Beylikdüzü Belediyesi eski Başkanı ve AREV Vakfı Başkanı Vehbi Orakçı, sahibi olduğu AREV Okulları'nda; gazetecilerle kahvaltılı toplantıda bir araya geldi. Gazetecillerle birlikte olmaktan mutluluk duyduğunu anlatan Orakçı, “Gazeteciler bizim için değerlidir. Bu sebeple bugün sizlerle bir arada olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Biz bir meslek grubunu 1 gün değil her gün kutsarız. Gazeteciler de sanatçılar da çiftçiler de bizim için bu anlamda değerlidir. Ama bugünün hatırasına baktığımız zaman; gazetecilerin birlik, beraberlik içerisine girmesiyle bir oluşum sağlayıp bugünün oluşmasına imkan sağlamışlar. Ardından tabii darbeci anlayışın gazetecilere uyguladığı kısıtlama ve haksız baskılardan sonra bugünün adı Çalışan Gazeteciler Günü olarak değiştirilmiş. Fakat gene de bugün gazetecilerin hatırlanması ve sizlerle bir araya gelmek açısından önemli” ifadelerini kullandı.
Özgürlük yoksa yolsuzluk var
Gazetecilerin özgürlüğünün olmadığı yerde kötülük olacağını anlatan Orakçı, “Gazetecilerin işlerini yapmayı engellemek isteyenler yok mu var. Basının doğruları yansıtmaması için kötülük yapanlar oldu, oluyor, olmaya da devam edecek. Ama bu kötülük yapanların karşısında iyiler de sizler gibi kalemi ile mücadele edenler de var. Dünyanın dört bir yanında gazetecilerin özgür olduğu ülkelerde görüyoruz ki; daha fazla demokrasi var daha fazla adalet var daha fazla özgürlük var ve daha mutlu bir toplum var. Ama basının baskı altına alındığı bir ülkede ne var? Adaletsizlik var, anti demokratik bir yapı var. Yolsuzluk var, yoksulluk var, Gayri kanuni işler var. Çeteler ve karanlık güçler var. O yüzden gazetecilerin özgürlüğü, basının özgürlüğü oldukça kıymetlidir” dedi.
Dünyada örnekleri var
Basının özgür olmadığı ülkeleri anımsatan Orakçı, “Basın mensuplarına baskı uygulayanlara ise söylemek gerekir ki sonları hiç hayır olmamıştır. Eski Doğu Bloğu ülkelerinde böyleydi. Gazeteciler her şeyi yazamazdı. Sadece hükümetin istediğini yazabilirdi. Ülkede herkes mutlu vs diye haberler yaptırılırdı. Ama bu sahte algı günün birinde darmadağın olabilir. İşte SSCB böyle dağıldı, Berlin Duvarı öyle yıkıldı. Dolayısıyla yalan yanlış haberlerle, sahte algılarla yol izleyemezsiniz. Yine mesela geçen gün Libya'da idim. Kaddafi dönemine bakın. Onun döneminde her şey bedava idi; elektrik, doğal gaz şu bu. Şimdi Libya nasıl paramparça görünüyor. İnsanlara soruyorum orada ne hissediyorsunuz diye. Diyorlar ki; “Ekonomik şartlar iyiydi ama özgür değildik, mutlu değildik.” Şimdi içinse şunu diyorlar; “Evet ekonomi iyi değil, kaos var ama özgürüz.” İşte bu önemlidir. Özgürlüğü azımsamamak gerekiyor” şeklinde konuştu.
Gazetecilerden yanayım
Her zaman gazetecilerden yana olacağını kaydeden Orakçı, “Dolayısıyla ben basını bu gözle görüp değerlendiriyorum. Basın her türlü özgürlüğe giden yolun en asli unsurudur. O unsur işlevsiz hale geldiğinde o toplumda liyakat tükenir, demokrasi aşınır ve kötülükler başlar. Basın özgürlüğü varsa ise o toplum ihya olur. Bu anlamda her zaman özgürlükten, gazetecilikten ve gazetecilerden yana olacağız” dedi.
BARIŞ KIŞ