Prof. Dr. Haydar Sur, çalışmaların şiddet türlerinin en fazla erkek hasta yakınları tarafından gerçekleştirildiğini belirterek genel olarak sözel şiddete uğramada kadınların, fiziksel şiddete uğramada erkeklerin hem sözel hem fiziksel şiddete uğramada yine kadınların ve meslek olarak da hemşirelerin daha riskli gruplar olduğunu kaydetti. Sur, “Sağlık hizmetlerinde şiddeti anlamaya yönelik normatif yaklaşımlar yetersiz kalmakta ve sorgulanmaktadır. Ne ölçüde ve ne sebeple olursa olsun, sağlık hizmetlerinde şiddet kabul edilemez. Ancak bütün dünyada sağlıkta şiddetin varlığı da bir gerçektir. Sözgelişi, hemşirelik, dünyada polis memurlarının ardından en fazla şiddet riski altında olan ikinci meslek olarak kabul edilmektedir. Hekimlik de son dönemlerde hemşirelik kadar riskli hale gelmiştir” diye konuştu.
ŞİDDET ORANINDA CİDDİ ARTIŞ VAR
Şiddet oranındaki artışa da dikkat çeken Prof. Dr. Haydar Sur, şunları söyledi: “Türkiye’de 2009 yılı ve öncesi yüzde 21,2 olan sağlık görevlilerinin şiddet görme oranları, 2020 yılının ilk yarısında yüzde 54,9 olarak kayıtlara geçmiştir. Sağlık çalışanlarının yüzde 94,3’ünün mesleğini icra ederken çalışma hayatı boyunca en az bir kez sözlü ya da fiziksel şiddete maruz kaldığı tespit edilmiştir. Şiddete maruz kalan sağlık çalışanlarının yüzde 59,8’u 10 defa veya daha fazla, yüzde 21,6’sı ise 5-10 defa şiddet gördüğünü belirtmektedir. Mesleklerini icra ederken sağlık çalışanlarına uygulanan sözlü şiddet yüzde 62,7; hem sözlü hem fiziksel şiddet yüzde 35,9 oranındadır. Güvenlik güçlerinin yaşadıkları ayrı tutulursa, sağlık kuruluşları diğer iş yerlerine göre şiddete uğrama yönünden 16 kat daha riskli bulunmuştur.”
HABER: ANIL BODUÇ