Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara

İnsanı çürüten kanser değildir! Hırsıdır...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
İnsanı çürüten kanser değildir! Hırsıdır...

Çok eski zamanlarda iflas etmiş bir tüccar olan hırsız, dolandırıcı bir adam yakalanır. Kadı da onu hapseder. Ama bu hırsız huyundan vazgeçmez. Huylu huyundan vazgeçer mi? İçerde de herkesi binbir numarayla dolandırır. Ceplerindeki her kuruşu alır. Öteki mahkûmlar; düşünürler, taşınırlar, kadıya varırlar. Kadı ötekileri kurtarmak için hırsızı salıvermeye karar verir. Hırsız, sevineceğine itiraz eder; “Aman, Kadı Hazretleri! Bu zindan benim cennetim. Ekmek kapım. Beni buradan atarsanız ben nasıl yaşarım?” der.
Kadı bunu salıvermekle kalmadı, bunu herkes duysun diye 10 dilde çığırtmaç tuttu. O devirde adet olduğu üzere adamı bir deveye bindirip gün boyu şehirde dolaştırdılar. Deveci şimdiden alacağı saman parasının hayalini kurmaya başlamıştı. Çığırtmaçlar da 10 ayrı dilde, adamın müflis(iflas etmiş) bir tüccar, dolandırıcı ve hırsız olduğunu dile getirdi. Deveci ise bir an evvel akşam olsa da saman parasını alıp gitsem diye düşünürdü. Akşam olunca deveci, “Yeter artık! Benim saman paramı ver!” diye çıkışınca adam, “Bre gafil! 10 dilde ilan ederler. Ben müflis bir adamım. Ne samanı, ne parası? Herkesin duyduğunu duymaz mısın?”
Bu dünya herkesi çulsuz gönderen bir haydut, bir müflistir. O, 10 dilde halka durumu çığıran çığırtmaçlar Peygamberlerdir. Hırs sahibi insanlar da saman hırsıyla duyduğunu duymaz, gördüğünü anlamaz o deveci gibidir. Deveci gibi hırsla kalbi kararmış olanlar, o ilâhî elçileri duymazlar. Müflis bir hayduttan başka bir şey olmayan bu dünyaya, makamlarına, mevkilerine, servetlerine kendilerini kaptırırlar. Bu tip insanlar bir hataya düştüklerinde onu telafi edeceğim derken kendilerini daha büyük zararlara uğratırlar.

Hırs öyle bir beladır ki kendiyle birlikte benlik ve haset hastalığını getirir!
Hırs insanın gözünü kör, gönlünü mahveder!
Kişi bu hastalıklarla mal için makam için şan ve şöhret için her şeyi mubah görür! Hem kendine hem de çevresine büyük zararlar verir.
Nice kralların, nice padişahların hırsı onların sonu ve helaki olmuştur!


Hırs mikrop gibi bir hastalıktır. Eğer vücuda yayılırsa mutlak surette tedavi olması şarttır. Hırsın tedavisi ise kanaattir.
Nitekim rahmet Peygamberimiz (s.a.v) hırsı şöyle anlatılıyor:
“Bir koyun sürüsüne salıverilmiş iki aç kurdun koyunlara verdiği zarar, servet ve mevki düşkünü bir adamın dinine verdiği zarardan daha büyük değildir.”

Aşırı hırs ve açgözlülüğün yol açacağı zararların boyutlarının büyüklüğünü göstermektedir. Bu hadis-i şerifte iki aç kurtla servet ve mevki düşkünü haris bir adamın kıyaslanması son derece düşündürücüdür. Çünkü aç kurtlar sürüye daldıkları zaman sadece bir veya iki koyuna zarar vermekle yetinmez, açgözlülüklerinden dolayı bütün sürüyü boğarlar. Ama sonunda sadece onlardan birini ya da iki tanesini yiyip giderler.
İşte iki aç kurdun bu durumu açgözlü ve haris bir adamla kıyaslanıyor ve bu durumdaki bir adamın dinine vereceği zararın aç kurtların sürüye vereceği zarardan daha büyük olacağı vurgulanıyor.

Hırs, kanaatin zıttıdır. Çok para, mal ve servet düşkünlüğüdür.
Hırs hem dine hem ahlaka hem de psikolojiye zararları olan bir hastalıktır!

Zira ticaretteki para kazanma ihtirası, nefsin en korkunç handikaplardan biridir. Muhteris kimse, bir testiye benzer; karnı dolsa da ağzı kapanmaz. Halbuki bir testiye deryalar boşaltmaya kalksan içine alacağından fazla ne alabilir?

Hazret-i Peygamber (sav.), muhteris insanı şöyle ifade buyurur: “Ademoğlunun iki dere dolusu malı olsa bir üçüncüsünü ister. Ademoğlunun içini, karnını topraktan başka bir şey dolduramaz.”Bu düşkünlüğü dolayısıyla insanoğlunun ticarette yaptığı hile ve düzenbazlıkların haddi hesabı yoktur. Bu yüzden nice kavimler batmıştır. Yine de bu dünya akıllanmayan nice gaflet yolcularıyla doludur. Sınırsız zenginlikleri dolayısıyla infak, zekat ve hayır hasenat ile fakir, garip, kimsesiz, dul, yetim ve muhtaçları gözetecekleri yerde onların haklarını bir vampir iştahıyla gasp edenler tarih boyu hiç eksik olmamıştır ve günümüzde de artarak devam etmektedir.

Yüce Mevla’ya teslim olmak gerekir. Hz. İbrahim’i ateşlere attılar ama o Rabbine teslim olduğu için yanmadı! Hz. Yusuf’u kuyuya attılar oda Rabbine teslim oldu Mısır’a sultan oldu! Bu yolda Allah’a teslim olanlar saadete kavuşurlar! Hırsı olmayanın acelesi olmaz, ihtirası olmaz! İhtiras olmadığında zaman bereketli olur, ömrü mutlu ve huzurlu olur. Hırs insanı çürütür. Her şeyin hırsı var, para hırsı, iktidar hırsı, kadın hırsı, makam hırsı, post hırsı, dost hırsı! İnsan nefis sahibidir. Herkesin bir imtihanı olacak?
Kimi mal ile kimi makam ile kimi evlat ile kimi şan ile kimi de şöhret ile…

Vesselam 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *