düşünmek istemiyorlar.

Hal böyle iken, adayın kim olacağı önemli değil. Cumhur tüm yetkilerin bir kişiye verildiği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin mi, devam etmesi, yoksa Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme dönülüp ülkenin yeniden dizayn edilmesini tartışılmalı ve halk oyunu bu iki kritere göre vermelidir.

Adayın kim olduğu tartışıldığına bakılınca değişen bir şey olmaz ve kısır döngü devam eder gider. Yeni seçilecek aday 6'lı masanın hazırladığı Anayasa taslağına göre sadece 7 yıl görev yapacağına göre, adayların kim olduğu değil, gelecekteki ülkemizin durumu göz önüne alınmalıdır.

Ayrıca önemli olan seçilecek Cumhurbaşkanı’nın ülke ve halk için alınacak kararları tek başına değil de, parlamentoda tartışarak en uygun olanın tespit edilmesi ve hesap sorulur ve verilir hale getirilmesidir.

An itibariyle halkın gündeminde, mutfağındaki tencerenin kaynaması,ekonomi, yani pahalılık ve enflasyondan dolayı ihtiyaçlarını alamaması. Okula giden çocuklarının beslenme çantasına o çocuğa yetecek gıdanın verilmemesi. İşsizlik, haksızlık, hukuksuzluk varken, Cumhurbaşkanlığına kimin seçileceği değil, bu meseleleri nasıl halledeceğidir.

Ancak Cumhur İttifakı, halkın bunları konuşmasından ziyade adayın konuşulmasını istediği için adayın kim olduğu ve olacağı üzerinde duruyor ve sürekli bu durumun konuşulmasını istiyor.

Aslında seçim kararı alındığı an adayın mecburen açıklanacağı bilindiği halde ve bu durumun yasalarda belirtilmiş olmasına karşın şimdiden sürekli gündeme getirilmesini sürdürüyor. Aday öğrenilmek isteniyorsa öncelikle seçim kararı alınıp seçim takviminin açıklanması yeterli olacaktır. O zaman aday da yardımcıları da, program ve projeleri de belli olacağı bir gerçek.

Altılı Masa olarak bilinen Millet İttifakı geçtiğimiz yıldan bu yana yaptığı toplantılarını sürdürüyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan 8. Toplantıda önemli kararlar aldıklarını belirtim bazı açıklamalarda bulundular. Bunlardan bazıları şöyle;

Cumhurbaşkanlığı Çankaya’ya taşınacak. Seçilecek kişi tarafsız olacak ve yedi yıllığına seçilecek. Partili ise partisi ile ilişkisi kesilecek.

Seçim barajı yüzde 7 den 3’e indirilecek. Yüzde bir oyu geçen her partiye devlet yardımı yapılacak.

Hak Hukuk’un tesis edilmesi için Hakimlere coğrafi teminat güvencesi verilecek. HSYK'dan Adalet Bakanlığının etkisi kesilecek.

Liyakat esası getirilecek. Mülakatlara son verilecek. Basın özgürlüğü güvence altına alınacak. TRT, RTÜK, BİK; AA tarafsız olacak, Hiçbir Belediye Başkanı yargı kararı olmadan görevden alınmayacak. Üniversitelerde Rektörler öğretim üyeleri tarafından seçilecek. Ve bunlara benzeyen halk ve kamu yararına yapılacak konular dillendirilmiş.

Mevcut Anayasamızın 86. Maddesine göre seçilmiş vekiller maaş, yolluk, emeklilik gibi haklara sahip olduklarını belirtiyor.

Peki soruyorum.

Milletvekilliği bir meslek midir, yoksa hizmet birimi midir?

Milletvekilliği bir meslek olmadığına göre; Önerim seçilenlere görev yaptıkları sürece ücretleri dolgun ve tüm masraflarını karşılayacak durumda olmalıdır. Vekillikleri sürerken 2 yıllık görevden sonra emekli maaşı bağlanması ile, milletvekilliği bitenlere emekli milletvekili maaşı bağlanmasına son verilmelidir.

Böylece gerçek anlamda, Milletvekilliği’nden sonra emeklilik hakkını elde edip yan gelip yatmak yerine vatanına, milletine hizmet etmek isteyenler vekil olacak ve parti başkanlarının da eli rahatlayacak tercih yapmakta zorlanma yacaktır.

Ayrıca günümüz şartları ve ülkemizin ekonomik durumu göz önüne alındığında 600 vekilin çok olduğu, bunun 400’e düşürülmesi ve 100 Türkiye Milletvekilliği getirilmelidir. Böylece barajı aşamayan partilerimizde TBMM’de temsil edilmiş ve onlara oy veren seçmenlerin oyları da boşa gitmemiş olur. Önümüzde yapacakları toplantıda Anayasa taslağını anlatmayı planlayan 6’lı masanın bu önerimi değerlendirmesi ülke ve milletimizin yararına olacağı kanaatindeyim.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *