Şampiyonluk sonrasında yapacağı takviyelerle hem ligde hem de Avrupa'da adından söz etitrmek isteyen Trabzonspor, kadrosuna kattığı oyuncularla herkesi heyecanlandırmıştı ancak beklenen olmadı. Özellikle Avrupa konusunda beklenen hasreti dindirmek için yola çıkan Fırtına, Önce Kopenhag'a elendi, ardından UEFA Avrupa Ligi gruplarında 3'üncü olark Konferans Ligi'ne düştü ve son olarak da Basel'e karşı avantajını koruyamayarak turnuvaya veda etti.
Rakip de inanamadı
Teknik Direktörü Abdullah Avcı, UEFA Avrupa Konferans Ligi play-off turu rövanş maçında deplasmanda oynayıp 2-0 kaybettikleri Basel maçı sonrası değerlendirmelerde bulundu.
Avcı, iki maçın toplamında bütün istatistiklere bakıldığında önde olduğumuzu ancak hak ettiğimiz bir turun karşılığını alamadıklarını vurgulayarak, “İki maç toplamında 12 net pozisyon var. İlk maçta oyunu koparabilirdik. Bugün baktığınızda oyunda istek, coşku, organizasyon, pozisyon vardı ancak ilk pozisyonda gol yedik. Oyundan kopmuyoruz, devam ediyoruz, penaltı kazanıyoruz, pozisyonlara giriyoruz ve ilk yarı itibarıyla toplamda eşit olarak içeriye giriyoruz. Oyunun içerisinde tekrar kalarak oyun üstünlüğünü sonuna kadar devam ettiriyoruz. İlk maçta da ikinci maçta da belki bir santimle VAR’dan dönen golümüz, verilen penaltı ve pozisyonlarımız var. Bu seviyede iki maçta, oyun olarak, gol sayısı olarak, beklenti olarak ancak bu kadar girebiliyorsun. Burada artık dokunuş ve beceri kalıyor. Rakip de inanamadı herhalde… Üst üste bu kadar üstün oynayıp bu kadar pozisyona girip turu geçememek gerçekten üzüntü verici. İki maçın karşılığını alamamanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Fazlasıyla hak ettiğimiz bir turdu ama bunun karşılığını alamadık. Belki de futbolun diğer tarafı bu. Rakibi tebrik ediyoruz” dedi.
Oyuncu değişikliklerinin olumsuz yansımasının olmadığını düşündüğünü belirten deneyimli teknik adam, “İki maçın kalitesiyle oyunun, transferle bir alakası olmadığını düşünüyorum. Transferler geldiğim günden itibaren benim onayımla oluyor. Oyun üstünlüğü bizdeydi, pozisyon sayısında da üstündük. Değişiklikler doğru gözüküyor sadece dokunuşlar yok. Başka da forvet oyuncusu yok, dışarıda da kalmadı. Oyunla veya değişiklikle ilgili sorunun olmadığını düşünüyorum. Topa zaten sahip oluyoruz, teknik oyuncularla buna devam ettik. Bekleri biraz daha derine yolladık, her türlü pozisyona girdik. Penaltı kazandık, gol attık sayılmadı, değişikliklerin olumsuz olduğunu düşünmüyorum. Transferler benim tasarrufumda olan, karşılıklı yönetimle uygun görüldüğü, scout ekibiyle beraber yaptığımız bir durumdur ve ben buraya geldiğimden beri böyle devam ediyor. Oyunu seyrederken, oyunun nasıl aktığını takip edersin ve ona göre hamleler yaparsın. Oyun başından sonuna kadar benim kontrolümde. Yediğimiz iki golün açıklaması, merkezden olan pozisyonlarla ilgili değil, merkezden de geçiliyor ama kaleci kurtarıyor, ötekinin bacağının arasından geçiyor veya sen gol kaçırırken dönüyor gol yiyor. Merkezden olduğunu düşünmüyorum. Rakip bizden çekiniyor, bekliyor. Ben teknik oyuncularla oyunu domine ediyorum, sadece içeriye atma ve becerisini tamamlayamadık. Merkez oyuncusuyla ilgili skorun 2-0’a geldiğine katılmıyorum. Fırsatlar da bulduk ancak bunu değerlendiremedik. Şampiyonlar Ligi, Avrupa Ligi ve Konferans Ligi’nde toplam 10 müsabaka oynadık. 4 galibiyet, 1 beraberlik ve 5 mağlubiyet aldık. Aslında birbirine çok yakın dengede gittik. Uluslararası seviyede devamlı maç oynamak önemli bir deneyim kazandırır. Bu 2 maçta çok kırılmaların, şanssızlıkların olduğu bazen becerinin de içinden kaçtığı bir durum var. Bugün liglerin son şampiyonlarının yaşadığımıza benzer şeyler yaşadıklarını görüyoruz. Liverpool da Ajax da Milan da ve bizden önceki Başakşehir de Beşiktaş da olduğu gibi şeyler yaşanabiliyor. Transfer çözüm değil, takım organizasyonu çözümdür. 27 aydır, 28 aya gidiyoruz. 3 kupa almıştır bu takım, inişleri çıkışları olacaktır. Şu an itibarıyla Ziraat Türkiye Kupası hedefi önümüzde duruyor. Bugünden itibaren, zaten yaptığımız, önümüzdeki senenin organizasyonunun çalışmasını yapıyoruz” ifadelerine yer verdi.
Kopenhag ile başladı
Geride kalan sezonu şampiyon tamamlayarak Şampiyonlar Ligi ön elemelerine play-off aşamasından katılma vizesi alan Trabzonspor'un rakibi Danimarka'nın köklü ekiplerinden Kopenahg olmuştu. Deplasmanda oynadığı ilk karşılaşmayı 2-1 kaybeden bordo mavililer, rakibine Trabzon'da diş geçiremeyince 1 numaralı organizasyona giriş sağlayamadı ve UEFA Avrupa Ligi gruplarına katıldı.
Avrupa Ligi'nde de hüsran
UEFA Avrupa Ligi'ne Ferencvaros, Partizan ve Monaco ile eşleştiği grupla merhaba diye Abdullah Avcı ve ekibi Macar rakibine ilk maçta yenildi. Kızılyıldız galibiyeti her ne kadar yüreklere su serpse de Fransa'daki Monaco mağlubiyeti yeniden hüzün getirdi. Deneyimli teknik adamın rakibine Trabzon'da uyguladığı farklı tarife ise sezonun en pozitif noktası olarak değerlendirilebilir. 4-0 yendiği kırmızı beyazlıların ardından Sırbistan'da Kızılyıldız'ın konuğu olan Fırtına, 2-1 yenilerek Türkiye'ye döndü. Son karşılaşmada da Ferencvaros'u mağlup etmesine rağmen ancak 3'üncülükle Konferans Ligi'ne kaldı.
Son kale de yıkıldı
Avrupa'da yaşadığı turnuva düşüşlerinin ardından UEFA Avrupa Konferans Ligi'nde Basel ile eşleşen Trabzonspor, rakibinin geçirdiği zor döneme rağmen istediği sonuçları elde edemedi. Her ne kadar iç sahada 1-0 kazansa da İsviçre'de oynanan rövanşta alınan 2-0'lık yenilgi sonu getirdi.
Olmadı olmadı olmadı...
Trabzonspor her ne kadar Basel'e elense de birçok pozisyon yakalamayı başardı. İlk karşılaşmada Hitz yaptığı kurtarışlarla rekor kırdı. St. Jacobs Park'ta ise Bakasetas'ın kaçırdığı penaltı, sayılmayan goller ve değerlendirilmeyen fırsatlarla birlikte Avrupa'ya veda edildi.
14 maçta 7 yenilgi
Trabzonspor, teknik direktör Abdullah Avcı yönetiminde iki sezonda UEFA Avrupa Konferans Ligi, UEFA Şampiyonlar Ligi play-off turu ve UEFA Avrupa Ligi'nde 14 müsabakaya çıktı. Bordo-mavililer, bu maçlarda 4 galibiyet, 3 beraberlik, 7 mağlubiyet alarak ligdeki başarısını Avrupa kupalarında gösteremeyerek taraftarlarını üzdü.
Burak Zihni
