Zeytinburnu ve İBB Meclis Üyesi Süleyman Uluocak, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde sağlıklı ve güvenli yaşama çevreleri oluşturmak için iyileştirme, tasfiye ve yenilemelere dair usul ve esasların hem hak sahibi hem de müteahhit açısından yarattığı sıkıntıları anlattı. Bir binayı yenilemek için verilen kararın ardından müteahhitle anlaşıldığını, binanın kentsel dönüşüm yasasına girmesi için 2/3 çoğunluğun arandığınıi, çoğunluk sağlandıktan sonra Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın onay verdiği bir firmaya karot aldırıldığını, riskli yapı tespit raporunun bakanlığa ilettiğini ve maliklerin itirazı yoksa tapu müdürlüğüne bildirimde bulunularak tapuya şerh düşüldüğünü belirten Uluocak, itiraz olmaması durumunda her bir prosedürün her birimde en az 2 ay gibi bir süre sonunda sonuçlandığını belirterek devam etti.
Ciddi maliyet artışı
Devamında ise müteahhidin ilçe belediyesine gittiğini, belediyenin ruhsat verme işleminin de belli bir zaman aldığını, böylece inşaat yapımına karar verildikten sonra ancak 9 sonra inşaatın başlayabildiğine değinen Mimar Süleyman Uluocak, günümüz Türkiyesi’nde önü alınmaz bir ekonomik artışın olduğuna dikkat çekerek, inşaat yapmak için verilen kararla inşaatın başladığı tarih arasında ciddi bir maliyet artışı olduğunu belirtti.
Zorla ikna ediyorsun
“Vatandaş mağdur, müteahhit mağdur” diyen Uluocak, geçmişte bu işlemleri 3194 nolu imar kanunu ile serbest çalışan mimar ve mühendislerde olduğunu, bu gün ise 4708 sayılı yasa kapsamında yapı denetim firmalarına verildiğini, kanunda da bir takım değişiklikler olduğunu belirterek, “Örneğin Zeytinburnu’nda bir bina yapacaksanız elektronik ortamda hazırlanan havuza yapı denetim firmasının belirlenmesi için talep atılıyor. Burada yapılan inşaatı denetlemesi için havuzda İstanbul’un diye ucunda örneğin Sancaktepe’den bir firmayı yetkilendiriyor. Firma uzak olduğu için gelmek istemiyor. Zorla ikna ediyorsun, bu kez denetlemete gelmiyor, ya da uzak olduğu için sürekli gelemiyor. Sadece prosedür gereği yine yapması gerekenleri yapıyor ve gidiyor” diyerek kanunla yapılan değişikliklerin karşılıklı tarafları sıkıntıya soktuğunu belirtti.
Vatandaş korunmalı
4708 sayılı yasa kapsamında Zeytinburnu’nda yapılan iki inşaatın denetim firmaları tarafından ödemeyi almadığı ve de aldığı beton numunelerinin standartlara uymadığı gerekçesi şikayetçi olduğunu, belediyenin de söz konusu binaları mühürlediğini belirten Süleyman Uluocak, kanundan kaynaklı sıkıntıların bilinerek, belediyenin bu uygulamaları vatandaşı koruyucu bir şekilde yapmasını tavsiye etti.
SELVİ SARITAÇ