Bir cacık olmaz!

Eski meclis üyelerinden biri Çatalca'da gündem olan bir söz sarf etmişti. 2009-2014 dönemin meclis üyeliği yapan bu kişi, "Bizden bir cacık olmaz" cümlesini kurmuştu. Aradan bir hayli zaman geçmesine rağmen "Adam ne kadar doğru demiş" diyesi gelmiyor değil insanın.
Neyse gelelim konumuza...
AK Parti Gurubu bana göre her ay yapılan meclisi gölgede bırakacak tartışmalar ile gündemde. Mecliste süt dökmüş kedi gibi olanlar ne hikmetse, kendi gruplarında bir hayli cabbarlar...
AK Parti Grup Toplantısında geçtiğimiz ay yine bir tartışma yaşanmış ve bu tartışmalar sonrasında Meclis Üyesi Mesut Üner'in savunması istenmişti.
Ve dünkü tartışmaların ana konusu tamamı ile Mesut Üner'in savunmasına paraleldi.
Üner, "İmar komisyonundaki Tuba Uzun ve Celalettin Sonkaya CHP'li Meclis üyeleri ile ortak hareket ettiler" tarzında bir cümle kullanmış. Ve bu cümlenin akabinde dün yapılan grup toplantısına da katılmamış. Lakin Hüseyin Kahya orada... Kahya, Üner'i desteklediği için hedef tahtası durumuna düşmüş. Kapıdan çıkarken de "Terbiyesiz" diye bağırmış. 
Peki Kahya'yı grup toplantısını terk ettirecek kadar sinirlendiren neydi? Bu noktada sırf ilçe başkanlığı adaylığı sürecine zarar gelmesin diye gık dahi diyemeyen bir Celalettin Sonkaya...
Yahu adam sana CHP'liler ile hareket ediyor diyor, senin partililiğini yargılıyor... Ama sende tık yok.
Güçbilmez ve Tuba Uzun, Mesut Üner'in partililiğini sorgulamaya başlayınca Hüseyin Kahya savunmaya geçiyor. Metin Sezer izleyiciler içerisinde. Hasan Gökçe ve Mesut Üner direk belediye meclisine geliyorlar. Yani grupta yoklar. Ersin Taşkın, Caner Temel, Ömer Engin ve Özlem Coşkun ne gruba ne meclise zaten katılmıyorlar.
Celalettin Sonkaya, Selim Güçbilmez, Tuba Uzun, Metin Sezer ve Hüseyin Kahya grup toplantısı yapıyor. Dört meclis üyesi bir başkan. 6'sı arazi.
Bilinen bir gerçek var ki Selim Güçbilmez döneminde AK Parti Meclis Grubu paramparça olmuştur. Mecliste aynı sıraları paylaşmalarına rağmen gördüğünüz gibi birbirlerini CHP'li Meclis üyeleri ve Belediye Başkanı ile ortak hareket etmek ile suçluyorlar.
Ve her yazdığım yazıyı ve her sosyal paylaşım için "Gidin savcılığa verin" diyen üç beş gün daha ilçe başkanı kalacak Selim Güçbilmez gayri samimi olduğu için ki bugün meclis üyelerinin durumu ortada, bence kongreye kadar bile beklenmemeli...
Ve iddia ediyorum Güçbilmez gittiği gün meclis grubu da güllük gülistanlık olacaktır.
Bugün kavga edenler yarın şen şakrak grup toplantılarından çıkacaktır.
AK Parti Çatalca'da huzur kalmamıştır. Görünen köy klavuz istemiyor. Meclis grup toplantılarındaki kavgalardan çıkan tek sonuç budur. Savaş Barutcu zamanında neden bu tür kavgalar ve tartışmalar yoktu? Bırakın lan, lun ve daha fazla hakaret içeren sözleri "Git öte" dahi demezdi meclis üyeleri birbirlerine...
Ne zamana kadar? Benim bildiğim Selim Güçbilmez gelene kadar...
O sebeple buradan tüm meclis üyelerine sesleniyorum;
Birilerinin derdi Çatalca olmayabilir. Ama eğer sizin derdiniz Çatalca ise, Çatalca halkının dertlerine derman, hizmetine kul olmak ise... Bırakın gaza gelmeyi. Birbiriniz ile kavga ederek hiçbir şey elde edemezsiniz.
Bir olmadıkça hiçbir şey olmaz. Bir olun, diri olun, dik olun. Mecliste bu ilçe halkı için bağırın! Birbiriniz ile tartışmanız bu ilçeye arpa boyu hizmet getirmez.
Ben demedim mi?
Kısa bir zaman önce "Çatalca Belediye Başkanı Cem Kara borçlanma yetkisi isteyecek" diye yazdım. Çünkü başka çaresi yok. Önümüzdeki aylarda maaşları ödemekte bile güçlük çekecek. 
Dün meclis toplantısında "5 Milyon 850 bin TL" borçlanma yetkisi aldı. Ve yine bir bankaya ipotek karşılığında kredi borcuna girecek. 60 ay vadeyle. 2019'da belediye başkanı olacak olana Allah şimdiden kolaylıklar versin bir senede en az 20 milyon daha artacak borç.