İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi, “2020 yılı faaliyet raporu” gündemiyle toplandı. Kovid-19 nedeniyle alınan tam kapanma kararı nedeniyle gecikmeli olarak gerçekleştirilen toplantıyı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetti. Faaliyet raporunun tüm parti gruplarına dağıtıldığını belirten İmamoğlu, "Onlarca yıldır çözüm üretilmemiş İstanbul’un devasa sorunlarının üzerine, pandeminin neden olduğu, yeni büyük ekonomik ve sosyal tahribatlar eklendi. Üstelik bir de bu süreçte, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik, Türkiye tarihinde örneği görülmemiş hukuksuzluklar, uygulamalar, dışlamalar ve engellemelerle karşı karşıya kaldık. Her yeni gün, 31 Mart ve 23 Haziran’da ortaya çıkan millet iradesini yok sayan, o yüce iradeyi bir türlü hazmedemeyen düşünce yapısının ürünü olan tuhaf işlerle karşılaştık. Bütün bu zorluklara rağmen, ‘İstanbul’a yeni bir başlangıç’ diyerek çıktığımız yolda, kararlılıkla ve asla geri adım atmadan hedefimize yürümeye devam ettik" dedi.
Atılım yılları başlamıştır
"Yıllardır ihmal edilmiş büyük sorunları birbiri peşi sıra çözmeye başladık. İstanbul’da, daha önce yapılmamış çok sayıda icraata imza attık" diyen İmamoğlu, "İstanbullunun yaşamını kolaylaştıracak uygulamaları hayata geçirmeye başladık. İBB yönetimi olarak 2 yılda ‘israf düzeninin’ belini kırmaya başladık, kırmaya da devam edeceğiz. Kamu kaynaklarını çarçur eden, fırsat eşitliğini, kentsel adaleti ve çevreyi umursamadan, betona, ranta ve kayırmacılığa dayalı iş yapma anlayışını kaldırıp attık ve 2 yılda, İstanbul’da, yepyeni bir düzen kurduk. Adalete, liyakate, kent yoksulluğuyla mücadeleye ve insana özene dayalı olarak kurduğumuz bu yepyeni düzen sayesinde, İstanbul’un atılım yılları başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 23 Haziran’da tarihi oy oranıyla seçilmiş yönetimi olarak burada gururla söylemek isterim ki, israf düzenine karşı aldığımız tedbirlerle, koordineli, titiz ve bilimsel çalışmalarla, İstanbul’un ‘atılım yılları’ başlamıştır" ifadelerini kullandı.
Coşa coşa hayata geçiyor
İmamoğlu, "Katılımcı, demokratik ve ortak akla dayalı bir karar mekanizması” ve “Şeffaf, hesap verebilir ve sürdürülebilir bir finansal yönetim modeli” olarak sıraladı. Kentin geleceğiyle ilgili kararların her seferinde milletle alınması gerektiğine vurgu yapan İmamoğlu, asıl iradenin millet olduğunu herkesin bilmesi gerektiğinin altını çizdi. “Millete hesap vermenin, sadece ahlaki ve hukuki bir sorumluluk değil, ama aynı zamanda büyük bir onur olduğunu hücrelerine kadar hissedeceksin, özümseyeceksin” diyen İmamoğlu, “Kim ne derse desin, ne tür engel çıkarılırsa çıkarılsın, hangi algı operasyonlarıyla atılımlarımızı küçümsemeye ve görmezden gelmeye çalışırlarsa çalışsınlar; İstanbul’da, daha önce örneği görülmemiş bir yerel demokrasi anlayışı ve insanımızın yaşam kalitesini merkeze alan bir belediyecilik coşa coşa hayata geçiyor. Adil, yeşil ve yaratıcı İstanbul yolunda, çoğulculuğu, demokrasiyi, adaleti, özgürlükleri ve kalkınmayı birleştiren bir belediyeciliktir bu. Gittiğiniz yolun doğru, haklı ve adil olduğundan eminseniz, hiçbir kimse, hiçbir Allah’ın kulu, hiçbir engel, hiçbir iftira ve hiçbir algı operasyonu sizi durduramaz. Koşa koşa yolunuza devam edersiniz. Biz de durmuyoruz" dedi.
Sizin yapamadığınızı yaptık
Konuşmasında, tartışma konusu olan Adalar’daki atların durumu ile ilgili açıklama yapan İmamoğlu, "Adalar’da, 25 yıldır göz göre göre sokaklarda 300-400 atın katledilmesine son verdik. Her anında İstanbul Valiliği, İl Tarım Müdürlüğü, belediyemizin yetkilileri, atların gönderildikleri şehirlerdeki tarım müdürlükleri, gönderilen kurumlar ortak karar alınarak, gönderme işinin tüm mali yükümlülüğünü de üstümüze alarak bazılarının anlayamayacağı şekilde torpil yapmadan, kayırma yapmadan bir canlıyı koruma taahhüdü üzerine en titiz uygulamalarla gönderildi. Tarım Bakanlığı’nın yetkisine aktarılmıştır. Takibi Tarım Bakanlığı’ndadır. Valimiz, Tarım Bakanı şahittir. Soru sorulurken, üstüme almıyorum. Dönüp arkama bakıyorum; Tarım Bakanı yok. Gidin, ona sorun. Allah için, Adalar’da 25 yıldır katliama uğrayan canlıların sürecine son verildi. Sizin cesaret edip yapamadığınız işi yaptık diye, canınızın yanmasını anlamakta zorluk çekiyorum" açıklamasını yaptı.
Faaliyet raporunda yer alan hizmet konularının özetini geçen İmamoğlu, metro ve ulaşım yatırımlarından kreşlere, sosyal yardımlardan tarımsal desteklere, depreme hazırlıktan kültürel mirasların korunmasına kadar birçok alandaki kurumsal çalışmalarla ilgili bilgiler paylaştı. “İsraf düzeninin İstanbul’da yıllardır çöreklendiği alanları dağıtıyor ve kamu kaynaklarının yönünü halkımızın yararına çeviriyoruz” diyen İmamoğlu, "Bu şehirde, gelmiş geçmiş en demokratik, en halkçı belediyecilik örneklerini bir bir hayata geçiriyoruz. Bize göre; bir devlet, bir belediye, bir kamu kurumu böylesi zamanlarda önceliklerini değiştirmeli ve yasalar dahilinde tüm gücüyle halkının yanında olmalıdır. Biz de özetle bunu yapıyoruz. Ama biliyoruz ki, yolumuz uzun… Bu uzun yolda tüm gücümüzle, bu ülkenin ihtiyacı olan en temel değerleri herkese tekrar tekrar hatırlatmak istiyoruz: Etik duygusunu, ahlakı, liyakati ve adaleti; kardeşliği, birliği ve beraberliği; insana saygı ve kente özeni; ama en önemlisi kul hakkı yememeyi; israfı engellemeyi, israf düzeninin belini kırmayı; bir de memleket sevgisini; devlet ciddiyetini ve hesap verebilme onurunu; biz, bu temel değerlerin yeniden kamu yönetiminin özü olmasını sağlamak için çalışıyoruz. Halka hizmetin, kurumsal ve kamusal bir görev olduğunu biliyoruz" dedi.
5 YIL GERİYE GİTTİK!
AK Parti Grup Başkanvekili Göksu ise İBB Meclisi oturumu öncesi yaptığı açıklamada, İETT’nin pandemi sürecinde yetersiz kaldığını ifade ederek, "Biliyorsunuz bu virüs belasıyla mücadelede en anlamlılarından bir tanesi toplu taşımadır. Ve bulaş hızının en yaygın olduğu yer toplu taşımadır. Bu yüzden kamu kurumları özellikle belediyeler çok önemli yatırımlar yapmak zorundadır. Virüs mücadelesinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin toplu taşımada bir hamle yapmadığını görmek, İstanbullular adına bizi çok üzüyor” dedi. Göksu, İBB Meclisi 2’nci oturumunda servisçiler hakkında verdikleri teklif ile ilgili bilgi vererek, “Biz İstanbullulara yönelik çok önemli bir atak yaptık. Dedik ki madem İETT hattı ihtiyacın varsa 250 yedek İETT hat aç. Araç imkanın yoksa şu an okullar kapalı. Okul servisleri iş yapmıyor. Hem o insanlara gelir imkanı aç hem de 66 bin adet servis aracını Ağustos ayına kadar değerlendir. Böylece İstanbul halkının bulaş riskini azalt. Dün meclisimizde bunu karar haline getirdik. İBB yönetiminden bunun ivedilikle gerçekleştirilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı. Göksu 2020 Yılı Faaliyet Raporu'yla ilgili olarak da "İstanbul’un iki yılını konuşacağımız bu faaliyet raporunda, şunu üzülerek ifade ediyorum ki, son iki yılda beş yıl geriledik" diye konuştu. DHA