Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt: Haczedilmekten ödümüz kopuyor!

Mehmet Mert'in canlı yayın konuğu olan Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, İstanbul'un en kalabalık ilçesinde corona virüse karşı alınan önlemleri açıkladı. "Dünya için, ülkemiz için çok zor günler. Umarım az kayıpla atlatırız bu süreci" temennisinde bulunarak sözlerine başlayan Bozkurt, "Zira çok kritik bir süreç. Çok değişik ve bilinmedik bir virüs. Dolayısıyla sağlıkçılar da tam ne olacağını bilmiyorlar. Öncelikle çalışmalarımıza vatandaşlarımızı bu virüs hakkında bilinçlendirme ile başladık. Bu virüs nedir, etkileri nelerdir, nasıl bulaşır ve bu virüsten korunmanın yollarını anlattık. Ardından henüz virüs Türkiye'ye gelmemişken çocuklarımız için, Esenyurt'un birçok mahallesindeki önce devlet okulları ardından özel okullar olmak üzere dezenfekte çalışmaları gerçekleştirdik. Kamuya ait ve açık alanların tamamında çevre dezenfeksiyonuyla ilgili çalışmalar yapıldı.Toplu taşıma araçlarıda aynı şekilde. Bütün hatlı minibüsler, taksiler dezenfekte edildi. Zannediyorum bu çalışmayı en etkin şekilde biz yapıyoruz" ifadelerini kullandı.

100 kişilik ekip kurduk
İlçenin farklı noktalarında dezenfekte istasyonları kurduklarını belirten Bozkurt, "Araçlarını dezenfekte etmek isteyen vatandaşlarımız bu istasyonlarda işlemini yapabiliyor. Aynı zamanda meydanları, kamu binaları, sağlık kuruluşları, eczanelerin bazıları ve yetişebildiğimiz her alanı dezenfekte etmeye çalışıyoruz. Bu konuda 100 kişilik vardiyalı bir ekip kurduk. Sizin aracılığınızla arkadaşlarımıza teşekkür ederim. Sağlık ekiplerimiz vatandaşlarımızın acil ihtiyaçlarını gidermek için evlerine giderek, özelliklede 65 yaş üstü hasta, kendi işini göremeyen, yalnız yaşayan vatandaşlarımıza yardımcı oluyor. Gerekli yerlere malzeme desteği ulaştırıyoruz. Evde kalıp dışarı çıkamayan, aynı zamanda ekonomik durumu da iyi olmayan vatandaşlarımıza ekiplerimizi gönderip destek oluyoruz. Yaptığımız yayınlarla psikolojik olarak onları motive etmeye çalışıyoruz" dedi.

Meydanları kapattık
65 yaş ve üstüiçin uygulamaya sokulan sokağa çıkma yasağı hakkında da değerlendirmede bulunan Başkan Bozkurt, "Meydanları kapattık. Çünkü bizim vatandaşlarımız anladığım kadarıyla evde sıkılıyor. İlk başta uyarı ile yapmaya çalıştık ama başarılı olamadık, ardından meydanı kapattık. Parkların bir kısmını kapattık. Sosyal mesafeyi onlar için korumaya çalıştık. Bir araya gelip toplanıp, oturmak kesinlikle yasak. Sokağa çıkma yasağı; altyapısının oluşturulması durumunda mümkün. Ama çokta zorunlu bir durumdur diye düşünüyorum. Tabi tam bilgiler elimizde olmadığı için, söyleyeceğim pek bir şey yok. Çünkü Sağlık Bakanlığı'nın bize verdiği bilgiler doğrultusunda yorum yapabiliriz. Ama akıl bunu gerektiriyor; 15 gün her yer kapandığında sorunun çözümüne büyük fayda getireceğini düşünüyorum. Ama bunun altyapısını hazırlamak insanlara sadece sokağa çıkma denilmesiyle de olmaz. Yiyecekler, içecekler, gıdalar bir şekilde oraya gelecek. Kamu görevlileri ve belli kritik yerlerin çalışması dışında sınırlandırma getirilmesinin oldukça faydalı olacağına inanıyorum. Yapabileceğimiz tek şey kontaminasyonu önlemek" diye konuştu.



Genç nüfusumuz bir şans
Mehmet Mert'in "Virüs nedeniyle herhangi bir ölüme şahit oldunuz mu?" sorusunu cevaplayan Bozkurt, "Çevremizde şüpheli vatandaşlar var ama şükür ki henüz ölüm yok. İnşallah olmasında. Ama Esenyurt'a gelecek. Esenyurt bu anlamda riskli yerlerden biri. Kişi başı metrekareye düşen en yüksek ilçelerden biriyiz. Yoğun ve kalabalık bir yer. Bun anlamda endişemiz var, takip ediyoruz" dedi. "Sizin pencerenizden virüs nasıl gözüküyor? Nereye kadar gidecek, tablo karamsar mı?" sorusuna da "Şu aşamadaki işleyişe bakınca risk büyük. Halen insanlar birbiri içinde, yakın ilişkide" cevabını veren Bozkurt, "Bunun durması lazım. Zira çokça insan birbiri ile temas içinde ve bu insanlar virüsü kısa sürede yayabilir. Ama tabi tam olarak bilmediğim bir konuda, şu kadar ölüm olur diyemem. Ben çok hızlı yükseleceğini düşünüyorum. Kontamine olacak insan sayısının bu gidişle artacağını düşünüyorum. Çevreye baktığımda durumun çokta ciddiye alınmadığını görüyorum. Şansımız şu; çok genç bir nüfusumuz var. Vücut direnci düşükse, ciğerlere kadar ilerleyip zatüre yapıyor ve asıl sıkıntı orada başlıyor. Vatandaşlarımızın iyi beslenip, iyi dinlenip, temizlik kurallarını ve önlemleri dikkate alması gerekiyor. Biz kendi aramızda 2 metre mesafesini ve maske kullanımını uyguluyoruz" uyarısını yaptı.

Haciz korkulu rüyamız
Belediye çalışmaları hakkında da bilgi veren Kemal Deniz Bozkurt, "Zaten çok sorunlu bir belediyeyi devraldık biz. Belediyecilik, belediye gelirleri açısından belediye sistemini yeni baştan düzenlenmesi lazım. Evet borçlanmayı yasaklamak lazım, ama borçlu belediyelerin de borcunu döndürebilecek ya da hizmetlerini aksatmayacak şekilde işlem yapabilmesi için koruma altına alınması lazım. Malesef hacizler her belediyenin korkulu rüyası. Bizim de başımızda var. Zaman zaman banka hesaplarına bile el konulmaya çalışılıyor. Bu zorluklarla uğraşırken bir de aynı zamanda yaptığımız hizmetlerin finansmanı açısından ne yapabiliriz kısmıyla uğraşıyoruz. Çok sıkıntılı bir süreç. Zaten vatandaşın sorunuyla ilk kademede belediyeler muhatap oluyor. Yani bugün belki sağlık müdürlüğünün uğraşması gereken işlerle öncelikler belediyeler uğraşıyor. Bunların tek kalemden, aslından belediye üzerinden yürütülmesi ve desteklenmesi halk açısından çok önemli. Bu işleri yaparken zorulanıyoruz ve yapmak istediğimiz birçok şeyi yapamıyoruz. Elimizdeki olanaksızlık sebebiyle" ifadelerini kullandı.

Kayıp da olur kazanım da
Bu sürecin belediye çalışmalarını begatif etkileyeceğini dile getiren Başkan Bozkurt, "Ama aynı zamanda pozitif katkılarınında olacağını düşünüyorum. İki elimizin arasına başımızı alıp düşünmemiz gereken bir süreç. Üretmek, dayanışmak ve toplumsallaşmak adına birçok kazanımlarının olacağını düşünüyorum. Umarım olabildiğince kayıpsız atlatırız bu süreci. Sadece Türkiye için değil, tüm dünya için böyle. Belki bu öncül bir virüs, belki ileride yine yaşanacak bilemeyiz. Ama buna hazırlıklı olmamız lazım. Nasıl ki depreme hazırlanalım diyorsak, aynı şekilde bu tür salgınlara karşıda hazır olmalıyız. Korkmak ve panik yapmak yerine, toplumlarında, belediyelerinde, devletlerinde altyapısını oluşturup hazırlıklı olması lazım. Altyapısı ve ekonomisi güçlü modeller uygulamak lazım" dedi.

Sokaklar bize ev size emanet
Canlı yayının sonunda önemli mesajlşar veren Belediye Başakanı Kemal Deniz Bozkurt, "Bizim bölgede 'Arav' diye bir söz vardır. Kirli demektir. Bir kap yere düştüğünde 'arav oldu' denir. Aslında bir kontamine oldu demek istiyorlardı. Öyle bir alışkanlık vardı. Mesela biz eskiden sağ elimiz başka işlerde, sol elimizi başka işlerde kullanırdık. Anadolu'nun geçmişinde böyle bir altyapı da var. Yani hijyen açısından belkide öğrendiğimiz birçok şeyi unutmuştuk. Burada onun büyük faydası olacak. Tekrar ninelerimize, dedelerimize sorarsak, onlar bize söylerler. Arav da; çamaşır yıkanan suyun adıdır. Kişisel temizliğimize çok ama çok dikkat etmemiz lazım. Olabiliğince evden çıkmamak gerekiyor. Bizim bir sloganımız vardı; 'Sokakları Bize, Evi Size Emanet Ediyoruz', 'Ev Size, Sokaklar da Bize Emanet', 'Evde Kal, Evde Ol, Güvende Ol' demiştik. Gençlerimiz de bize bir şey olmaz, bulaşmaz diye düşünmesinler. Genç yaştakilerinde başına gelen ve vücud direnciyle ilgili bir durum. Herkesin dikkatli olması lazım. Umuyorum ki bu süreçten sonra, bize ait geçmiş yıllarda olan, unuttuğumuz değerleri yeniden hatırlarız. Birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhu içinde bu dünyada ve bu ülkede yaşarız. Korkmamalı ve mutlaka sorumlu davranmak lazım" açıklamasında bulundu.

Online ders veriyoruz
Okulların kapanmasıyla birlikte belediyenin evdeki öğrencilere online ders verdiğini belirten Bozkurt, "Geçen hafta başladık. 2 bin 800 üniversite hazırlık okuyan kursiyerimiz var. Ücretsiz dersler alıyorlar, dersleri aksamasın diye kültür merkezlerimizde yayınlar yapıyor. Öğretmenlerimiz oradan evlerinde olan arkadaşlarımıza ders anlatıyorlar" dedi.