İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 10 yıl önce CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı olduğu yıllarda, o dönem Kanal 9'da yayınlanan Mertçe Söyleşiler isimli programa katılmış ve Mehmet Mert'e, İstanbul'a dair kaygılarını anlatmıştı. O günlerde de İstanbul'un ciddi sorunları olduğuna tanık olmamızı sağlayan söyleşi de İmamoğlu'nun “büyük sorun” dediği ayrıntı ise AVM'ler oldu. İmamoğlu, “AVM'ler Türkiye'nin sorunu olacaktır. Ben buralara alışveriş merkezi de değil hangar diyorum” ifadeleri kullanmıştı
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı olduğu dönemde İstanbul'a dair kaygılarını 10 sene önce DAMGA İmtiyaz Sahibi Mehmet Mert'in Kanal 9'da sunduğu Mertçe Söyleşiler programında dile getirmiş ve önemli konulara parmak basmıştı. İmamoğlu raylı sistemden nüfusa kdar birçok konuya değinerek İstanbul'a dair sorunları ve dertleri anlatmıştı. CHP Beylikdüzü İlçe Başkanlığı'ından sonra Beylikdüzü Belediye Başkanı olarak seçilen ve şu an İstanbul Büyükşehr Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Ekrem İmamoğlu, 10 yıl önce katıldığı Mertçe Söyleşiler'de şehrin sorunlarına yönelik değerlendirmelerinde kilit noktalara parmak basarak uyarılarda bulunmuştu. İmamoğlu'nun o gün söylediği sözlerin ardından bugün İstanbul'un birçok sorunu aynı şekilde devam ederken raylı sistemin getirilebilmesi için çalışmalar var.
AVM değil hangar
2011 yılında yayınlanan programda alışveriş merkezlerinin büyük bir sorun olacağını ve bunun sadece ilçe ile kalmayıp şehrin tamamını etkileyeceğını ifade eden İmamoğlu şunları söylemişti; “AVM'ler Türkiye'nin sorunu olacaktır. Avrupa ve gelişmiş birçok ülkeyi gezdiğimizde şunu görüyoruz. Yurttaş sokakta geziyor. Sokakta, caddede dolaşıyor. Havayı teneffsüs ediyor. Biz de o hangarlara, ben hangar diyorum, suni havayı vererek sadece alışveriş kültürünü benim marketim, benim terzim gibi aidiyeti kaybetmenin farklı sosyolojik sorunları vardır”
Konutlaşmada büyük hatalar yapılıyor
Mehmet Mert'in İstanbul'da çok sayıda rezidans yapılmasın ilişkin olarak sorduğu; “Bu rezidanslar nereye kadar? Bunca rezidansa ihtiyaç var mı yoksa bir furya mı? AVM'deki gibi bunu da hata olarak mı görüyorsunuz?” sorusunu yanıtlayan İmamoğlu; “Açılımı geniş ve mesleki bir soru. Bu işin yaşamsal alanları ve hayatı etkilediğine göre o zaman siyaseti de ilgilendiriyor. Büyük hata yapılıyor. Şehrin konutlaşma sürecinde İBB Başkanı'nın bir açıklaması vardı. Kentin yeni yerleşim alanlarına doğru yaygınlaştırılacağını, şehrin tarihsel dokusunun korunacağını, merkezde kümeleşen yoğun yapılaşmayı tüm ile yayacaklarını ve bunu da raylı sistemle destekleyeceklerini söylemişti. Tam tersi gerçekleşti ve yapıldı. İstanbul'un göbeğinde, Ataköy'de, Şişli'de, Maslak'ta burada ne yapılacak dediğimiz yerde yoğunluk yaşatıldı. Bunun bedelini İstanbul en ağır şekilde ödeyecek. Beylikdüzü gibi ilçeler bu konuda en masum olanları. Bunlar ulaşımla desteklenmeliydi ama olmadı. Yoğunluk dağıtılmalıydı” ifadelerini kullanmıştı.
Metro çalışmaları başladı
Geçtiğimiz ay Beylikdüzü'ne daha önce dile getirdiği ve tespitlerde bulunduğu raylı sistemin de müjdesini veren İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçtiğimiz yıllarda nüfusu hızla artan 3.5 milyon kişinin yaşadığı beş ilçeden geçecek olan yaklaşık 25.5 kilometre uzunluktaki İncirli-Sefaköy-Beylikdüzü metro hattı projesinin bir bölümünün finansmanı için EBRD ile görüştüklerini söyleyerek; "Hattın finansmanını konuşuyoruz. Hattı ikiye bölerek yapmayı da hedefleyebiliriz diye bir altyapı çalışmamız var. Şu anda EBRD ile bu süreci konuşuyoruz ve maliyetleri üzerinden mali desteklenmesini konuşuyoruz. Hat 11.5 ve 14 km'den oluşan iki etaptan oluşacak" demişti.
İstanbul'u bekleyen tehlike
“Bakın İstanbul'u bekleyen birçok tehlike var” diyerek 3. köprüye vurgu yapan Ekrem İmamoğlu; “Bunu biz siyasal zeminde ve CHP bünyesinde ki benim de buna katkım vardır, şehir plancılarının hazırladığı paneli sayın genel başkanımız, ilçe belediye başkanları, ilçe başkanları ve meeclis üyeleri toplantısında Silivri'de bize anlatıldı ve çok acı sonuçlar doğuracğaını, 10-15 yıl içerisinde şehir nüfusunun 23-24 milyonlara tırmanacağını, şehir plancıları, mimarlar odası ve mühendisler odası net söylüyor. Bu sıkıntıyı yaşatmaya kimsenin hakkı yok. Nüfusun artması yönündeki değerlendirmesinde göçü engellemenin kilit rol oynayacağını anlatan İmamoğlu; “İstanbul belli bir su havzası, atmosferi ve doğasıyla belli bir nüfusa hizmet edebilir. Aksine göçöü engellemeliyiz. Türkiye'nin farklı sorunları var. Bunların altını çizmek lazım. sözlerini sarf etmişti.
Ekonomi ve yoksulluk
Milyonlarca kişinin yaşadığı Türkiye'de ekonomi, fakirlik ve tarım sorunu olduğunu ifade eden İmamoğlu; “Biz çocukluğumuzdaki ilköğretim kitaplarınızda kendine yeten ülkelerden biri olduğumuzu gururla söylüyorduk. Bugün kendine yetmeyi bırak, bütün gıdasal ihtiyaçlarmızı ithal eder hale geldik. Çiftçimiz zor durumda. Tarlalar ve araziler boş. Tarım konuşulmuyor.Devlet bugün verdiği yardımdan fazlasını alıyor. Türkiye'nin yüzde 17.1'i yoksulluk sınırlarının altında. Bunlar ciddi veriler. Yüzde 80'i ise milli gelirin yüzde 5.6'sını paylaşıyor. Gelir adaletsizliği var.” diyerek ülkenin durumunu ortaya koymuştu.