Adıyaman'a sefere çıkıyoruz

Şehir yaşamının verdiği keşmekeşlikten mi ya da iş hayatının verdiği zorunluluktan mı olsa gerek yığın yığın kıyafetlerle dolduruyoruz dolaplarımızı.
Üstelik en iyisinden, en pahalısından belki de özel tasarımından.
Nasrettin Hoca’nın “Ye kürküm ye” hikayesiyle büyüyen çocuklarız neticesinde. İnsanların kalpten çok şekilciliğe ve dış görünüşe önem verdiği acımasız bir çağdayız.  Birde madalyonun görünmeyen yüzü var ki yürek burkan cinsten. Gerçekten     ihtiyaç sahibi olduğu halde çocuğuna bir bayramlık alamadıkları için gizli gizli hüzenlenen babalar, içten içe ağlayan analar var. Çalışmadığından ya da emek vermediğinden değil bu durum. Allah-ü Teali’nin bahşettiği dünya için zor ama sonsuz ömür için bir hediye olan özel çocukları var. Bu çocuklarımızın engel durumlarına göre ilaçları ve hastane masrafları var. Hal böyle olunca bir bayramlığın bile ne denli mutluluk verdiğini tahmin bile edemezsiniz. 
Bu çocuklar için ne yapabiliriz diye hergün düşünüyoruz. Ama bu sefer rotamızı Adıyaman’a çevirelim dedik. Ailelerle ve çocuklarıyla bayram öncesi bi kucaklaşalım, hediyeleşelim dedik. 1000 çocuk için vira bismillah deyip hazırlıklara başladık.
Şuan bu listeye başka çocuklarında eklenmesi için yeni gönüllülere ihtiyacımız var. Sizde engelli bir çocuğun bayram umudu olmak isterseniz; [email protected] adresinden bana ulaşabilirsiniz.
Ahirin su gibi akıp gittiği zamanda     birilerinin hayatına bir parça mutluluk     katmaktan daha güzeli yoktur bence. Gönül istiyor ki daha çok çocuk gülümsesin, aileleri hüzünlerini küçük mutluluklarla perçinlesin. Bunun için birileri elini taşın altına koymalı... Ben, sen , o ya da bu farketmez yeter ki gönlümüzü koyalım ortaya. 
Biz 10 Ağustos’ta çocukluğumun geçtiği Adıyaman’da olacağız, dünya tatlısı engelli çocuklarımızı doyasıya sevgiyle kucaklayacağız. Çocuklarla ilgili okuduğumuz kötü haberlerin ve art niyetli insanların yerini iyi kalpli insanlar ve yaptığı güzel işler almalı artık. Güne başlarken iyi ki böyle insanlar da var dedirtebilmeliyiz.
Her şey güzel olacak, bu güzelliğe  sizinde mutlaka katılmanızı gönülden talep ediyoruz. Sevginin kötülükleri defettiği bir dünya umuduyla, hoşçakalın.