İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Destek Hizmetleri Daire Başkanlığı Gençlik ve Spor Müdürlüğü, yükseköğrenim yurtlarının sayısını 14’e çıkardı. 560’ı kız olmak üzere, toplam 1042 öğrenciyi barındıracak İBB’nin en yüksek kapasiteli kız-erkek öğrenci yurdu, Küçükçekmece Atakent Mahallesi’nde açıldı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli, CHP Parti Meclisi üyesi Turgay Özcan ve yurtta kalacak öğrencilerin katılımlarıyla açılan iki yurda, Türkiye’nin gururu “Filenin Sultanları”nın adı verildi.
Kılıçdaroğlu'nu andı
Açılışta yaptığı konuşmada, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışan işler yapma hedefimizde adım adım ilerliyoruz” diyen İmamoğlu, “Atatürk'ün bence önemli vasıflarından birisi de hangi işi kime emanet edeceğini bilmesi. Atatürk, kime emanet edeceğini bilerek, Cumhuriyeti gençlere emanet etti” ifadelerini kullandı. 3 farklı konuda “hayırlı olsun” dileğinde bulunduğunu belirten İmamoğlu, “Birincisi; bu güzel açılış hayırlı olsun. İkincisi; mensubu bulunduğum partinin yeni dönemde Genel Başkanı olan Sayın Özgür Özel'e başarılar diliyorum ve görevi hayırlı uğurlu olsun. 13 yılı aşkın süredir partimize hizmet eden ve çok değerli işlere imza atan, saygıdeğer önceki dönem genel başkanım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na da buradan minnet duygularımı iletiyorum” dedi.
Enerjimiz çok yüksek
Konuşmaların ardından 2 yurt; İmamoğlu, beraberindeki heyet ve öğrencilerin kestiği kurdele ile resmen hizmete girmiş oldu. İmamoğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını da yurt çıkışında yanıtladı. “Kurultay süreci geride kaldı. Şimdi bu değişim rüzgarı, yerel seçim rüzgarına dönüyor mu? Artık sizi bundan sonra sahada görecek miyiz? Nasıl bir süreç var önünüzde?” sorucunu cevaplayan İmamoğlu, “Tabii ki topyekun bütün yol arkadaşlarımızla beraber odağımız, artık yerel seçim. Bu konuda zaten çok yoğun çalışma var. İstanbul'un kabiliyetleri üzerinden, başta İstanbul ve 39 ilçesi olmak üzere, Türkiye'nin her noktasına dair fikrimiz, analizlerimiz, etütlerimiz var. Şimdi tümden bunları, elbette ki siyasi olarak Genel Başkanımızın liderliğinde, orada kurulacak sistem ve düzene de entegre ederek paylaşacağız. Realist, akılcı, mantıklı tabii ki kazanacak ama aynı zamanda iyi yönetecek, içerikli sosyal demokrat belediyeciliğin tüm unsurlarını taşıyan, insanları kapsayan, hiç kimseyi dışarıda bırakmayan, dolayısıyla taban ittifakı odaklı, ama İstanbul'da ‘İstanbul İttifakı’ ama başka bir şehirde o şehrin ittifakını oluşturacak kabiliyete ve karaktere sahip, ama adaylaşmalardan ama söylemlere varıncaya kadar, iddiayla söylüyorum, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en iddialı yerel seçim hazırlığını ortaya koyacak olan ekip olacağız. Ben, halkımızın da bunun karşılığını bize vereceğini düşünüyorum. Çok kararlıyız, çok heyecanlıyız, enerjimiz çok yüksek. İnsanlarımızın da beklentilerini görüyoruz, bizden olan beklentilerini. Açıkçası bir o kadar da desteğini hissediyorum. Yani hızlı hızlı hissetmeye başladım; sokakta, maratonda koşarken, işte burada öğrencilerle, sabah sanayicilerle hızlı hızlı hissetmeye başladım. Yolumuz açık olsun” diye konuştu.
Yeni müzakere olabilir
CHP yönetiminin değişmesiyle yeni ittifaklar da sorulan İmamoğlu, “Yani ‘değişim olunca’ diye bir eşleştirme yapmadım, ama ben her zaman ittifakın olabileceği ihtimalimi savundum. Toplumsal ittifakı savunurken, bunun içerisindeki siyasi görüşleri ya da siyasi paydaşları asla yok saymayarak bunu söyledim. Bunun mümkün olacağını, müzakerenin, istişarenin toplumsal bir edebi olduğunu biliyorum ve inanıyorum. Toplumsal bütünlük, kabiliyetli bir yönetim anlayışı ve kazanan bir muhalefet olma adına buna her muhalif görüşün ve partinin ilgi duyacağını düşünüyorum. Bu kapsamda Genel Başkanımızın da aynı düşüncede olduğunu biliyorum. Çünkü kendisi de irtibata, diyaloğa açık birisi başından beri. Ben, bu yönüyle de yeni müzakerelerin, yeni buluşmaların söz konusu olduğunu düşünüyorum. Cumhuriyet Halk Partisi’nin muhalefetin liderliğini yapmak zorunluluğu vardır. Bu illa siyasi partiler üzerinden olmayabilir, toplumsal bir muhalefetin liderliğinden de bahsediyor olabiliriz. İş birliği içerisinde, anlamlı, akılcı bir siyasi ittifakın da olabileceği ihtimalinin altına dipnot olarak düşüyoruz” dedi.
Adaylar nasıl belirlenecek?
İmamoğlu, “Değişimde hedef, CHP’nin kazandığı ilçe belediye sayısını da arttırmaktı. Şimdi bu değişim rüzgarı ilçelere de yansıyacak mı? Bazı isimlerin yeniden adaylığı çünkü tartışılıyor değişim rüzgarının kurultaydan çıkmasıyla. Böyle bir durum var mı? İlçede adaylar nasıl belirlenecek?” sorularına da “Yani adaylaşmalarla ilgili, takdir edersiniz ki, ben yetkili bir insan değilim. Bizim kurullarımız var. Parti Meclisi. Ki Parti Meclis üyelerinden bir de burada. Turgay Bey'e de başarılar dilerim. Dolayısıyla o kurulların işine karışmak, haddimize değil. Ama tabii ki İstanbul'un özellikle analizi ilçe ilçe yapılmalı. Bu ilçe analizlerinde oraya uygun karakter, oraya uygun kişilik, bunun prensipleri, detayları ele alınmalı. Daha önce bunun kısmen yapıldığı yerler oldu ve başarıya erişti. Daha başarılı olabileceği analizlerin, teknik olarak da bize ışık tutacağını görüyorum. Tabii ki partimiz bünyesinde de bunun demokratik metotlarını da bunu destekleyici hale getirmek lazım çift yönlü bakarak. Tabii bir handikapımız, kısa bir zaman kaldı. Bugün bu ayı böyle bir hazırlık ayı gibi düşünürsek, 4 ayımız kaldı. Aslında doğallığı ve doğrusu, 4 ay kala adaylıkların belli olmuş olmasıydı. Bu bakımdan hızlı hareket, analiz, birçok şeyi bir araya getirerek, sürecin bağlanması ve Parti Meclisi’mizin en doğru kararları almasını diliyorum ve bu konuda da biz destekleyeceğiz. Önerilerimiz de olacak. İstanbul İl Başkanlığı olsun. Muhtemelen onların da çalışmaları olacak. Büyükşehir Belediyesi’nin teknik saha analizleri var. Onlarla destekleyici unsurlar olacağını görüyorum” cevabını verdi.