Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara

Şeker'siz

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Şeker'siz

Bir Anadolu geleneğidir bayramlarda günler öncesinden hazırlanarak yapılan ikramlar. Sarmalar, poğaçalar, baklavalar, börekler. Misafirperverliğimizi bolluk bereketle göstermek için ortaya çıkan bu gelenek milletçe yeme alışkanlığımızın haritasını oluşturdu yıllarca. Bu alışkanlığın bizlere en büyük geri dönüşü ise bugün oluşan işlenmiş gıda endüstrisinin de etkisiyle kolestrol yüksekliği ve insülin direnci oldu. Karbonhidrat ve şeker ağırlıklı beslenme alışkanlığını hala sürdürenler için dur, düşün, değiştir zamanı gelmedi mi?

Öte yandan kanserin türü ve yatkınlığı konusunda aile genlerinin etkisi son yıllarda yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkartıldı. Dedesini ve babasını kanserden yitirmiş biri olarak sizin de ailenizde böyle bir vaka varsa özellikle en başta yeme alışkanlığınızı değiştirmeniz gerekmez mi?

Ben de hani derler ya ‘hoca verir talkımı kendi yutar salkımı’ demeden önce tüm bu konuları fark etmiş biri olarak yaklaşık 2,5 yıldır hiç şeker tüketmiyorum. 

Şekersiz hayat nasıl olur, ben hayatta yapamam diyenler için özellikle bu konuda keşfettiğim basit formülü sizlerle paylaşmak istedim.

Şekeri hayatımdan çıkardığımdan beri hastaneye sadece ziyarete gider oldum. Hastaneler dolup taşıyorken özellikle hastane yolunu unutmak için bile denemeye değmez mi? 

Şekerin ayrıca kanserin besin kaynaklarının başında geldiği bilinir. Sırf bu kötü hastalığa davetiye çıkarma ihtimalden dolayı bile şekerden uzak kalmak gerekmez mi?

Her aldığınız kilonun dizlerinize 10 kiloluk bir baskı yaptığını ve ilerleyen yaşlarda ızdıraplı hareketsizlik ortaya çıkaracağını duymuşsunuzdur. Sağlıklı kilo kontrolü için de şekeri hayatımızdan acilen çıkarmamız gerekmez mi?

Peki on puanlık uzmanlık sorusu; Bunu nasıl yapacağız?

Dr. Ender Saraç’ın çok güzel bir önerisi var. Bir çay bardağı soğuk süte bir çay kaşığının ucuyla toz tarçını karıştırıp başlarda sabah kalkınca aç karnına, ara öğünlerde ve gece yatmadan önce içiniz. Sonradan sonraya günde 4, 3, 2, 1 derken arada bir içmeniz yeterli olacak çünkü yaklaşık bir yılın sonunda artık hiç bir çeşit tatlıyı canınız istemeyecek. Bunun yanında pilav, makarna, ekmek gibi karbonhidratları da farketmeden hayatınızdan çıkarmış olacaksınız. Çünkü sütlü tarçın insülin direncinizi dengeleyerek sizi siz istemesenizde sağlıklı yaşamaya sevk edecek.

İşte bu kadar basit. Biraz sabır, biraz disiplin, biraz inanç yeterli. Zararlarını düşündükçe, sağlıklı bir ömür yaşamak için denemeye değmez mi? 

İlkeli Sözün Kısası; Bazen söylenmeyeler çok şey anlatır..

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *