Yerleşke ve külliye arasında 17 kilometre mesafe var. Okulun çok büyük olduğunu ve bir ucundan bir ucuna yürümenin çok zor olduğunu anlatan öğrenciler, “Okulun birçok yeri inşaat halinde, adeta şantiye gibi. Derslikler ne durumda onu da bilmiyoruz” dedi
Marmara Üniversitesi Göztepe Yerleşkesi ile Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi arasında araçla 13-17 km arası mesafe var. Yerleşkeye otobüslerle veya M4 metro hattındaki Küçükyalı durağında inerek otobüs aktarması ile ulaşımın sağlandığı belirtiliyor. Metrodan inerek yerleşkeye gitmeye çalışan bir yurttaşın 25-30 dakika yürümesi gerekiyor. Öğrenciler Maltepe Yerleşkesi’nde çektikleri video ile şu sorunlara değindiler: “Okul çok büyük, bir ucundan bir ucuna yürümek çok zor. Okulda ring yetersiz. Okulun birçok yeri inşaat halinde, derslikler nasıl bilmiyoruz.”
Sesimizi duyun
Marmara Üniversitesi Rektörlüğü, İstanbul Göztepe yerleşkesindeki dört ve Kartal’daki fakültelerin Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi’ne taşınacağını açıkladı. Göztepe yerleşkesinde yer alan Atatürk eğitim fakültesinin, iktisat fakültesinin, işletme fakültesinin ve siyasal bilgiler fakültesinin ve Kartal’da yer alan finansal bilimsel fakültesinin Maltepe Başıbüyük yolunda yer alan Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi’ne taşınmasına tepki gösteren öğrenciler sosyal medya üzerinden, “Bu yıl fakültemizi şehirden çok uzak bir kampüse taşıyorlar sırf Göztepe’yi ranta açabilmek uğruna. Zaten öğrenciler olarak barınma problemi yaşıyoruz. Buna ek olarak ulaşım problemi de yaşayacağız. İşletme öğrencileri olarak boyun eğmiyoruz, sesimizi duymaya davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Ranta kurban gitti
Göztepe yerleşkesinden, Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi Maltepe Yerleşkesi’ne üniversitenin geçen yıl yayımladığı verilere göre yaklaşık 11 bin 822 öğrenci geçecek. Ayrıca Marmara Üniversitesi’nin Nişantaşı’ndan yer alan yerleşkesinin arsası ihale ile DAP Holding iştiraki Eltes İnşaat ve İstlife İş Ortaklığı’na verilmişti. Holding, bahsi geçen arsaya “Nişantaşı Koru” adıyla lüks daireler yaparken senelerdir yurttaşlar duruma tepki gösteriyor. Cumhuriyet’e konuşan Eğitim-Sen Yükseköğretim Sekreteri Evrim Gülez, “Üniversitelerin üzerinde baskı var, ihraçlar, yasaklarla bir grup köklü üniversiteyi susturmuş vaziyetteler. İstediğimi yaparım anlayışının geldiği nokta bu. Onu oradan alırım, oraya taşırım, buradan alırım, buraya taşırım, o bölümü kapatırım mantığı. Çok yazık ki burada düşünülmeyen şey, orada çalışan idari, teknik, akademik personel ve oraya devam eden öğrenciler. Bu kişiler ne yaşar, ne tür sorunlarla karşılaşırlar düşünülmüyor. Orada dersler devam etseydi ne olacaktı?” dedi.
Resmen bir dayatma var
“AKP çok uzun yıllardır üniversiteler üzerinde bir hegemonya kurmaya çalışıyor” diyen Gülez, “Bunun bir sonucu olarak da ben yaptım olduğu mantığıyla bir sürü uygulamaya tanık oluyoruz. Bunu öğrencilere kimsenin yaşatmaya hakkı yok. Bir üniversitede bir değişiklik yapılacaksa, o üniversitenin bütün birleşenleriyle toplanırsınız, gerekçenizi açıklarsınız. Böyle aldığınız bir kararı öğrencilere, oradaki çalışan personele kimsenin dayatmaya hakkı yok” ifadelerini kullandı.
Öğrenciye bir şey soran yok!
Yaşananlara tepki gösteren üniversite öğrencisi Yavuz Çakıroğlu da “Öğrencilere bir şey soran yok. Biri emrediyor ve o emir yerine getiriliyor. Bizi Göztepe'den, Maltepe'ye taşıyorlar ama bize 'rızanız var mı' diye sormuyorlar. Güzelim okulumuzu ranta açacaklar. Bizi de henüz ciddi anlamda yetersiz ve donanımsız olan bir yere mahkum edecekler” dedi.
