Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara

Tarım arazileri hobi bahçeleri olmayacak

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Tarım arazileri hobi bahçeleri olmayacak

Şehirlerde yaşayan insanlarımız salgın hastalıktan dolayı, bütçelerine uygun müstakil ev veya üzerine küçükte olsa yapı yapabileceği arsa arayışına girmiş durumda. Elbette bu talep en çok emlak sektörüne yaradı. Her sektörde olduğu gibi emlak sektöründe de işinin ehli, düzgün ve dürüst çalışanların yanında, yalan dolanla, boş vaadlerle insanları mağdur eden firmalarda yok değil.

Emlak sektöründeki firmaların, arsa ve tarla satışlarında kalıplaşmış cümleleri vardır. “Hisseli tapulu, çapı belli, yeri belli, muvafakatnameli, elektrik ve su yanı başında, tel örgülerle çevrili, tapuda tarım arazisi geçiyor” diye başlar. “İster hobi bahçesi yap, ister ahşap veya konteyner ev yap. Yapı anlamında her türlü kolaylığı da sağlarız, yardımcı oluruz. Köy merkezine yakın olduğundan imar da çıktı çıkacak” diye devam eder.


Tarım arazisi nedir?

Halbuki adı üstünde “tarım arazisi.” Peki, tarım arazisi nedir? Tarımsal üretim yapılan veya yapılmaya uygun olan veya imar, ihya, ıslah edilerek tarımsal üretim yapılmaya uygun hale dönüştürülebilen arazilere, tarım arazisi denilmektedir. Yani bu araziyi tarımdan başka bir işlevde kullanamazsınız. Betonarme, Ahşap, konteyner vs. yapı yapamazsınız. Hobi bahçesi olarak satamazsınız. Bu sözleri ben demiyorum. Meclis Tarım Komisyonu Başkanı Yunus Kılıç diyor. Araziyi bölerek bahçeye çeviren şirketlere hapis cezası Meclis genel kurulunda kabul edilen tarım torba teklifinde, hobi bahçelerini arz edenlere yönelik yeni yaptırımlar geldi. Tarım arazilerini, tescil edilemeyecek şekilde hisseler satın alınarak tarım dışı, amacına uygun olmayacak şekilde aracılık edenler ve buna yönlendirenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası, 100 günden 1000 güne kadar adli para cezası verilecek. Bu cezalardan imar barışına müracaat edip yetki belgesi çıkarmış olanlar muaf tutulacak.


İşin ehli firmalar ne diyor?

Bizde; işin aslını astarını ehlinden öğrenelim dedik. İstanbul Çatalca ve Büyükçekmece’de gerek portföy gerekse güven anlamında kendini kanıtlamış firmalardan; century 21 Albatros temsilcisi Ulaş Gezer, Şehr-i vadi group yönetim kurulu başkanı Burak Susuz, Karabay gayrimenkul ve otomotiv yönetim kurulu başkanı Mehmet Şafak Yılmaz’a sorduk. Aldığımız cevaplar; Devletin bu tür yasaları sürekli çıkardığını, önce emlak sektörü ve arazi sahiplerini baskı altına aldığını, arkasından farklı bir yasayla birlikte, imar barışında olduğu gibi devlete gelir kapısı sağladığını anlattılar. Arsa ve tarla alım satımında alıcıların çok titiz ve dikkatli olması gerektiğini, orman vasfındaki arazilerin tarla, tarla vasfındaki arazilerin arsa diye satıldığını, bu konuda alıcıların mağduriyet yaşadıklarını dile getirdiler. Mutlaka Ada, pafta ve parsel numaralarından, belediyelerin ilgili bölümlerinden sorgulatmaları gerektiğini belirttiler.

Ayrıca; İstanbul gibi metropol şehirlerde, ilçe şehir merkezlerine yakın arazilerde zaten tarım yapılmadığını, kanal İstanbul projesi ile birlikte özellikle Arnavutköy ve Çatalca’nın büyük bir bölümünün proje ve şehirleşmenin içinde kalacağı yönündeydi. Arnavutköy, Büyükçekmece, Çatalca ve Silivri ilçeleri sınırları içerisinde kalan, orman arazisi vasfı taşımayan toprakların, bir kısmının tarım arazisi vasfından çıkarılarak, İstanbul’un nefes almasına yardımcı olacak şekilde imar düzenlemesine gidilmesi gerektiğini belirttiler.


Anadolu’da hobi bahçesi kavramı yok

Tarım arazileri torba teklifi ne kadar amacına ulaşır ne kadar olumlu sonuç alınır zamanla göreceğiz. Anadolu’daki tarım arazilerinde, hobi bahçesi diye bir kavram zaten yok. Anadolu İnsanı, şehirlerde oturmalarına rağmen köylerinde toprakla tarımla uğraşmaya devam ediyor.

Özelikle İstanbul’a yakın köylerde, çiftçilik yapacak, toprağı tarım arazisi vasfında ekip biçecek, işinin ehli çok az insan var. Virüsün kontrol altına alınamadığı, kilometre kareye düşen insan sayısının 3000 kişi olduğu İstanbul’da, işinin ehli insanların görüşlerine kulak vermek, sözlerini yabana atmamak gerektiğini düşünüyorum. Saygılarımla

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *