AA- Hüsnüoğlu, "asrın felaketi"nin 3. gününde Adıyaman'da, 10 gün sonra da Hatay'da arama kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları için AFAD tarafından görevlendirildi.
Enkazlardan çıkan oyuncakları atmaya kıyamayan Hüsnüoğlu, ayıcıkların çoğunlukta olduğu oyuncakları operatörlüğünü yaptığı kepçesine asmaya başladı.
İş makinesindeki oyuncakların çoğalmasıyla dikkatleri de üzerine çeken Hüsnüoğlu, kepçeyi gören çocukların oyuncak isteklerini de yerine getiriyor.
Hüsnüoğlu, Hatay'da enkaz kaldırma çalışmalarını sürdürürken, bir yandan bulduğu oyuncakları iş makinesine asmaya devam ediyor.
"Her oyuncağın ayrı bir hikayesi var"
Uğur Hüsnüoğlu, 12 yıldır kepçe operatörlüğü yaptığını, depremin ardından bölgede çalışmaya başladığını söyledi.
Depremin acısını kentteki vatandaşlarla yaşadığını ve çok üzüldüğünü anlatan Hüsnüoğlu, arama kurtarma çalışmalarının bitmesiyle enkaz kaldırmalara ağırlık verildiğini ifade etti.
Hüsnüoğlu, enkazdan çıkardığı oyuncakları atmaya kıyamadığını, oyuncakları gördükçe büyük üzüntü yaşadığını dile getirerek, şöyle konuştu:
"Enkazdan çıkan bir iki ayıcığı makineye hatıra olarak astım. Benim de yeğenlerim var, içimiz kan ağlıyor gerçekten. Biz de var gücümüzle çalışıyoruz. Türkiye'nin her yerinden yardımseverler gelmiş, Allah onlardan razı olsun. Batman'dan, Diyarbakır'dan, İstanbul'dan, Mersin'den, Ankara'dan, yani gerçekten Allah Türk milletine zeval vermesin. Her enkaz ayrı bir hikaye. Bir iki arkadaşımız ayıcık istedi. Küçük bir kız kardeşimiz 'Abi bir ayıcık verir misin?' diye bağırdı. Makineden çıkarıp bir tane ona verdim. Her ayıcığın, oyuncağın ayrı bir hikayesi var. Her gittiğimiz enkazdan ayıcık çıkartıyoruz. Gördüğümüzde ister istemez üzülüyoruz, içimiz kan ağlıyor, gerçekten çok zor. Her çıkan ayıcık çöpe gideceğine makinemize asalım onların bir hatırası olsun istedim. Kaç çocuğun, kardeşlerimizin eli değdi ona, bırakıp gittiler. Onun için bir hatırası olsun diye astım."
Oyuncakları iş makinesine astığı için sosyal medyadan da çok sayıda teşekkür mesajı aldığını ifade eden Hüsnüoğlu, zorlandığını ancak azimle işini yaptığını anlattı.
Hüsnüoğlu, "Her çıkan oyuncağı asıyorum. Makinede asılı 30-40 ayıcık vardı. Gören çocuklarımız yanıma geliyor, 'Ne kadar güzel, bir tane verir misin abi?' diyor, veriyoruz. Görenler üzüntü içindeler. Çalışmalara devam ediyoruz. Hala burada işimiz var. Biz bir ekip olarak Batman'dan geldik, iki makine ve iki kamyonumuzla var gücümüzle çalışıyoruz. Gerekirse gece gündüz çalışmaya da varız. Biz bu millet için buradayız. Bir an önce buranın bitmesi ve eski Hatay'a, eski Antakya'ya dönmesi için elimizden geleni yapıyoruz." ifadesini kullandı.
Oyuncak verirken yaşadığı duygu dolu anları anlattı
Kepçenin üzerindeki oyuncakların sahibi olan çocukların da kendisinin yanına geldiğini anlatan Hüsnüoğlu, şunları kaydetti:
"Defne ilçesi tarafında çalışıyorduk, üç katlı bir bina yıktım. Makinedeki kırmızılı büyük ayıcığın sahibi 12-13 yaşlarında bir erkek kardeşimiz geldi, 'Abi bu benim' dedi, gözümden yaş geldi. Nereden çıkarttığımı sordu, 'bu binadan' deyince kendisinin olduğunu söyledi. Makineden söküp kendisine verdim. 'Abi ben ne yapayım, evim yıkıldı, senin yanında daha rahat olur, ben ne yapabilirim ki buna. Makineye as bizim hatıramız olsun' dedi. Çok duygulandık. Bazen ayıcıklar çıkıyor makineyi durduruyoruz. Bakıyoruz ya acaba bunların yerinde biz olsaydık, kardeşimiz olsaydı, yeğenimiz olsaydı ne yapacaklardı? Allah kimseye yaşatmasın. Çok üzüntümüz var. İnşallah toparlanacak, toparlamaya da başlayacağız."