CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte Arnavutköy, Silivri ve Büyükçekmece'de gerçekleşen açılışlara katıldı. İlk olarak, Arnavutköy Eğitim, Kültür ve Sosyal Yaşam Merkezi’nin açılışını yapan Kılıçdaroğlu, Silivri'nin Seymen ve Değirmenköy mahallelerinde hasada katıldı. Kılıçdaroğlu son olarak Büyükçekmece Sahil ve E-5 Yan Yol Düzenleme Projesi'nin açılışında halka hitap etti.
Yıllarca ihmal edildi
Arnavutköy Eğitim, Kültür ve Sosyal Yaşam Merkezi’nin açılışına Kılıçdaroğlu'nun yanısıra CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu katıldı. Kendisinden önce mikrofona gelen İmamoğlu’nun güzel bir konuşma yaptığını belirten Kılıçdaroğlu, “İstanbul'a hizmet etmenin, İstanbullulara da aynı zamanda hizmet etmenin ne kadar önemli olduğunu, aslında üç aşağı beş yukarı hepimiz biliyoruz. Böylece İstanbullu, oy verip seçtiği, belediye başkanı yaptığı bir kişinin beldeye nasıl hizmet verdiğini, her gün bir şekliyle izliyor. Çünkü İstanbul, yıllarca ihmal edildi” dedi.
Kabahat bizde
3 büyük imparatorluğa başkentlik yapmış İstanbul’u, “dünyanın en güzel şehri” olarak tanımlayan Kılıçdaroğlu, “Başkan, ‘Kente rant gözüyle bakmıyoruz’ dedi. Geçmişte rant gözüyle bakanlar, ‘Kupon araziler benden sorulmadan kimseye verilmeyecek’ diyenler; elini, ayağını İstanbul'dan çeksin. İstanbul'a ve İstanbullulara insan olarak, görkemli tarihi olan bir İstanbul olarak bakıyoruz. Belediye Başkanımız da öyle bakıyor. Arnavutköy'den Cumhuriyet Halk Partisi az oy alıyor; doğrudur. Ama kabahat Arnavutköylüler’de değil ki. Kabahat bizde. Siz gidip Arnavutköy'de vatandaşın sofrasına oturdunuz mu? Çayını kahvesini içtiniz mi? Derdini dinlediniz mi? Ankara'da oturduk, nutukları attık: ‘Arnavutköy bize oy versin…’ E ‘Vermiyorum’ diyor. ‘Gel arkadaş’ diyor, ‘Bir soframa otur. Bir halimi hatırımı sor. Bir cenazem geldi, bir başsağlığı dile bize.’ Bunları yapmadık. Ama şimdi yapıyoruz. Geleceğiz. Oturacağız. Konuşacağız. Helalleşeceğiz. Kucaklaşacağız: Ayrışmayacağız; beraber olacağız. Adalet için, hak için, hukuk için beraber olacağız. Bunu herkesin bilmesini istiyorum” diye konuştu.
Ayrımcılık yapmayız
AK Partili bazı ilçe belediye başkanlarının İBB’nin davetlerine katılmaması konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Ayrımcılık, bu ülkeden artık silinmeli. Sayın Başkanım; siz üstünüze düşen görevi yapıyorsunuz ve yapmaya da devam edin. Bizim kültürümüzün, bizim inancımızın, bizim felsefemizin ne olduğunu, onlar da artık öğrenmeli. Biz, Yunus'un felsefesinden geliyoruz. Ahi Evran’ın felsefesinden geliyoruz. Mevlana'nın felsefesinden geliyoruz. Horasan erenlerinin felsefesinden geliyoruz. Biz ayrımcılık yapmayız, kimseye kin tutmayız. Ayrımcılık yapmak, kin tutmak bize yakışmaz. O nedenle A partisine oy vermiş, B partisine oy vermiş; bu ayrı bir şey. Siyaset ayrı, ama insanlık ayrıdır. Belediye başkanı arkadaşlarıma söyledim: Bize oy versin, vermesin; fakir mahallelerden başlayarak hizmet götüreceksiniz. Arnavutköy de bunlardan birisi. Bir anlamda İstanbul’un varoşu olarak tanımlanır. İstanbul ayrı, Arnavutköy ayrı. Ama İstanbul'un yarattığı bütün değerlerden Arnavutköylülerin de faydalanması lazım.”
Herkese saygı duyacağız
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise “Üç yıl önce ‘İnsana saygı, kente özen’ diyerek yola çıktık. ‘16 milyon İstanbulluya saygı duyacağız, onlarla beraber düşüneceğiz. Binlerce yıllık tarihi olan İstanbul'umuza da en üst seviyede özen göstereceğiz’ dedik. Kelimelere döküldüğünde bir basit ifade diye düşünülebilir, ama hiç öyle değil. Sözde kalmıyorsa, hayata geçiyorsa, insanın İstanbul'daki o yaşamı en güzel şekilde hissettiğini, kalitesini artırdığınızı ortaya koyuyorsanız, inanın bu tariflediğimiz motto aslında çok önemli şeyler ifade ediyor. Çeyrek asır boyunca İstanbul'da elbette bazı hizmetler yapıldı. Ancak, özellikle son dönemlerinde hepimiz görüyor ve yaşıyoruz ki, içine girdiğimizde daha da yüksek tespitlerle ortaya çıkan bir ihmali ve ne yazık ki insanını odağına almayan bir süreci en üst seviyede tespit ediyoruz. Çünkü İstanbul'da insana saygı gösteren ve 16 milyon insanla bir arada düşünme karakterini ortaya koyan bir anlayış yoktu. Bu kente özen gösterme anlamında bir kabiliyeti ortaya koymadıkları gibi böyle bir hassasiyetleri de olmadığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Çok ihmal edilmiş
Arnavutköy'ün ihmal edilmiş bölgelerden biri olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Arnavutköy'de, ne yazık ki dar gelirli vatandaşlarımızın İstanbul'a dair hizmetlere erişemediği bir alan var edildi. Belki çok yüksek oy almış olabilirler buradan. Veya yıllardır ilçesini, beldesini geçmiş dönemde de yönetmiş olabilirler Büyükşehir Belediyesi’yle beraber. Ama aynı zamanda ifade edelim ki; aslında Arnavutköy, İstanbul'un belki de en çok mağdur edilmiş bölgelerinden bir tanesi. Bunun altını çizelim. Belki bizim en az oy aldığımız ilçelerden birisi olabilir burası. Ama biz, işte tam da bu alanlara daha fazla özeni, onlara daha fazla sevgimizi, aslında bizim neyi ifade ettiğimizi gösterme konusunda özenli çabamızı daha üst seviyede gösterme konusunda da gayretimizi ortaya koyduk. En güçlü şekilde koymaya da devam edeceğiz. Çünkü, temsil ettiğimiz siyasi anlayışımız da öyle, insani anlayışımız da öyle” dedi.
ASLA ŞİKAYET ETMEYECEKSİNİZ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul turunu Silivri’ye taşıdı. İlk olarak Silivri Seymen Çöp Gazı Enerji Üretim Tesisi’nde incelemelerde bulunan Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, daha sonra İBB tarafından tepeden tırnağa yenilenen Seymen Köyü Meydanı’nda köy sakinleriyle bir araya geldi. Çay eşliğinde yapılan sohbetin ardından Değirmenköy yakınlarındaki bir ayçiçek tarlasına giden Kılıçdaroğlu ve İmamoğlu, tohumu İBB tarafından üreticiye ücretsiz verilen ürünün hasadının biçerdöverle yapılmasına tanıklık etti. Burada konuşan Kılıçdaroğlu, “Arkadaşlarıma şunu söyledim: Hangi engeli çıkarırlarsa çıkarsınlar, şikayet etmeyeceksiniz. Engeli aşacaksınız ve vatandaşla kucaklaşacaksınız. Onların taleplerini yerine getireceksiniz” dedi.
O paraları alacağım
Kendi iktidarları döneminde tarıma ve üretime verecekleri destekleri sıralayan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Bu ülkede herkesin ürettiği, herkesin kazandığı, her evde huzurun olduğu, her evde bereketin olduğu, kavganın olmadığı bir Türkiye'de yaşamak istiyoruz. Kimlikler üzerinden siyaset değil, inançlar üzerinden siyaset değil, yaşam tarzı üzerinden siyaset değil, ahlak temelli bir siyaset yapmak istiyoruz. Siyaset, vatandaşa hizmet etme alanıdır. Biz, size hizmet etmek istiyoruz. Siyaset, zenginleşme aracı değildir. Siyaset, köşeyi dönme aracı değildir. Siyasete giren kişiler, halkın paralarını, sizlerin paralarını alıp, bir avuç kişiye veremezler. Yani beşli çetelere, sizlerin milyar dolarlarınızı veremezler. O paraları da alacağım. Hiç endişe etmeyin. Alacağım derken, zorla değil. Adaletle alacağım. Haksızlık varsa, milleti soyuyorsanız, ‘Efendim Bay Kemal bunu seyretsin. Seyreder miyiz? Yemezler. Seyretmem. Paraların tamamını alacağım. Bu milletin hakkıdır. Bu millete vereceğim.”
25 milyon maliyet
Türkiye’nin son yıllarda buğdayı da ithal etmeye başladığını hatırlatan İmamoğlu, “Yılda 17-18 milyon ton üretiyoruz. Buna karşılık 10 milyon ton da buğdayı ithal ediyoruz. Peki sorunun temelinde ne var? Girdi fiyatları çok yüksek. Buna karşılık üretilen ürün de ederini bulamıyor. Ayrıca ülkemizde, dünyanın yaşadığının çok üzerinde de bir gıda enflasyonu yaşanıyor. Tüketici ekmek fiyatına yetişmekte bile zorlanıyor. İşte bu koşullar altında Büyükşehir Belediyemiz, her boyutunu düşünerek bir buğday ve ekmek politikasını tarladaki üretiminden, tohumdan başlayarak fırındaki ekmeğine kadar süren bir uygulamayı hayata geçirdi. Öncelikle arkadaşlarımız, bölgeye adaptasyonu ve verimi yüksek çeşitlere yönelik deneme ekimleri yaptı. 6-7 çeşit ekim yapıldı. Ve en maksimum hangisinin verimli ve kaliteli olduğuna bakıldı. Bugün burada, 1545 ton yüksek verimli yerli hibe ekmeklik buğday tohumu dağıtımına sizinle birlikte başlıyor olacağız. Dağıtılacak tohumlar, tam 62 bin dekara dikilecek. Bunun da Büyükşehir Belediyemiz’e maliyeti, yaklaşık 25 milyon lira düzeyinde. Küçük ve orta ölçekli çiftçilerimizin buğdaylarını, önümüzdeki sene Büyükşehir Belediyesi olarak satın almaya da devam edeceğiz” dedi.
İnancımız tam
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na seslenen Ekrem İmamoğlu, “Millet İttifakı'nın, altılı masanın ve sizin oradaki önderliğinizle beraber, önümüzdeki seçimden sonra Türkiye'nin her bir metrekaresine elbette ki adalet ekeceksiniz, refah ve mutluluk, huzur ve güven biçeceksiniz. Ama aynı zamanda 84 milyonun yüreğine cesaret ekeceksiniz, umut biçeceksiniz. Bunu biliyoruz. Bunu hep birlikte yaşayacağız. Bunun kaynağı olan bu demokrasi bütünlüğünü ortaya koyan size ve bütün altılı masanın içerisindeki partilerin liderlerine, şahsen yürekten teşekkür ediyoruz, hepinizin huzurunda saygıyla eğiliyoruz. Güzel bir yolculuk olsun hepimize. İşte bu inançla, belki de Türkiye'nin ihtiyacı olan tarımdaki büyümeyi de Millet İttifakı'nın ortaya koyacağı iktidar döneminde milletimize yaşatacağınıza inancımız tamdır” diye konuştu.