Sendikalaştıkları için işten çıkarılan Cengiz-Kolin’e bağlı Satera Elektrik işçileri, önceki gün Cengiz Holdingin ofisi önündeydi. Cengiz Holdinge çarşamba gününe kadar süre veren işçiler, talepleri karşılanmadığı durumda direnişlerini Cengiz Holding önüne taşıyacaklarını açıkladı.Cengiz ve Kolin ortaklığıyla kurulan, 100 işçinin çalıştığı İstanbul’daki Satera Elektrik’te DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikasının iş yerinde çoğunluğu sağlayarak yetki almasının ardından Satera Elektrik patronu 18 işçiyi işten çıkardı. 8 Mart’tan beri iş yeri önünde direnen Satera işçileri dün DİSK Genel Başkanı ve Yönetim Kurulu üyelerinin de katılımıyla İstanbul Üsküdar’da bulunan Cengiz Holding önünde basın açıklaması düzenledi.Basın açıklaması öncesi alanda çok sayıda polis konuşlandı. Satera işçilerinin açıklamasına ek zam ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle direnişte olan Mata Otomotiv işçileri de destek verdi. Eylemde sık sık, “Her yer Mata her yer direniş”, “Satera işçisi yalnız değildir”, “Satera işçisi, direnişin simgesi” “İşçiler açken patronlara huzur yok” sloganları atıldı. Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Sera Kadıgil de işçilere destek verdi.
Sendikalara düşmanlar
Sendikalaşmanın önündeki engellerin sadece Satera’ya özgü olmadığını vurgulayan DİSK Genel Sekreteri ve Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, “Satera işçileri Türkiye’de klasikleşen bir saldırıyla karşı karşıya. Sermaye ve sermayeye göz yuman siyasi iktidar yüzde 90’ı kadın olan gencecik arkadaşlarımıza, hayatlarındaki ilk tokadı atmaya çalıştı” dedi. Hem Kolin’e hem de Cengiz’e karşı mücadele ettiklerinin altını çizen Serdaroğlu, “Yeni yetme MKS patronundan Türkiye’yi sömüre sömüre doymayan, arkadaşlarımızı kapı dışarı edecek kadar vahşileşen Cengiz’e kadar bu ülkede sermaye, bilindik güçleri arkasına alarak sendikalaşmayı engellemeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.Cengiz’e çarşamba gününe kadar vakit verdiklerini dile getiren Serdaroğlu, sorun çözülmediği durumda direnişi Cengiz Holding önüne taşıyacaklarını vurguladı.
Kadın işçiler baskı görüyor
Hak mücadelesinin yolunun sendikalı ve örgütlü olmaktan geçtiğini ifade eden Arzu Çerkezoğlu da “Yasalar, mevzuat, mahkemeler, hukuk, devletin, iktidarların ve işverenlerin tutumu işçilerin sendikalaşmasının önünde engeldir. Öyle bir mevzuat getirmişler ki bir iş yerinde örgütlenmek, yetki almak, toplu sözleşme yapabilmek deveyi hendekten atlatmaktan daha zor. İşte Satera’da olduğu gibi çoğunluk tespitini bakanlıktan almış olan sendikamızın bu süreci tamamlamasından sonra işveren başta kadın arkadaşlarımız olmak üzere bütün öncüleri işten çıkartarak sendikal örgütlenmeyi kırmaya çalışıyor. Aynı işi yaptıkları erkek işçilerden daha düşük düzeyde ve daha olumsuz koşullarda çalışan ve buna itiraz eden, eşitlik talep eden, sendikal haklarını talep eden kadınlar, baskıyla, işten çıkarmalarla karşı karşıya kalıyor” dedi.Yaklaşan seçimleri hatırlatan Çerkezoğlu, “İşverenler bugün sendikalaştığı için işçileri işten çıkartırken, sendikalaşmanın önüne binbir türlü engel çıkartırken belki bugün kârlarını korudukları için sevinebilirler. Ama bütün bu uygulamaları yaparken o güvendikleri dağlar da bir gün yıkılacak. Türkiye işçi sınıfının haklı mücadelesinin, bu onurlu mücadelesinin ve taleplerinin karşısında hiçbir kuvvet duramayacak” diye konuştu.