Gerçeklerden Haberdar Olun
İstanbul
Parçalı az bulutlu
15°
Ara
Damga Spor 2017 spor başarımız

2017 spor başarımız

Yine başarı yine gurur... 2017 yılı Çatalca Belediyesi başarısıyla geride kalırken adeta rekor kırdık. Spor kenti Çatalca'nın yüz akı olduk. Toplam 35 turnuva şampiyonayla 2017 yılını kapattık bu şampiyonalarda elde etiğimiz üstün başarının ilçemize büyük katkısı olmuştur. Kolay değil 35 turnuvaya gidiyorsun ve 45 altın, 40 gümüş ve 59 bronz madalya ile 12 kupa alıp dönüyorsun. Spor kenti Çatalcamıza 3 tane milli sporcu kazandırdım. 

Okunma Süresi: 4 dk

Yine başarı yine gurur... 2017 yılı Çatalca Belediyesi başarısıyla geride kalırken adeta rekor kırdık. Spor kenti Çatalca'nın yüz akı olduk. Toplam 35 turnuva şampiyonayla 2017 yılını kapattık bu şampiyonalarda elde etiğimiz üstün başarının ilçemize büyük katkısı olmuştur. Kolay değil 35 turnuvaya gidiyorsun ve 45 altın, 40 gümüş ve 59 bronz madalya ile 12 kupa alıp dönüyorsun. Spor kenti Çatalcamıza 3 tane milli sporcu kazandırdım. 
Bu turnuvalara gitmek kolay olmuyor. Öncelikle bizlere her konuda destek olan Çatalca Belediye Başkanımız Cem Kara'ya ve ekibine çok teşekkür ederim. İlçemizi belediyemiz sayesinde spor kenti yaptık. Kolay değil bir yılda 35 turnuva yapmak. Kilometrelerce yol katetemek... Bu turnuvalara gidiş gelişim tam 28 bin kilometre... Evet yanlış okumadınız 28 bin kilo metre...
Erzurum'dan tutun Sakarya'ya Türkiye'nin neresinde maç varsa biz Çatalca Belediyesi olarak ordayız. Yazdığım gibi spor kenti olmak kolay değil... Spor kenti olabilmek için o kentin yöneticilerinin sporu sevmesi gerek. Bu bağlamda Çatalca çok     şanslı.
Çünkü sporu seven bir belediye başkanı var. Sadece burada karateye destek veriyormuş gibi görmeyin Cem Kara başkan bütün amatör spor kulüplerine destek veriyor. Bakınız Çatalca sporda 3 ligde... Boşuna yazmadım 'Spor kenti Çatalca' diye. Çatalcasporun da 3. Lige çıkması Cem başkanın döneminde olmuştur.
Bu başarı yetmez daha çok çalışmamız gerektiğini biliyorum. Başarılı öğrencilerim var özellikle kızlarda milli sporcu çıkarmak hedefimdir. Bu da olacak inşallah. Burada biraz da Karate Federasyonu'ndan bahsedeyim. Türkiye'nin en başarılı spor federasyonu karatedir.
2020 Tokyo Olimpiyatları'na hazırlanan Türkiye Karate Federasyonu çok ciddi çalışmalar yaparak hazırlanıyor. Bu ciddi çalışmanın sonucunda olimpiyatlarda altın alarak milletimizin yüzünü güldürecek. Bizim Çatalca Belediyesi Karate takımı olarak katıldığımız turnuvalarda Karate Federasyonu'nun ciddi çalışmasının sonucudur. Şöyle ki her önüne gelen canı sıkılan turnuva şampiyona yapamaz. Bunların mutlaka Türkiye Karate Federasyonu'ndan izin almaları gerekir. Bizim gitiğimiz turnuvalar hepsi özel de olsa mutlaka federasyondan izin alınarak yapılabilir. Bazı okuyucularım soruyor her hafta nasıl yetişiyorsunuz bu kadar turnuvaya diye ben de kendilerine diyorum "Türkiye'nin neresinde maç oluyorsa mutlaka izne tabidir ve görüyorsunuz Türkiye Karate Federasyonu'nu maçlarınının hepsinde cidiyet vardır. Hakemleri gayet düzgün kılık kıyafetleri mutlaka düzgün olmalı sporcuların aynı disiplin içerisinde maçlara çıkması gerek. Bunları yazdım ki bilinsin... Öyle Ankara'da maç var gidiyorum, öyle bir şey yok, her şey izne bağlı.
Başarımızda velilerin önemi çok büyük. Birkere veli çocuğunun arkasında durmalı. Teşvik etmeli. İyi gününde olduğu gibi başarısız olduğunda da çocuğunun arkasında yanında durmalı. Zaten çocuğun başarılıysa mutlaka bir yerlere gelir ve milli sporcu olur ama hakıyla başarısıyla milli sporcu olur bu da en son nokta her sporcunun hayalinde milli sporcu olma hevesi var. Bunu da başaran zaten başarılı olmuş demektir. Bazı veliler var çocuğunu yarış atı gibi görüyor. İlla ki her maçta birinci olacak... Böle bir şey olmaz.
Yarışmalı sporlarda mutlaka yenilgi de olur. Zaten olmazsa demeki yaptığın spor iyi değil rakiplerin yok ama bugün karate sporu bir ferdi spor olmasına rağmen eğer burada başarılı olup da zaman zaman yenilen çocuğa pisikolojik baskı yapıyorsanız sonu hüsran olur. Bazı maçlarda bakıyorum başarılı sporcular yenildiği zaman hem velisinden hem de antrenöründen azar işitiyor. Bakınız antrenör sporcuya kızabilir mutlaka dediğini yapmamıştır ama velinin kızmaya hakkı yoktur. Tam tersi velinin vereceği moral sporcuyu çabuk toparlar ama sporcu yenildiği zaman telaşa kapılır. Hem velisinden hem de antrenöründen hakarete varıncaya kadar azar işitmesi doru değil. Antrenör kızabilir dedim. Kızma yönü hemen maçın bitiminde eksik taktikleri söyleyerek kızabilir asla hakaret etme hakkı yoktur. Antrenörün velinin yapması gereken baktın antrenör çocuğuna bağırıyor senin gözüne girmek için hakemleri suçluyorsa bence sen çocuğunu al başka antrenöre götür yoksa verim alamasınız.
Benden söylemesi... Maçlarda bakıyorum başarılı olsun olmasın bazı veliler antrenörlerini birbirlerine kötülüyorlar. Bence doğru değil. Madem beğenmiyorsun; ozaman çocuğunu alıp başka başarılı antrenöre götüreceksin. Biz antrenörler, başarılı olsak da olmasak da mutlaka eleştiriye uğrarız. Bu durum dünyanın her yerinde böyle. Bence eğitim şart herkese.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *