Deli Dumrul projesi! Halkın ihtiyaçları peşkeş çekiliyor!

Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası, Şişli Belediyesi Nazım Hikmet Kültür ve Sanat Evi’nde “Şehir Hastaneleri: Yalanlar ve Gerçekler” başlıklı bir sempozyum düzenlendi. “Türkiye’de Şehir Hastaneleri Süreci”, “Taşınması Beklenen Hastaneler Sorunu”, “Türkiye'de Şehir Hastaneleri Deneyimleri” gibi başlıkların yer aldığı sempozyuma Türkiye’nin pek çok şehrinden doktorlar katıldı.

Çay ocağı gitti kafe geldi
Şehir hastanelerinin maliyetinin yüksek olduğuna, finansal kiralamayla yaptırıldığına, şehir merkezlerinin dışında olduğu için ulaşım sorunu yaşandığına dikkat çekilirken, “Otel işletmeciliği zihniyetiyle yönetilecek şehir hastanelerinde hastaların, hasta yakınlarının basit ve temel ihtiyaçları yok sayılmıştır. Hasta yakınları için bilindik bir çay ocağı kalmamış yerlerini fahiş fiyatlarla satış yapan kafeler almıştır” denildi.

Bataklık üzerine inşaa ettiler
Şehir hastanelerinde enfeksiyon hastalıkları uzmanlarının ve hastane enfeksiyon kontrol komitesinde çalışan hemşire sayısının artırılmaması nedeniyle yeterince denetim yapılmadığı belirtilirken, bu durumun enfeksiyon hızında ve hasta ölüm hızında artışa yol açabildiğine dikkat çekildi. Şehir hastanelerinin yer seçimlerinin uygun olmadığı, Kayseri Şehir Hastanesi'nin bataklığın üzerinde yapıldığı için bahçesinde yılan görüldüğü, Elazığ Şehir Hastanesi’nin ise şehitlik üzerine yapıldığı kaydedildi.

Hasta-hekim arasında gerginlik
Mersin Şehir Hastanesi’nde çalışan Uzman Dr. Ayşe Jini Güneş, klinikte ciddi sorunlar yaşadıklarını, personel ve hemşire sayısının yetersiz olduğunu kaydederek, şunları söyledi: “Bu durum hekimler arası da çatışmaya neden oluyor. Hasta-hekim arasında da sıkıntı oluyor. Hasta zaten ulaşım sorunu nedeniyle gergin geliyor. Şiddet sorunu artmaya başladı. Nöbet ekibinden acil değil rutin vaka bakmaları da isteniyor.”

Hastanın beklentisi artıyor
Eskişehir Şehir Hastanesi’nde görevli Dr. Nazan Aksoy, hastane kurulurken sterilizasyon hizmetinin olduğunu ancak dezenfeksiyon hizmetinin ve çocukların unutulduğunu söyledi. Dr. Aksoy, “AVM gibi hastane olunca hasta beklentileri arttı. Bu da şiddete açık ortamı doğuruyor. Yatak sıkıntımız var ama kazandıran bölümlere daha çok yatak açılıyor” diye konuştu. Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Dr. Candan Coşkun performans sistemine dikkat çekerek, “Hekimler esnaflaştırıldı. Gelirimin 75’ini performanstan alıyorum” dedi.

Yandaşa peşkeş çekiliyor
“İstanbul’da Şehir Hastanesi ve Taşınması Beklenen Hastaneler Sorunu” başlıklı son oturumda konuşan CHP İstanbul Milletvekili Dr. Ali Şeker ise "Amaç halkın ihtiyaçlarının çok fahiş fiyatlarla yandaşlara peşkeş çekilmesi. Bu Deli Dumrul projelerinden sağlık alanına da şehir hastaneleri düştü. Dünyada en maliyetli yapılan sekiz projenin üçü Türkiye'de. Cumhuriyetin kuruluşunda şehrin ulaşılabilir noktalarına numune hastaneleri yapıldı. Bugün ise şehrin dışına şehir hastaneleri yapılıyor" diye konuştu.

Bakanlığın beş kuruşu kalmayacak
"Çocuklarımıza ödenemeyecek borçlar yükleniyor" diyen Şeker, "Hastane arsaları devletin arsalarıdır, ve 25 yıl bu hastaneler kullanacak. Bugün alınan cihazlara teknoloji gelişse bile uzun yıllar mahkum olunacak. 10 şehir hastanesi açıldı ve 2021'e kadar 10 hastane daha açılacak. Bakanlığın ödeyecek beş kuruşu kalmayacak. Bakanlığın bütçesi bir süre sonra şehir hastanelerinden ibaret olacak. Meclis Plan ve Bütçe görüşmeleri sırasında şehir hastaneleri sözleşmesinin dövizle olduğunu öğrendik. İkitelli Şehir Hastanesi sözleşmesi 2013’te imzalandı. Yapım süresi 3.5 yıl denildi. Ancak 2020'de açılması öngörülüyor. Yatak başına en yüksek maliyet İkitelli Şehir Hastanesi’nin. Bu tespitler yolsuzluğun da açık işaretlerin birisi" ifadelerini kullandı.