"Özel kapalı fon" sistemiyle aralarında ünlü futbolcuların bulunduğu mağdurların dolandırıldığı iddiasıyla yürütülen soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı. Savcılık, "bankacılık zimmeti" yönünden takipsizlik kararı verdi. Seçil Erzan'ın "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu" kapsamında ve alıkonulduğu iddiasına yönelik soruşturmalar ise devam ediyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca verilen takipsizlik kararına göre, Galatasaraylı eski futbolcular Selçuk İnan, Emre Çolak, Emre Belözoğlu, Arda Turan, Fernando Muslera ile Buse Terim, Buse Terim'in eşi Volkan Bahçekapılı, eski kulüp tercümanı Musa Mert Çetin ve Emre Çolak'ın kardeşi Emrah Çolak gibi 19 isim şikayetçi olarak yer aldı. Karara göre, şüpheli Seçil Erzan hakkında banka müşterilerini dolandırdığı iddiasıyla "nitelikli dolandırıcılık" ve "5411 sayılı Bankacılık Kanununa göre bankacılık zimmeti" suçlarından soruşturmaya başlandı.
BDDK RAPORUNDA TOPLANAN PARA 43 MİLYON 920 BİN DOLAR VE 15 MİLYON LİRA
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'ndan (BDDK) 18 Ağustos 2023 tarihli raporuna yer verilen kararda, rapora göre Seçil Erzan'a muhtelif zamanlada elden veya nakden para veren 29 şikayetin bulunduğu, bu başvuru sahiplerinden bir kısmının paralarını kısmen veya tamamen geri alamadıklarını beyan ettikleri ifade edildi. Bankaya ulaşan iddialara göre şikayetçilerin iddia ettikleri tutarın 43 milyon 920 bin 82 dolar ve 15 milyon 625 lira seviyesinde olduğu tespit edildi. Yapılan incelemelerde Türkiye'deki 23 bankayla eşleşen para hareketlerinin de incelendiği ve eşleşen para hareketlerinin tespit edilemediği kaydedildi.
BANKADA YÖNETİLDİĞİ İDDİA EDİLEN "FON" BULUNAMADI
Seçil Erzan'ın özellikle Florya Şubesinde görev yaptığı dönemde Galatasaray Spor Kulübü'ne mensup kişilerle yakın temas kurduğunun anlaşıldığı, Erzan ile tanışıklık, arkadaşlık, akrabalık ilişkileri bulunan müşterilerarasında nakit ve efektif teslimi gerçekleştiği, bazı müştekilerin bu ilişki çerçevesinde belge dahi talep etmedikleri de belirtildi. Seçil Erzan'ın "fon vaadi, yüksek faiz, borç ve faizli ödünç para" olmak üzere 5 nedenle para alındığı, Erzan'ın inandırıcılık sağlamak için paranın geri verilmesinde banka içi süreçlerin devam ettiğine dair ifadeler kullandığı, bu paraların bankanın dâhil olduğu bir fon marifetiyle yönetildiğini söylediği yer aldı. Ayrıca Erzan'ın "fon'a sadece seçkin kişilerin kabul edildiğini, yüksek kazançlı ve sadece nakit para tevdiatı ve tahsilatı yöntemiyle çalışan, banka yöneticileri tarafından yönetilen, Galatasaray Spor Kulübü ile ilişkili sembol kişilerin de yatırımcı olarak bulunduğunu lanse ettiği de belirtildi. Rapora göre bazı müştekiler Erzan'ın banka yöneticileri Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu tarafından yönetilen bir fonda para topladığını öne sürdü. Ancak banka yöneticileri tarafından yönetilen ve müştekilerden edinilen paranın kayden veya nakden aktarıldığı böyle bir fona rastlanmadığı vurgulandı.
TAKİPSİZLİK VERİLDİ
Seçil Erzan'ın ifadesinde müştekileri mevcut olmayan bir fona yatırım yapmaları için yönlendirdiği, Erzan tarafından alındığı iddia edilen paraların ise banka kayıtlarına girmediği, Erzan'ın hizmet sözleşmesinde müşterilerden fiziki ve nakdi para kabul etme gibi bir görevinin bulunmadığı tespit edildi. Raporda başvuruda bulunma konusundaki takdirin BDDK'ya ait olduğu belirtildi. BDDK tarafından savcılığa yazılı başvuru şartının gerçekleşmediği belirtilerek Denizbank A.Ş, Seçil Erzan, Hessam Al Qassım, Shyayne Nelson, Bjron Lenzamann, Ahmed Mohammed Aqil Qassim Lqassım, Aazar Ali Khwaja, Burcu Çalıklı, Derya Kumru, Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu yönünden bankacılık zimmeti bakımından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği belirtildi.
SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASI KAPSAMINDA SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR
Öte yandan savcılık nitelikli dolandırıcılıkla suçlanan Seçil Erzan ve Ali Yörük, Atilla ve Aslı Yörük hakkında "Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Kanunu" kapsamında yürütülen soruşturmanın sürdüğünü belirtti.
ERZAN'IN ALIKONULDUĞU İDDİASINA YÖNELİK SORUŞTURMA DA SÜRÜYOR
Ayrıca Erzan'ın banka yönetiminin talebiyle Çorlu'daki evinde alıkonulup İstanbul'a getirdiklerini iddia ettiği Cenk İzgi, Ali Murat Dizdar, Şermin Tekin, Tanju Kaya ve Hakan Ateş hakkında "Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlamasıyla başlatılan soruşturmanın ayrılmasına karar verildi. Dellilerin tam olarak toplanamadığı kaydedilerek bu soruşturmanın sürdüğünü belirtildi.