Dr. Ali Ümran Kömüşcü, kış yağışları açısından İç Anadolu'nun büyük bir bölümünün, Akdeniz ve Doğu Karadeniz'in belli kısımlarının; yaz yağışları açısından ise ülkenin büyük bir bölümünün kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Kömüşçü, yaptığı açıklamada kuraklığın Afrika'da açlık, Avustralya'da tarımsal üretimde düşüş, Güney Amerika ve Türkiye'de ise, su kaynaklarında azalmayı ifade ettiğini, söyledi. Dr.Kömüşçü, meteorolojik, tarımsal ve hidrolojik kuraklık sonucu sosyo-ekonomik kuraklığın yaşandığını anlattı. Kuraklığın diğer doğal afetlerden ayrıldığını kaydeden Dr. Kömüşçü, "Bunu genellikle kuraklık dönemine girdikten sonra fark ediyoruz" diye konuştu.
KURAKLIKLA MÜCADELE ŞART
Yağışların artmasının kuraklığı kısa sürede ortadan kaldırmayacağına işaret eden Dr. Kömüşçü, kuraklığın yağışla birlikte yüzey akışı, toprak nemi, akım ve yeraltı sularında artış olması halinde yaşanmayacağını vurguladı. Kuraklıkla mücadele için bir plan oluşturulması gerektiğini kaydeden Dr. Kömüşçü,"Kuraklıkla Mücadele İzleme ve Erken Uyarı sistemleri kurulmalı" dedi. Kuraklığın etkilerinin ortadan kaldırılmaması halinde çölleşmenin başlayacağına da işaret eden Dr. Kömüşçü, "Türkiye, gerçek anlamda çölleşme alanı değil, ancak bu sürecin içinde yer alıyor" diye konuştu. Kömüşçü gibi Meteoroloji Uzmanı Aslı Bildik de Kuraklığın Türkiye için gelecekte çok yakın bir ihtimal haline geldiğini ifade etti.