Hangi bilgi yanlış
Türkiye de son yıllarda en çok sorun olarak gösterilen haber başlıklarının verdiği mesajları istatistiki değeri olmaksızın aşağıya sıralamak istiyorum. Çünkü bu bilgiler ve yarattığı sorunlar hepimizin ortak sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır. Mümkün mertebe önem derecesi ve konuşulma sıklığına dikkat etmeye çalıştım. Sizlerde kendi aranızda veya duygularınızda bunları yapabilir ve daha çok dillendirerek ilgilileri uyarmış olursunuz. Sorunlar paylaşılarak hafifletilir.
-Hayat pahalılığı
-Enflasyon
-Demokrasi, hukuk, adalet
-Kamplaşma-Ayrıştırma.
-Din üzerinden sömürü.
-Siyasi yalanlar.
-Rejimi çıkarına uygun özelleştirme.
-Bölge ve dünya ülkeleri ile karşılaştırılmalı kalkınma hızı ve diğerleri.
-Bilimsel gelişme, büyüme, fırsat yakalama ve bunları değerlendirme
-İhtiyaca uygun meslek dağılımları, bunların standardize edilmesi
-Dünya konjunktürüne uygun doğru ekonomi politikaları (göz rengine, kulak sesine, deri temasına uygunluk değil…)
-Adil iş gücü, çalışma, karşılığını alma, 2 saat çalışan imam ile 24 saat çalışan doktor ve diğer meslekler arasında adaletin sağlanması. Bunların yorumlanması, değelendirilmesi…
-Milli servetlerimizin, değerlerimizin; tanıtımı, işlenmesi, gün yüzüne çıkarılması. Tarihi ve kültürel değerlerimizin sunuma hazırlanması.
-Ara mesleklerin arttırılması gerekirken azalması hatta yok olması
-Benzer şekilde ülke hayvan ve bitki türlerinin geliştirilmesi. Bunlar için gerekli desteğin verilmesi.
-Yok olan sevginin, dostluğun, hoşgörünün canlandırılması
-Manevi değerlerin yok edilmesi, gerçek dindarların azalması. Dinin araç olarak kullanılması.
-Düşünce alanının daraltılması
-Ülkenin demokrasi (çoğunluğun kararları) ile yönetilmesi gerekirken “ tek kişi için dizayn edilmesi”.
-Çoğunluk en üst düzey amirlerinin gerçek görevlerini bilmemesi ve inisiyatif kullanamaması.
-Bir eylemin, emeğin, görevin, çalışmanın; kendisine, ailesine, devletine, milletine yararlı olması beklenirken tek kişi için dizayn edilmesi-düzenin yok olması veya bu yönde karar alınması
-Ülke çoğunluğu için alınan; kanun, yönetmelik vb kuralların tek kişi için bile bozulması
-Tüm insanlığı ilgilendiren, şimdilik doğruluğu kabul gören kuralların tek kişi için değiştirilmesi ve “ övünerek öyle icap etti denilerek ört bas edilmesi”..
-Tüm dünya da hayatı kolaylaştıran bilim ve bilginin yerini; din, eski örf ve adetlere teslim etmek. Çünkü biliyorlar ki ilk yıllarda öğretilen bilginin değişmesinin çok zor olduğu veya uzun zaman aldığı.
-İyi komşuluk ilişkileri; çekirdek aile, geniş aile, mahalle, kasaba devlet ve devletler düzeyinde (halk- halkların) ihtiyaçlarına uygun düzenlenmesi.
- Gençlerin önünün açılması.
-Tüm; adalet, hukuk, eğitim, öğretim, meslek seçimi-uygulanması, çalışma şartları, okulların (özellik-le son yıllarda yaşadığımız göç gibi olağanüstü şartlarda standardizasyonun sağlanması) alt komisyonlar ile bunlarda eşitlik sağlanması.
-Üstü kapalı baskı yönetiminden kaçınma.
-Medya ve benzeri kurumlardan herkesin eşit yararlanması.
-Ülkenin en üst düzey yöneticileri bile karınca kadar küçük olayı fil kadar büyüterek yalana dolaması…
-Halkı kandırmak için sanal canavarlar yaratılması.
-Halkı birinci derecede bilgilendiren medya başta olmak üzere çok sıkı denetlenmesi. Benzeri amaçla kurulan ancak görevini tam yapmayan; RTÜK, TUİK vb kurumların şeffaf olması.
Değerli okuyucular! Sanki ülkede hiç doğru şeyler yapılmıyormuş gibi algılanabilir. Olay bu değil. Bunlar konuşuluyorsa sorun var demektir. Sadece tek örnek verelim. Dış politika zafiyeti ile komşularımız ile duygusal inat ile bile bozulan ilişkilerin ne kadar önemli olduğu ve çok önemli bir uluslararası soruna taşındığını, maliyetinin ne kadar arttığını hep birlikte görüyoruz. Düzeltmeye başladık.