Eylülde aşı rehaveti başladı
Koronavirüs salgını bütün hızıyla yayılmaya devam ederken eylül ile birlikte aşılama sayılarında ciddi düşüşler başladı. Haftada 7 milyon doz aşı kapasitesine rağmen, haftada 2-2,5 milyon doza düştü. Oysa hedeflenen toplumsal bağışıklık oranına ulaşmak için bireylerin tam aşılı olması yetmiyor. Yaygın aşılama da en az bunun kadar önemli.
TÜİK’e göre Türkiye nüfusu yaklaşık 83,6 milyon. Dolayısıyla toplumsal bağışıklık için gereken yüzde 80’lik orana ulaşmak için yaklaşık 70 milyon nüfusun tam doz olarak aşılanması gerekiyor. Aşısı tam olanların sayısı yaklaşık 46,7 milyon. Yani nüfusun yüzde 55’i aşılı.
Aşılı nüfus oranını en kötü ihtimalle yüzde 70’e çıkarmamız gerektiğini belirten Sağlık Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek, şunları söyledi: “Yeni aşılanan sayımız çok düşük. En riskli grup olan 65 yaşın üstündekilerin aşı oranı yüzde 85. Bu grup çok riskli aşılanma oranlarında yüzde 95’e ulaşmalıyız. Hala çok fazla aşısı tamamlanmamış yaşlı hasta kaybediyoruz. Bir doz, iki doz (inaktif aşı) olanlar korunduklarını düşünmesinler. Tüm dozların tamamlanması gerekiyor. Gebeler hiç aşı olmuyor. Gebe ölüm hızı çok arttı. Covid-19 aşıyla önlenebilen bir hastalık. Elimizde aşısı da varken bu kadar çok insanın her gün ölmesi çok acıklı bir durum. Başlangıçta günde milyon aşı yapıyorduk. Ölümleri engellemek için o hızda devam etmeliydik. En az 20-22 milyon kişiyi çok hızlı aşılamamız gerekiyor.”
Aşı karşıtları zarar veriyor
Tereddüt yaşayanlarla etkili bir iletişim kurulması ve aşının anlatılması gerektiğini vurgulayan Yavuz, şunları söyledi: “Elimizdekilere baktığımızda Covid-19 aşılamasında çok daha iyi ve sonuç alabilirdik. Fakat ‘insanları zorlamayacağız’ diye bir kaygı var. Oysa ki zorlamalıyız. Gerekli noktalarda keskin kararlar da alınabilir. Fransa gibi aşı karşıtlığının çok yüksek olduğu bir ülkede bile bizden daha yüksek oranda aşılanma var. Birçok yere zorunlu aşı koydular. Biz de sağlık çalışanlarına, öğretmenlere ve başka halkla yüz yüze çalışanlara zorunlu aşı koymalıyız. Sonuçta elimizde etkinliği gösterilmiş, düzgün aşılar var.”
Aslında aşı karşıtlarının sayısının çok olmadığını, 25-30 hesabın sosyal medya üzerinde etkili olmaya çalıştığını belirten Yavuz, “Bunlar kötü, cahil, şarlatan, psikolojik sorunları olan, başka şekilde var olamamış insanlar. Dünyada da böyle. Toplum sağlığı ile oynuyorlar. Halk sağlığını sorumsuzca göz ardı ediyorlar. Bu kadar serbestlik olur mu?” dedi.